İlk yorumu siz yazın!
İşe Yarar Bir Şey: Tren Yolculuğunda Kesişen Hayatların Filmi
Pelin Esmer’in 2017 çıkışlı filmi, yeni nesil Türk sinemasında ayrı bir yere sahip olarak nitelendirilebilecek bir film gözümde. Anlamlı diyaloglara, şiirsel bir anlatıma ve enfes çekimlere sahip bu film, uluslararası film festivallerinde de boy göstererek beğeni toplamış ve üstünde konuşulmaya oldukça değer hale gelmiş.
Filmin yönetmeni olan Pelin Esmer, 2001 yılından beri bağımsız filmler çekmekte. Hem kurmaca hem de belgesel niteliğinde filmler yazıp yöneten Pelin Esmer’in filmleri, uluslararası film festivallerinde beğeniyle karşılanıp ödüller kazanmış. Bu yazımın odağındaki İşe Yarar Bir Şey isimli filmi de Talinn Black Nights Film Festivali’nde en iyi senaryo ödülüne layık görülmüş. Film, bir avukat ve şair olan Leyla’nın (Başak Köklükaya) trene binmeden hemen önce tanıştığı genç hemşire Canan (Öykü Karayel) ile olan hikayesini anlatıyor. İkili aynı yolculuğa çıkmış olsa da, filmin ilerleyen vakitlerinde farklı amaçlara sahip olduğunu görüyoruz. Leyla, İzmir’deki lise mezuniyetine gitmek için yola çıkmışken Canan ise bir iş görüşmesi için bu yolculuğa çıktığını belirtiyor. Fakat, Canan’ın yolculuk sebebinin aslında çok daha karışık olduğunun ortaya çıkmasıyla birlikte karakterler birbirlerine eşlik edecekleri bir yola giriyorlar.
Filmin en başından itibaren Canan’ın bir huzursuzluk içinde olduğunu görüyoruz. Öyle ki, Leyla ile tanıştığında kendinden bahsetmekten pek hoşlanmadığı ve kısa cevaplarla sohbeti bitirmeye çalıştığı anlaşılıyor. Canan’ın bir kapalı kutu gibi olmasının sebebi izleyicide gittikçe merak uyandırmaya başlarken Leyla da Canan’ın bu durumunu fark ediyor. Bunun üzerine, Leyla ve Canan’ın tren yolculuğu esnasında sohbetleri ilerliyor ve Canan’ın yolculuğa çıkmasının asıl sebebi ile ilgili gerçek ortaya çıkıyor. İlk başta bir iş görüşmesine gittiğini söyleyen Canan’ın aslında felçli bir adamın hayatına son vermek üzere yolculuğa çıktığı anlaşılıyor. Leyla’nın da insanın omzuna yük bindiren bu gerçeği öğrenmesiyle birlikte ikili arasında daha güçlü bir bağ oluşmaya başladığını söyleyebiliriz. Bütün bir film boyunca ikili arasındaki ilişkinin sürecine izleyici de dahil oluyor.
Film, çok farklı geçmişlerden gelen iki insanın birbirlerinin aldıkları kararlar üzerinde ne kadar etkisinin olabileceğini düşündürüyor. Bu etkiler, bir insanın hayatına son verip vermeme gibi büyük ya da bir mezuniyet buluşmasına giderken nasıl giyinileceği gibi küçük konularla alakalı da olabilmekte. Bir anne-kız ilişkisinde görülebileceği gibi bu iki farklı kadının birbirlerinin hayatına nasıl yardımcı olabildiğini görüyoruz. Bazen birbirine fazlasıyla benzeyen bazen ise çok farklı iki karakter olarak gözüken Canan ve Leyla’nın; hayatlarının dönüm noktasında birbirlerinden etkilenerek aldıkları kararlara, ölüm ve yaşam arasındaki sorgulara tanıklık ediyoruz.
Film, sinematografik açıdan da içinde yer alan felsefik ve şiirsel ögelerle paralel ilerliyor ve bu, filmin estetik yönünü daha da belirginleştiriyor. Leyla karakterinin bir şair olması ile birlikte filmde bol bol kendi iç dünyasının sesini duyuyoruz, şair özelliğiyle harmanlandığında da filmde şiirsel bir anlatım oldukça ön plana çıkıyor. Filmin kullanılan çekim teknikleri incelendiğinde de özel bir yapım olarak karşımıza çıktığını düşünüyorum.
Öyle ki, film boyunca herhangi ilginç bir olay meydana gelmemesine rağmen alışagelmedik kamera kullanımı sayesinde akılda yer edinebilecek sahneler izliyoruz. Örneğin, tren yolculuğu esnasında Leyla’nın camdan dışarı baktığı bir sahnede kamera odağı dış manzaradan Leyla’nın camdaki yansımasına kayıyor. Leyla’nın dışarıda gördüğü insanları gözlemlerkenki surat ifadesini, dışarının manzarası ile aynı karede yer alırken görüyoruz. Bu tür karelere film boyunca birkaç kez denk geliyoruz ve bence filmin en özel ayrıntısını oluşturuyorlar. İşe Yarar Bir Şey; naif anlatımıyla, takdir edilecek oyunculuklarla ve eşsiz sinematografisiyle Türk sinemasında farklı bir yere sahip olabilecek filmlerden.
Kapak fotoğrafı: Art-His
İlginizi çekebilir: SineMagger’dan Film Önerileri
Son zamanlarda izlediğim en iyi filmdi - diyalog severler için özellikle, şiddetle tavsiye ediyorum ben de!