Hiç Urla: Ormandan Tabağa Uzanan Bir Gastronomi Deneyimi
Bakir koylar, alabildiğine uzanan şarap bağları, tarladan mutfağa gastronomi deneyimleri, biraz kitesurf, epey tarih, güzel insanlar, bir de enginar ve zeytin – işte hep saf, hep doğal kalan Urla’nın bize çağrıştırdıkları. Bu eşsiz ortamın içinden bir mekan önerisiyle karşınızdayız bu kez, karşınızda Hiç Urla.
Urla’da bir kez bile bulunmuş olsanız bize hak verirsiniz, buranın fazlasıyla kendine has bir havası vardır ve Urla’nın içinde yer alan her mekan onun ayrı bir yönünü yansıtır, onunla bütünleşir adeta; uyumlanır. Ormanın zenginliğini tabağa taşıma anlayışı ile bu uyumun en doğru örneklerinden biri olan Hiç Lokanta, Urla doğasının yalınlığına ayna tutuyor adeta.
60.000 zeytin ağacına sahip bir orman hayal edin. Ve zeytin, zeytinyağı, altın otu, karabaş otu, dağ çileği ve bu ormanın sunduğu daha onlarca mahsulün tabağa taşındığını. Urla’da gıdanın geleceğinin bir bütün olarak sunumuyla baş başa kalmaktan söz ediyoruz. Hiç Lokanta, işte bu hayali gerçek kılıyor ve restoranında ormanından gelen organik malzemeleri de kullanarak oluşturduğu Yeni Urla Mutfağı ile sizlere gerçek bir lezzet deneyimi yaşatıyor.
Hiç Lokanta aynı zamanda, yerli şarapların bulunduğu kavında Kastro Tireli Syrah- Mourvedre, Mon Reve Marselan, Kocabağ K Emir, Paşaeli 6N, Suvla Roussane-Marsanne gibi bölge şarap üreticilerinin ürünlerine Metro Türkiye’nin Wise Wine Local Selection seçkisi ile birlikte yer vererek yerel üretimi de destekliyor.
Zeytinyağı uzmanı olan Hiç’in kurucusu Duygu Özerson Elekdar, kendi ekibi ile doğanın ritmine saygı duyarak zeytinlerini organik olarak yetiştiriyor, tek tek elle hasat ediyor. Kendi sıkımhanesinde soğuk sıkım işleyip, filtrelediği zeytinyağı, Hiç Zeytinyağı ile bizlere ulaşıyor. Hiç Zeytinyağı’nın aynı zamanda, New York International Olive Oil Cometition NYIOOC 2020-Silver Medail’dan İtalya Olio Officina Olive Oil Packaging Mansion Award’a çok sayıda ödüle sahip olduğunu biliyor muydunuz?
Hiç Urla’nın yerel, doğal ve özgün gastronomi anlayışına yakından bakmaya devam edelim… Burada envai çeşit doğal malzemenin Urla’nın geleneksel yemekleriyle buluşmasını deneyimliyor; Hiç Urla’nın mevsimselliğe ve yerelliğe önem veren, ekmeğinden sosuna, reçelinden kuru etine kadar kendi ürünleriyle dolu menüsüne hayran kalıyorsunuz. O kadar ki, bize sorarsanız Hiç Lokanta, Urla’ya gastronomik bir seyahat için başlı başına bir sebep.
En güzeliyse, Hiç’in zeytin ormanının armağanı olan ürünleri ve beraberinde getirdiği bu eşsiz gastronomi deneyimini Hiç Dükkan ile şehre, evinize taşıyabiliyor olmanız. Bu deneyime doğallık ve estetik katan Hiç Seramik ise, zeytin ormanından başlayıp, gıda tasarımına uzanan bir yolculuğun eseri. Urla’nın lezzetlerini, her biri özgün olan özel seramik koleksiyonuyla tamamlamanıza olanak sağlıyor.
‘Ben zeytinyağının geçmişten günümüze uzanan hikayesine ortak olmak istiyorum’ diyenlerse Urla Cooking Class ile tanışmalı. Hiç’in Urla Bademler Köyü’ndeki kendi zeytinyağı işliğinde yer alan Urla Cooking Class’ta, zeytinyağı uzmanı olan Hiç’in kurucusu Duygu Özerson Elakdar tarafından zeytinyağı eğitimleri veriliyor. Urla Cooking Class’ta aynı zamanda yıl boyunca Urla malzemeleri ve yemeklerine yönelik farklı atölyeler yer alacak. Programı takip etmeyi unutmayın.
Hiç markalarından ve deneyimlerinden haberdar olmak için Instagram’da @hicurla, @hicceramics ve @urlacookingclass’ı takip edebilir ve hicurla.com, hicoliveoil.com ve urlacookingclass.com sitelerini ziyaret edebilirsiniz.
İlk yorumu siz yazın!