İki hafta önce kısa bir kaçamak yapmak, hafta sonunu da bu kaçamağa dahil edip Fransızların deyimiyle faire le pont (köprü kurmak) suretiyle, yolum Paris’e düştü. Her zaman şu ana kadar gördüklerim arasında favori şehirlerim arasında yer alan Paris, şubat ayının dondurucu soğuğuna rağmen büyüleyiciydi. Az vaktim olduğu için daha önce gezmiş olduğum Louvre Müzesi, Eiffel Kulesi tarzı turistik gezileri bir kenara bıraktım ve Paris müzelerinden favorim olan, empresyonizm severlerin cenneti ve eski bir tren garı olan Musee d’Orsay’ı gezmeden edemedim. Ancak bu kısa tatilde yapmak istediğim esas sanatsal etkinlik, Centre Pompidou’daki Jeff Koons Retrospektifi’ni görmekti.

Şehrin her köşesine asılmış, serginin başyapıtlarından olan “pembe dev balon köpek” heykelinin resmi de beni bu sergiyi görmeye çağırıyordu. ABDli sanatçı Jeff Koons’un en önemli eserlerini kapsayan retrospektif sergisi, ünlü sanatçının 35 yıllık sanat kariyerini bizlerle buluşturuyor. Paris’ten önce New York’taki Whitney Museum of American Art’ta bulunan retrospektif, sanat dünyasında çok ses getirmiş, özellikle Christie’s Müzayedesi’nde sanatçının “balon köpek” eseri geçen yıl 58.4 milyon dolara satıldığından sanatseverler arasında da merak uyandırmıştı.

Gezerken adeta dev bir oyun evinde geziyormuş gibi hissettiğiniz bu retrospektif, eserlerdeki can alıcı renkleri, kullanılan alışılmadık malzemeleriyle son derece dikkat çekici. Sanatçı kitsch plastik, paslanmaz çelik, ayna yüzeyli balonlarla alışılmadık görüntüler ortaya çıkarmış. Beklemediğimiz çizgi film karakterleri, yeşil dev Hulk ve çocukluğumuzun sevilen kahramanı Temel Reis pop-arta malzeme olmuş ve çok  da iyi olmuş.

Dev boyutlarda gördüğümüz, aslında yapımı basit addedilebilecek objeler, öyle renkler ve parlak malzemeler kullanılarak baştan çıkarıcı hale getirilmiş ki, sergi salonuna girdiğinizde modern sanatta yeni bir devrin öncüsünün hikayesine tanık olduğunuzu hissedebiliyorsunuz. Neo Pop veya Post Pop sanatçısı olarak nitelendirilen Koons’un, bunların arasında benim de favorim birçok kişi gibi “Celebration” serisi oldu. 5 farklı renkteki dev balon köpekler (Paris’te bunun magenta renklisi sergileniyor), havada asılı dev kalp, dev Paskalya yumurtaları, dev çiçek buketleri gibi objelerden oluşan bu seri, son derece “unique” bir seri olmuş diyebiliriz.

Jeff Koons retrospektifi, 27 Nisan tarihine kadar Paris’in  ve dünyanın modern sanat denilince akla ilk gelen müzelerinden olan, ilginç mimarisiyle her daim dikkat çeken Centre Pompidou Müzesi’nde gezilebilir.  Gezmişken tabii ki müzenin Andy Warhol, Picasso, Duchamp gibi isimleri barındıran kendi koleksiyonuna da zaman ayırmayı unutmamanızı öneririm.