Güzel Şeyler: SadeHane
İsterim ki siz de SadeHane’yle tanışın, bir göz atın; el emeği, özenli ve biricik hediyeler verin kendinize, çevrenizdekilere… Çünkü hayatta en kıymetli şey, insan emeği… Çünkü, sadece arkadaşım yapıyor diye değil, bunca fabrikasyon, birbirinin aynı, tüketim odaklı şeyin arasında böyle özenli işlerin değerli anlaşılsın istiyorum! Çünkü, durmayan, üreten, bir şeyler yapan insanları görmek, bilmek, okumak bir parça da olsa ümidimi arttırıyor şu günlerde… Şimdi birbirimize hediyeler vermenin, güzelliği ve umudu çoğaltmanın vaktidir.
Bu ara hiç keyfim yok. Okuduğum, duyduğum, gördüğüm her şey can sıkıcı bir tat bırakıyor aklımda ve kalbimde. Dışarı çıkmak, bir şeyler yapmak, hatta yaşamak bile ağır geliyor. Kendi kabuğuma çekilmek ve öylece durmak istiyorum. Ama olmuyor işte… Hayat hep, her zaman olduğu gibi ve her şeye rağmen devam ediyor.
İşe gidiyor, yemek yiyor, dolmuşa biniyor, yürüyor, konuşuyor, gülüyor, susuyor ve anlatıyoruz… Hayat akıyor, zaman geçiyor. Dünyanın kanunu galiba böyle… Madem öyle, ağzımdaki o kekremsi tat biraz olsun azalsın istedim. Güzel şeylerden de söz edelim, biraz ümidimiz artsın, sesimiz ve nefesimiz ferahlasın istedim. O yüzden, güzel bir şeyden bahsedeceğim, bugün, uzuun bir aradan sonra…
Benim bir arkadaşım var. Arkadaştan da öte; dosttur, candır, kız kardeş sayarım kendime. Çok çalışkan, acayip hırslı, üretken, durmayan, yorulmayan bir tiptir. Elini attığı her işi de layığıyla yapar. Güzel sonuçlar alır, başarıdan başarıya koşar. –Tamam, gelişime açık yönleri de var tabii ki ama onlar bu yazının konusu değil! :p- En son, yerinde duramayıp 9-6 bir işi varken, kocaman bir plazada havalı bir ünvanla ve yoğun bir şekilde çalışırken kendini Kapalıçarşı yollarına vurdu ve takı tasarım kursuna başladı. Ve çok kısa bir sürede şahane takılar yaptı, yapmaya da devam ediyor. Vallahi! Evde gümüş kesiyor, değerli taşların peşinden koşuyor ve neredeyse tezgah başında sabahlıyor!
İlk yaptığı kolye, bana verdiği doğum günü hediyesiydi. Yaprak şeklinde, yakut taşlı, zarif ve şık bir parçaydı. Bayılarak kullanıyorum ve her taktığımda insanlardan övgüler alıyor-um.
Ardından yaptığı takıları eşe dosta hediye etmeye başladı. Sohbet ederken ilham aldı, yeni şeyler tasarladı. Ve sonunda “Yahu ne duruyorsun! Daha fazlasını da yapabilirsin.” baskılarımıza dayanamayıp kendine bir Instagram hesabı açtı. Yaptıklarının bir kısmını fotoğraflayıp burada paylaşıyor. Ben, neredeyse her fotoğraf sonrası, “Bundan da istiyorum!” diye mesaj atıyorum kendisine. İsim konusunu da çoook düşündü. Sonra buldu: SadeHane.
SadeHane Instagram sayfasından, yaptığı takıları takip edip dilediğinizi sipariş verebilirsiniz. Ya da kendisiyle iletişime geçerek aklınızdakileri, istediklerinizi paylaşırsanız size özel tasarımlar çalışmasını isteyebilirsiniz. Kimsede olmayan, eşsiz, el emeği bir şeyi kullanmak gerçekten çok güzel 🙂
İsterim ki siz de SadeHane’yle tanışın, bir göz atın; el emeği, özenli ve biricik hediyeler verin kendinize, çevrenizdekilere… Çünkü hayatta en kıymetli şey, insan emeği… Çünkü, sadece arkadaşım yapıyor diye değil, bunca fabrikasyon, birbirinin aynı, tüketim odaklı şeyin arasında böyle özenli işlerin değerli anlaşılsın istiyorum! Çünkü, durmayan, üreten, bir şeyler yapan insanları görmek, bilmek, okumak bir parça da olsa ümidimi arttırıyor şu günlerde… Şimdi birbirimize hediyeler vermenin, güzelliği ve umudu çoğaltmanın vaktidir.
Dilerim, üreten ve yılmayan, insan emeğinin ve özeninin kıymetini bilen herkesin yolu açık, yüreği ferah olsun! 🙂
Bunu özellikle istedim ben, benim için tasarlandı! Çünkü kendime, insanlara ve dünyaya hatırlatmak istediğim bir şey var. Yavaşlayalım. Her şeyin ve her anın farkında ve kıymetini bilerek yaşayalım.
İlk yorumu siz yazın!