theMagger Banner
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image “Biz Hâlâ Buradayız…”: Kolektif Hafızamızı Tazeleyen Bir Sergi
“Biz Hâlâ Buradayız…”: Kolektif Hafızamızı Tazeleyen Bir Sergi

KÜLTÜR - SANAT

Calendar 04 Nis, 2025

​6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin derin izler bıraktığı Hatay’da, genç sanatçılar umut ve dayanışmayı sanatla ifade ediyor. Talebeyiz Biz Derneği’nin Sanat Elçileri Projesi kapsamında düzenlenen “Biz Hâlâ Buradayız…” sergisi, bu gençlerin deprem sonrası ürettikleri eserleri bir araya getiriyor. İlk olarak 2024 Ekim’inde Arsuz Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde sergilenen çalışmalar, şimdi İstanbul’daki DEPO’da sanatseverlerle buluşuyor. Sergi, resimden videoya, heykelden şiire 44 eseri kapsıyor ve dayanışma ile dönüşüm temalarını işliyor. Her eser, gençlerin yaşadıkları zorluklara rağmen sanatı nasıl bir iyileşme aracı olarak kullandıklarını gösteriyor. Yalnızca deprem bölgesinden gelen bir “biz buradayız” mesajı değil; aynı zamanda dayanışmanın, hafızanın ve genç üretimlerin taşıdığı dönüştürücü potansiyelin bir ifadesi niteliğindeki sergiyi, 26 Nisan’a kadar DEPO’da ziyaret etmek mümkün.

preloader
Post image “Biz Hâlâ Buradayız…”: Kolektif Hafızamızı Tazeleyen Bir Sergi
“Biz Hâlâ Buradayız…”: Kolektif Hafızamızı Tazeleyen Bir Sergi

KÜLTÜR - SANAT

Calendar 04 Nis, 2025

​6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin derin izler bıraktığı Hatay’da, genç sanatçılar umut ve dayanışmayı sanatla ifade ediyor. Talebeyiz Biz Derneği’nin Sanat Elçileri Projesi kapsamında düzenlenen “Biz Hâlâ Buradayız…” sergisi, bu gençlerin deprem sonrası ürettikleri eserleri bir araya getiriyor. İlk olarak 2024 Ekim’inde Arsuz Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde sergilenen çalışmalar, şimdi...

​6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin derin izler bıraktığı Hatay’da, genç sanatçılar umut ve dayanışmayı sanatla ifade ediyor. Talebeyiz Biz Derneği’nin Sanat Elçileri Projesi kapsamında düzenlenen “Biz Hâlâ Buradayız…” sergisi, bu gençlerin deprem sonrası ürettikleri eserleri bir araya getiriyor. İlk olarak 2024 Ekim’inde Arsuz Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde sergilenen çalışmalar, şimdi İstanbul’daki DEPO’da sanatseverlerle buluşuyor. Sergi, resimden videoya, heykelden şiire 44 eseri kapsıyor ve dayanışma ile dönüşüm temalarını işliyor. Her eser, gençlerin yaşadıkları zorluklara rağmen sanatı nasıl bir iyileşme aracı olarak kullandıklarını gösteriyor. Yalnızca deprem bölgesinden gelen bir “biz buradayız” mesajı değil; aynı zamanda dayanışmanın, hafızanın ve genç üretimlerin taşıdığı dönüştürücü potansiyelin bir ifadesi niteliğindeki sergiyi, 26 Nisan’a kadar DEPO’da ziyaret etmek mümkün.

Post image Okuma Listesi: Güncel Kitaplardan Bir Seçki
Okuma Listesi: Güncel Kitaplardan Bir Seçki

KİTAP & EDEBİYAT

Calendar 04 Nis, 2025

Bazı kitaplar yalnızca okunmaz; hissedilir, düşünülür, zamanla içimize yerleşir. Bizleri yeni bakış açılarıyla tanıştıran, zihnimizi tazeleyen ve ilham veren güncel kitaplar arasından bir seçki derledik:

Hüzünlü Kaplan: Okura karanlığı aşmak için konuşmayı ve soru sormayı öneren kitap, hafızanın farklı yönlerini, tüm canavarlığı ve sıradanlığıyla istismarın kendisini...

Bazı kitaplar yalnızca okunmaz; hissedilir, düşünülür, zamanla içimize yerleşir. Bizleri yeni bakış açılarıyla tanıştıran, zihnimizi tazeleyen ve ilham veren güncel kitaplar arasından bir seçki derledik:

Hüzünlü Kaplan: Okura karanlığı aşmak için konuşmayı ve soru sormayı öneren kitap, hafızanın farklı yönlerini, tüm canavarlığı ve sıradanlığıyla istismarın kendisini keşfediyor. Neige Sinno’nun kaleme aldığı gerçek bir istismarın hikâyesini ele alıyor.

Bir Ördek Asla Göz Kırpmaz: Alex Latimer’in yazdığı ve çizdiği, hedefe odaklanıp tüm duyuları harekete geçirecek etkileşimli mizah öyküsü Bir Ördek Asla Göz Kırpmaz, bakmak, görmek ve fark etmek kavramları hakkında düşündürüyor.

İstanbulin:  İstanbul’da gündelik hayatın nasıl fanteziye dönüşebileceğini, şehrin mucizelerini, en önemlisi de yürüyen, şehre kendini açan herkese bu mucizelerin açık olduğunu anlatan kitap, yazar, çizer ve mimar Ertuğ Uçar’ın kaleminden şehre farklı bir bakış sunuyor.

Gezgin Ruhlar: Cecile Pin’in ülkelerini terk etmek zorunda kalan ve bir anda kendilerini evsiz ve kimsesiz bulan üç kardeşin Vietnam’dan İngiltere’ye uzanan öyküsünü anlattığı kitabı, azınlıkta kalanların, gelir adaletsizliğinin kıskacındayken güvenli, huzurlu bir gelecek umuduyla yaşayan ruhların hikâyesini anlatıyor.

Post image Nobel Barış Ödülü Adayları: Sırbistan Öğrencilerinin Barışçıl Direnişi Listede
Nobel Barış Ödülü Adayları: Sırbistan Öğrencilerinin Barışçıl Direnişi Listede

GÜNDEM

Calendar 04 Nis, 2025

1895’te Alfred Nobel’in vasiyetiyle temelleri atılan Nobel Barış Ödülü, 1901’den bu yana dünya barışına katkıda bulunan kişi ve kuruluşları onurlandırıyor. Savaş karşıtlığı, insan hakları mücadelesi ve uluslararası iş birliği gibi alanlarda fark yaratanları ödüllendiren bu prestijli unvan, yalnızca bilimsel başarıları değil, insani değerleri de yüceltiyor. Bu yılın Nobel Barış Ödülü Adayları...

1895’te Alfred Nobel’in vasiyetiyle temelleri atılan Nobel Barış Ödülü, 1901’den bu yana dünya barışına katkıda bulunan kişi ve kuruluşları onurlandırıyor. Savaş karşıtlığı, insan hakları mücadelesi ve uluslararası iş birliği gibi alanlarda fark yaratanları ödüllendiren bu prestijli unvan, yalnızca bilimsel başarıları değil, insani değerleri de yüceltiyor. Bu yılın Nobel Barış Ödülü Adayları arasında Sırbistan’da öğrencilerinin Novi Sad’daki trajedinin ardından adalet ve demokrasi talepleriyle ülke genelinde yürüttükleri barışçıl direniş yer alıyor.

Kasım 2024’te Sırbistan’ın Novi Sad kentinde, yeni restore edilen ana tren istasyonunun beton sundurmasının çökmesi üzerine yetkililer, trajediyi “Sırbistan duramaz” gibi klişelerle geçiştirmeye çalıştı. Ancak bu kez kamuoyu susmadı. Yolsuzluk, denetimsizlik ve siyasi kayıtsızlıkla şekillenen bir dönemin son damlası olarak görülen çöküş, toplumsal öfkenin sembolüne dönüştü. Betonun değil, sistemin çatırdadığı bir an olarak kayda geçti. Sırbistan’ın tanınmış yazarlarından ve oyun yazarlarından biri olan Siniša Kovacević, avukat Dijana Stojković ile birlikte Sırp öğrencileri Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterdi. Kovacević, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Nobel Komitesi’nin bu adaylığı resmi olarak kabul ettiğini duyurdu: “Nobel Komitesi, avukat Sayın Dijana Stojković ve benim, Sırp öğrencileri Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterme talebimizi kabul etti. Onlar bunu fazlasıyla hak ediyor.”

Post image e-Taste: Sanal Gerçeklikte Tat Duyusu
e-Taste: Sanal Gerçeklikte Tat Duyusu

TEKNOLOJİ

Calendar 08 Mar, 2025

Görüntülü aramalarda yiyecekleri göstererek yaptığımız “al sen de ye” şakaları bir anlamda gerçek oluyor olabilir. Bilim insanları, yiyecek ve içeceklerin tatlarını yeniden oluşturabilen bir cihaz geliştirdi. Bu sayede, tatlar saniyeler içinde uzaktan paylaşılabilecek.

“e-Taste” adı verilen bu cihazın, sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) sistemlerini daha...

Görüntülü aramalarda yiyecekleri göstererek yaptığımız “al sen de ye” şakaları bir anlamda gerçek oluyor olabilir. Bilim insanları, yiyecek ve içeceklerin tatlarını yeniden oluşturabilen bir cihaz geliştirdi. Bu sayede, tatlar saniyeler içinde uzaktan paylaşılabilecek.

“e-Taste” adı verilen bu cihazın, sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) sistemlerini daha sürükleyici hale getirebileceği belirtiliyor. Ayrıca biyomedikal araştırmalarda veya hatta “sanal yemek maceraları” yaratmak için de kullanılabileceği öne sürülüyor. Araştırmacılar cihazın potansiyel kullanım alanları arasında sürükleyici oyun deneyimleri, çevrim içi alışveriş, uzaktan eğitim, kilo yönetimi, duyusal testler, fiziksel rehabilitasyonun yer aldığını belirtiyor. Bununla birlikte konu tat duyusu olduğunda sistemin daha fazla geliştirilmesi gerektiği belirtiliyor. Zira, sistem henüz baharatlılık ve yağlılık gibi bazı tatları yeniden üretemiyor.

Post image Güncel Okumalar: Yeni Kitaplar Mercek Altında
Güncel Okumalar: Yeni Kitaplar Mercek Altında

KİTAP & EDEBİYAT

Calendar 07 Mar, 2025

Baharın gelişi ve uzayan günlerle birlikte ekstra gün ışığını değerlendirmek için planlarınız arasında eni bir kitap alıp dışarı çıkmak varsa değerlendirebileceğiniz seçenekler şu şekilde:

İlk Aşk (Gwendoline Riley): Gwendoline Riley’nin Geoffrey Faber Memorial Ödülü’nün sahibi olan kitabı,  çaresizlik ve düşmanlık arasındaki ilişkiyi cesurca mercek altına alıyor....

Baharın gelişi ve uzayan günlerle birlikte ekstra gün ışığını değerlendirmek için planlarınız arasında eni bir kitap alıp dışarı çıkmak varsa değerlendirebileceğiniz seçenekler şu şekilde:

İlk Aşk (Gwendoline Riley): Gwendoline Riley’nin Geoffrey Faber Memorial Ödülü’nün sahibi olan kitabı,  çaresizlik ve düşmanlık arasındaki ilişkiyi cesurca mercek altına alıyor. Otuzlarında bir yazar olan Neve, kendisinden yaşça büyük Edwyn’in ilişkisini mercek altına alan İlk Aşk, karakterlerin geçmişlerinde bir yolculuğa çıkarıyor.

Bir Yangının Tarihçesi (Janika Oza): Janika Oza’nın ilk romanı olan Bir Yangının Tarihçesi,  aile geçmişinin gölgesinde yeni bir hayat arayışı içindeki kahramanının Doğu Afrika’nın demiryollarından Kanada’ya uzanan yolculuğunu anlatıyor.

Dijital Toplumun Sosyolojik Teorisi: Bizi Birbirimize Bağlayan Kodlar: Araştırmacı Ori Schwarz’ın dijital toplumun yapıtaşlarını, sosyal ilişkilerin kodlarla nasıl düzenlendiğini ve bireylerin bu yeni ekosistemde nasıl konumlandığını incelediği kitabı,  dijitalleşmenin sosyal dokuyu nasıl şekillendirdiğini mercek altına alıyor. 

Optik Sinir: Arjantinli sanat eleştirmeni María Gainza’nın on bir ressam ve kendi dünyasından, hayatından on bir anı konu edinen romanı Optik Sinir, sanat tarihinden sahneleri, kitabın anlatıcısının yaşamından anlarla eşleştiriyor.

Şehit! (Kaveh Akbar): 2024 yılının en çok konuşulan kitaplarından biri olan ve pek çok otorite tarafından yılın en iyi 10 romanından biri olarak gösterilen Şehit! sadece bir hikâye anlatmakla kalmıyor, okuyucuyu rahatsız edici bir güzellikle sarsarak derin bir sorgulamaya davet ediyor. İran asıllı Amerikalı Cyrus Şems’in şehitlik kavramıyla olan karmaşık ilişkisi üzerinden ilerleyen roman, kimlik, aidiyet, bağımlılık ve sanat gibi evrensel temaları ustalıkla işliyor.

Post image Cartier Sergisi: Bir Markanın Küresel Bir Fenomene Dönüşme Hikâyesi
Cartier Sergisi: Bir Markanın Küresel Bir Fenomene Dönüşme Hikâyesi

MODA

Calendar 07 Mar, 2025

Louvre’un 45 tasarımcı ve modaevi tarafından hazırlanan eserleri içeren yeni sergisinin ardından moda ve sanat dünyası bir sergide daha bir araya geliyor. Victoria & Albert Müzesi (V&A) Nisan ayında başlayacak  “Cartier” sergisiyle, Birleşik Krallık’ta son 30 yılın en kapsamlı Cartier mücevher ve saat sergisine ev sahipliği yapmayı planlıyor.

20. yüzyılın başından...

Louvre’un 45 tasarımcı ve modaevi tarafından hazırlanan eserleri içeren yeni sergisinin ardından moda ve sanat dünyası bir sergide daha bir araya geliyor. Victoria & Albert Müzesi (V&A) Nisan ayında başlayacak  “Cartier” sergisiyle, Birleşik Krallık’ta son 30 yılın en kapsamlı Cartier mücevher ve saat sergisine ev sahipliği yapmayı planlıyor.

20. yüzyılın başından itibaren Cartier’nin sanat, tasarım ve zanaatkârlık mirasının evrimini gözler önüne seren sergi, değerli mücevherler, tarihi taşlar, ikonik saatler ve saat mekanizmaları da dâhil olmak üzere 350’den fazla objeyi bir araya getiriyor. Cartier’nin sanatsal ve teknik evrimini üç ana tema etrafında ele alıyor: Markanın yaratıcı kimliği, teknik ustalığı ve görsel mirası. Serginin küratörleri Helen Molesworth ve Rachel Garrahan “Cartier” ile hedeflediklerini şöyle özetliyor: “Bu sergi, Louis, Pierre ve Jacques Cartier’nin, babaları Alfred ile birlikte, Parisli bir aile mücevhercisini dünya çapında tanınan bir isme dönüştüren özgün tasarım, olağanüstü zanaatkârlık ve uluslararası genişleme stratejisini nasıl benimsediklerini keşfedecek. Cartier’nin en ünlü tasarımlarının yanı sıra, daha önce hiç görülmemiş objeleri ve arşiv materyallerini paylaşmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu unsurlar, mücevher dünyasını şekillendiren ve bugün kendimizi süsleme biçimimizi hâlâ etkileyen bu efsanevi markayı daha derinlemesine anlamamıza katkı sağlayacak.”

Post image Gen Beta Ebeveynleri: Teknolojinin Gücünden Destek Alıyor
Gen Beta Ebeveynleri: Teknolojinin Gücünden Destek Alıyor

ÇOCUK

Calendar 07 Mar, 2025

2025 ile 2040 yılları arasında doğan Beta Kuşağı artık sahnede. Zihinsel sağlık, finansal ve iklim krizleriyle şekillenen bir dünyada yol alan Genç Y ve Z Kuşağı ebeveynleri, bu yeni nesli yetiştirirken ihtiyaç duydukları desteği, teknolojiden alıyor.

ABD’de ebeveynlerin %62’si, ebeveynliğin beklediklerinden “biraz” veya “çok daha” zor olduğunu söylüyor. Zaman...

2025 ile 2040 yılları arasında doğan Beta Kuşağı artık sahnede. Zihinsel sağlık, finansal ve iklim krizleriyle şekillenen bir dünyada yol alan Genç Y ve Z Kuşağı ebeveynleri, bu yeni nesli yetiştirirken ihtiyaç duydukları desteği, teknolojiden alıyor.

ABD’de ebeveynlerin %62’si, ebeveynliğin beklediklerinden “biraz” veya “çok daha” zor olduğunu söylüyor. Zaman sıkıntısı çeken tükenmiş hisseden ve çocuklarını büyüttükleri dünyanın hali karşısında bunalan ebeveynler çocuk bakımının fiziksel ve zihinsel yükünü hafifletecek çözümlere ihtiyaç duyuyor. Bebek monitörleri ve göğüs pompaları, pratikliği derinlemesine analiz yetenekleriyle birleştirerek evriliyor. Yapay zekânın ebeveynlikteki potansiyelini gözler önüne seren bazı monitörler, bebek ağlamalarını %90’dan fazla doğrulukla analiz ederek ebeveynleri anında bilgilendiriyor. Çoklu görev yapma özgürlüğü sunan, gizli ve eller serbest tasarımlara sahip yeni nesil göğüs pompaları çalışan ebeveynlere hareket özgürlüğü tanıyor. Süreç ‘business’ tarafından ele alındığındaysa, yeni ebeveynleri en savunmasız anlarında desteklemek, nesiller boyu sürebilecek bir marka sadakati oluşturma fırsatı sunuyor.

Post image Duygu Odaklı Pazarlama: Pop Kültürünün Aştığı Sınırlar
Duygu Odaklı Pazarlama: Pop Kültürünün Aştığı Sınırlar

BUSINESS

Calendar 28 Şub, 2025

Sınırları ortadan kalkan pop kültürün norm haline geldiği ve kültürel tüketimi geleneksel medya ve eğlence kanallarından çok algoritmaların şekillendirdiği bu dünyada, şirketler tüketiciye ulaşmak için kültürel liderler haline gelmek için çabalıyor. Duygu odaklı pazarlama, geniş kitlelere ulaşmak için önemli bir araç haline geliyor.

Bu pazarlama stratejisi,...

Sınırları ortadan kalkan pop kültürün norm haline geldiği ve kültürel tüketimi geleneksel medya ve eğlence kanallarından çok algoritmaların şekillendirdiği bu dünyada, şirketler tüketiciye ulaşmak için kültürel liderler haline gelmek için çabalıyor. Duygu odaklı pazarlama, geniş kitlelere ulaşmak için önemli bir araç haline geliyor.

Bu pazarlama stratejisi, tüketicilerin ruh hali, duygusal durumu ve anlık psikolojilerine göre özelleştirilmiş mesajlar, ürün önerileri veya kampanyalar sunmayı hedefliyor. Örneğin; Toys R Us logolu t-shirtler, tavşanlı terlikler, çizgi film karakterlerinden ilham alan çantalar gibi tasarımlarla karşılaştığımız 2025 New York moda haftası, yüksek modanın da nostaljiyi bir duygu odaklı pazarlama tekniği olarak kullandığının sinyallerini veriyor. Reklamlar, pop-up etkinlikler ve perakende alanları oluşturulurken, belirli bir duyguyu uyandırmak için tasarlanan ürün ve marka deneyimleri anlamına gelen “emotioneering” yaklaşımı kullanılıyor. Ek olarak cilt bakımından oyuncak üretimine bambaşka sektörlerden markalar niş fan gruplarına ulaşmak ve popüler sanatçılarla bir araya gelerek kültürel bir öncü görevi üstlenmek için çalışıyor.

Post image 'Day-jamas': Rahatlık Modayı Ele Geçiriyor.
'Day-jamas': Rahatlık Modayı Ele Geçiriyor.

MODA

Calendar 28 Şub, 2025

İtiraf edin! Son birkaç yıldır üzerinize oturan, dar, resim kıyafetler giyebiliyor musunuz? Yanıtınız evetse bile muhtemelen gün boyunca eve gelip pijamalarınıza ya da loungewear kıyafetlerinize kavuşacağınız anı iple çekiyorsunuz. İşte WGSN’in 2025’in en büyük moda trendlerinden biri olarak gördüğü ‘day-jamas’ da tam olarak bu arayışa sesleniyor.

Cesur ve...

İtiraf edin! Son birkaç yıldır üzerinize oturan, dar, resim kıyafetler giyebiliyor musunuz? Yanıtınız evetse bile muhtemelen gün boyunca eve gelip pijamalarınıza ya da loungewear kıyafetlerinize kavuşacağınız anı iple çekiyorsunuz. İşte WGSN’in 2025’in en büyük moda trendlerinden biri olarak gördüğü ‘day-jamas’ da tam olarak bu arayışa sesleniyor.

Cesur ve eğlenceli desenlere sahip günlük pijama (day-jama) takımları, plajdan bara, ardından yatağa geçişi zahmetsiz hale getirmeyi hedefliyor. Eski ve sıkıcı eşofman takımlarının enerjik bir dönüşümü olarak düşünebileceğimiz bu parçalar, Chanel, Lebor Gabala, Lacoste, Emporio Armani gibi dev markaların koleksiyonlarında dahi kendine yer bulabiliyor. Çok amaçlı ve çok yönlü parçalar giderek yükselen bir trend haline gelirken, bagaj ücretlerinin ve boyut sınırlamalarının giderek daha kısıtlayıcı hale gelmesi, tüketicileri farklı kullanım alanlarına uyum sağlayan parçalar aramaya yönlendiriyor. Böylece, günlük ve tatilde ya da işte giyilebilecek pijama takımları tüketiciler için öncelikli hale gelmeye başlıyor.

Post image Tümüyle Kadınlardan Oluşan Uzay Uçuşu: 10,9,8, Katy?
Tümüyle Kadınlardan Oluşan Uzay Uçuşu: 10,9,8, Katy?

GÜNDEM

Calendar 28 Şub, 2025

Pop yıldızı Katy Perry, Blue Origin’in New Shepard roketiyle gerçekleşecek tamamen kadınlardan oluşan bir uzay uçuşunun parçası olarak uzaya yolculuk edecek.

Blue Origin’in 1963’te Sovyetler Birliği’nden Valentina Tereshkova’nın gerçekleştirdiği solo görevden bu yana gerçekleşen ilk tamamen kadınlardan oluşan uzay uçuşu olacağını açıkladığı görevde Katy Perry’e; Blue Origin’in...

Pop yıldızı Katy Perry, Blue Origin’in New Shepard roketiyle gerçekleşecek tamamen kadınlardan oluşan bir uzay uçuşunun parçası olarak uzaya yolculuk edecek.

Blue Origin’in 1963’te Sovyetler Birliği’nden Valentina Tereshkova’nın gerçekleştirdiği solo görevden bu yana gerçekleşen ilk tamamen kadınlardan oluşan uzay uçuşu olacağını açıkladığı görevde Katy Perry’e; Blue Origin’in sahibi Jeff Bezos’un nişanlısı Lauren Sanchez, CBS sunucusu Gayle King, eski NASA roket bilimcisi Aisha Bowe, insan hakları aktivisti Amanda Nguyen ve film yapımcısı Kerianne Flynn eşlik edecek. Blue Origin’e göre, New Shepard ile yapılan bir yolculuk yaklaşık 11 dakika sürecek. Tamamen otonom olan bu roketin pilotu bulunmuyor ve yolcuları uluslararası olarak uzayın sınırı kabul edilen Kármán Hattı’nın ötesine taşıyacak. NS-31 misyonu, New Shepard roketinin 11. insanlı uzay uçuşu ve tarihindeki 31. uçuşu olacak. Program kapsamında şu ana dek uzaya gönderilen insan sayısı ise elli iki.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement