Mode XL üyesi ya da VeYasin olarak da tanıdığınız Hey! Douglas, 70’lerin funk ve soul ruha sahip olan Türkçe şarkılarını elektronik bir bakışla yeniden kurguluyor ve nostaljik tınılara yeniden hayat veren remiksleriyle tempoyu bir an bile düşürmüyor. İlk albümü ”yük treni” anlamına gelen ”Marşandiz” i 22 Mart’ta müzikseverlerle çıkaran sanatçı 16 Kasım gecesi Zorlu PSM MIX Festival kapsamında Red Bull Sahnesi’nde bizlerle olacak. Festival öncesi Hey! Douglas ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Öncelikle Hey! Douglas’ı çok seviyoruz, onu söylemeliyiz. Bu proje nasıl ortaya çıktı? Bize kısaca bahsedebilir misin? 

Teşekkürler. İstanbul’a taşındığımda stüdyo tadilat halindeydi. Ben de küçük bir set-up kurdum, ufak ufak denemeler yapıyordum. Şehirde zaman geçirdikçe şekillenmeye başladı. İstanbul mimarisi beni derinden etkiledi. Hey! Douglas, İstanbul’un Frankenstein’ı.

70’lerin müziği ile elektronik müziği başarıyla harmanlıyorsun. Nasıl bir yolculuk oldu bu senin için? Neden müziğini 70’lerin parçalarıyla bir araya getirdin?

Çünkü 70’lerin bir sound tarifi var. Reverb 80’lere göre daha kuru, sesler daha az birbirine karışıyor, müdahale etmek daha kolay. Ayrıca harmanlamanın 70’ler müziğinde de örneği bolca var. Günümüzden 70’lere köprü kurmak benim için daha anlamlı.

İlk ortaya çıktığında nasıldı tepkiler? Nasıl karşılandı dinleyiciler ile buluşturduğun bu özgün tarzı?

Bir arkadaşımın ısrarı üzerine bir mekanda çaldım. O gün orada çalacağımı 2 hafta önce öğrenmiştim ve sadece 3-5 şarkı vardı. İki hafta içinde 2 saat çalacak kadar şarkı ürettim. İlk çaldığım dönemlerde herkes ekipmanlara bakmaya geliyordu. Bir cihaz arıyorlardı. Bu işin ordan çıktığına inanmak isteyenler vardı.

70’ler, Türk müziğinin en unutulmaz dönemlerinden biri. Bu dönemde karşımıza çıkan çok fazla değerli isim ve şarkı var. Böyle çeşitlilik dolu bir dünyada, hangi parçaları neye göre seçiyorsun?  

İlk zamanlar sevdiğim şarkılara yer verdim, sonrasında iyi sample verenlere baktım. Konser verdikçe dinleyicinin tepkileri etkili olmaya başladı. Gün sonunda kendimi Türk müziğinin diplerinde bulmaya başladım. Öğrendiklerimi paylaşmak daha eğlenceli bir hale getirdi.

Hepsinin yeri başka ama biz Deterjan ve Ayva Çiçek Açmış parçalarınıza bayılıyoruz! Sizin cover’ını yapmaktan en çok keyif aldığınız parçalar hangileri oldu? Veya en sevilen şarkılarınız hangisi?

Benim için hepsi bir eğlencenin sonucu. “Marşandiz” albümü ise favorim.

Hey! Douglas’ı ilerleyen zamanlarda nasıl projelerde göreceğiz, Hey! Douglas severleri sevindirecek birkaç ipucu alabilir miyiz? Özellikle cover’larını yapacağız dediğin belli başlı parçalar var mı?

Yakın zamanda “Bim Bam Bom” gelecek. Konserlerde çok iyi reaksiyon aldığım bir şarkı. Yayınlamaya değer hale geldi. Üflemeli kayıtları çıtayı yükseltti diyebilirim. Orijinal bestelerin olduğu Ep’lerde gelecek.

70’lerin müziğini yakından tanıyan biri olarak, günümüzün müziğini nasıl değerlendiriyorsun? Sence günümüz müzik sektöründe değişmesi ve gelişmesi gereken noktalar neler?

Telif hakları daha şeffaf hale gelebilmeli. Arşivlerde yatan bir çok şarkı bu ülkenin değeri. Bu değerleri gün yüzüne çıkaracak her projeye destek verilmeli.

Son olarak, Hey! Douglas’ı Mix Festival sahnesinde dinlemek için sabırsızlanıyoruz! Hey! Douglas, festivalde 9 kişilik büyük bir müzik grubu olarak yer alacak. Seviyor musun böyle kalabalık gruplarla da sahne almayı? Ayrıca, bizi neler bekliyor?

Arkadaşlarımla MIX Festival Sahnesi’ne özel bir performans hazırladık. Bu sahnede yaşayacağımız deneyimi dinleyiciyle paylaşma fikri bizleri heyecanlandırıyor. Festivale yakışır bir final sizleri bekliyor.

İlginizi çekebilir: Teleman Röportaj