Dergiden Balat'a: Cooklife ve İsmail Dağlı
Yeniliği seven ama old school tarzı da doğru yerde koruyama çalışan, çok düşünen, hoşuna giden ve onu heyecanlandıran bir şey olduğu zaman ayağa kalkıp yükselen, BPM’i yüksek müzik dinlemeyi seven, boş vakitlerinin hepsini yakın arkadaşlarıyla geçiren, hatta bir şekilde çalışılabiliyorsa onlarla birlikte çalışmayı seven, belirli gustoları olan ve bunları sürdürmek için hayatını idame ettirmeye çalışan biri…Rework ve Cooklife Magazine’den tandığımız İsmail Dağlı ile dergiler, Balat ve şehir yaşamı üzerine konuştuk!
Cooklife Magazine projesi nasıl başladı? Dergiyi hazırlama sürecinde nelere dikkat ediyorsunuz?
Kalıplaşmış medya ve yazıp çizdiklerine itimat etmeyen birisiyim. Emre Karaca’nın Cookplus markasının aylık olarak çıkardığı yemek üzerine dergisi için beraber yenileyelim, geliştirelim dedim ve bu dergiyi nitelikli yaşam tarzlarını yemek ile birleştirerek hikayeler anlatan bir formata soktuk. Buradaki en önemli öğe yaşam tarzlarını güçlü bir şekilde anlatabilecek fotoğraflar oldu.
Cooklife Magazine’i takip eden, içeriği ile ilgilenen birinin İstanbul’da ve dünyada hangi yayınları, kimleri ya da neleri takip etmesini önerirsin?
Yeni çıkan Based Istanbul’u beğendim, o takip edilebilir. Onun dışında bizim her ay heyecanla gelmesini beklediğimiz OAK, Cereal, Wowen, Open House favorilerim, kesinlikle incelenmesini öneririm. Kinfolk’u artık annem bile bildiği için onu önermiyorum, çok mainstream bence.
Bir yandan ajans yönetiyorsun, bir yanda da dergi ve mekan gibi farklı disiplinler var… Hangisiyle ilgilenmek seni en çok mutlu ediyor?
Hepsinin çok farklı disiplinleri de olsa ben tek bir yerine odaklanıyorum. Konseptini geliştirme, tutundurma, yeni insanlar ile tanışma ve kreatif işlerini seviyorum. Arada sırada dergi için fotoğraf çekmek veya Cafe’de La Marzocco’nun başına geçmek büyük keyif veriyor.
Balat’ın değişimi hakkında ne düşünüyorsun, Balat’a dair en sevdiğin şey nedir?
Balat’ı, yeni Karaköy olarak adlandırsak da çok multi-disipliner ve hikayesi olan bir yer. Kimisi için çok zor… Ben baktığım zaman çocukluğumun geçtiği bir dönemde şu anki yaşam tarzıma göre kahve içebileceğim, yemek yiyebileceğim, atölyeleri gezebileceğim bir yer olarak düşünüyorum. Kısacası, zaman içerisinde git-gel yapıyorum 10 dakika içerisinde. Bu da bana büyük bir haz veriyor.
Bu aralar seni sabırsızlandıran, merakla beklediğin etkinlik nedir?
İstanbul çok şanslı bir lokasyon, çok güzel isimler gelebiliyor. Yakın zamanlarda gelecek olanlardan Agent of Time (Indigo) ve daha uzağa gidersek herkes gibi M83 ve Sigur Rós.
Kendi mahallende ya da en çok zaman geçirdiğin semtte en son açılan mekanlardan nereyi önerirsin?
La Petite Maison’un mutfağı ve ambiyansını çok seviyorum. Botanik konusunda çok ciddi yatırım yaptılar, Nişantaşı gibi bir yerde nefes alabiliyorsun.
Mahallemde ise; Federal Coffee (Galata) müzikleriyle beni çok mutlu ediyor.
En son hangi…
…filmi izledin? Çok fazla film izliyorum ama buraya yazmaya değer The Dressmaker diyebilirim.
…albümü dinledin? Benjamin Clementine – At Least For Now, Tame Impala – Currents
…kitabı okudun? Ortaçağda Britanya kitabını bitirmek üzereyim. Kitap okumada kötüyümdür.
…konsere gittin? Gus Gus
…sergiyi gezdin? Nuri İyem 100. yıl sergisi
…şehri keşfettin? Como
Aşağıdaki durumlar için İstanbul’daki mekan önerilerin/tercihlerin neler olur?
İlk Date: Sensus
Pazar Kahvaltısı: Mangerie
Rakı-Balık: Rakı ile kebap severim. Hazzo Pulo pasajında 21 diyebilirim.
İtalyan Mutfağı: La Fontana di Trevi
Arkadaşlarla Kahve: Cooklife Cafe 🙂
İş Toplantısı: La Petite Maison
İyi Bir Kokteyl: Alancha
Dans: Eskiden WUC. Şimdi ise şurası diyebileceğim biryer yok maalesef. Line-up takip eder, sevdiğim birisi geliyorsa gidip bir bakarım.
Senin hakkında pek bilinmeyen 3 şey söyler misin?
_Ayda bir Into the Wild izlerim.
_Elektronik müzik prodüksiyonu ile uğraşıyorum belki orta vadede bir şeyler çıkartırım.
_Interior Design’a çok büyük ilgim var.
Sanal ortamda seni nerelerden takip edebiliriz, dışarıda seninle nerelerde karşılaşabiliriz?
Instagram ve Pinterest‘te takip edebilirsiniz. Hafta sonları gündüzlerimi Balat’ta geçirmeye özen gösteriyorum. Onun dışında takip ettiğim bir grup ya da DJ nereye geliyorsa kesin oradayımdır.
İlk yorumu siz yazın!