2000’li yılların ilk yarısından beri ilgiyle arşivciliğini yaptığım sokak sanatı fotoğraflarımı çeşitli sosyal medya platformları üzerinden @suckmywallsturkey ismiyle paylaşıyorum. Oluşturduğum bu dijital vitrin sayesinde yerli ve yabancı çok sayıda sanatçıyla tanışma fırsatım oluyor. Şimdi sizleri Kadıköy’de sokak sanatı turuna çıkarmak ve yolumun kesiştiği birbirinden değerli insanlarla tanıştırmak istiyorum. Hazırsanız başlayalım.

resize
Artemis Günebakanlı & Murat Kılıkçıer | Fotoğraf: Instagram @manyetikbant

Ortak Üretim Alanı Hood Base

Yollarımızın kesiştiği isimler arasında ilk olarak Hood Base‘in kurucularından Artemis ve Murat var. Hood Base, son iki senedir Kadıköy’deki yerinde, farklı disiplinlerde faaliyet gösteren sanatçılara özgür bir alan sunuyor. Buraya yeni nesil “düşün ve uygula” merkezi de diyebiliriz. Sanat üreticilerinin motivasyonunu çoğaltmak adına Artemis Günebakanlı (@manyetikbant), Dilara Özden (Alternatecyborg) ve Murat Kılıkçıer’in (@inhoodies) ellerinden ortaya çıkıyor. Merak edenler için şimdiden söyleyelim adres, Bahariye Caddesi, İleri Sokak.

Alternatecyborg Works Sergisi Hood Base | Fotoğraf: hood-base.com

Hood Base, yaratım sürecinde ticari kaygıların ön planda olmadığı bir kültür sanat üretiminin de mümkün olduğunu ortaya koyuyor. Görsel ve işitsel genç sanat üreticilerinin temsiliyetlerini kolaylaştırmayı hedefleyen yapıda hiyerarşik düzen bulunmuyor. Bu sayede, kolektif üretimin sanatçıları doyurucu şekilde beslediği ekosistem, organik olarak büyüyor.

agb04203k
@canavar.ca Hood Base Canlı Performans | Fotoğraf: hood-base.com

Gücünü çok seslilikten alan projede özgün fikirlerin doğumuna şahit olmak mümkün. Bunlardan bir tanesi benim de katkı sağlayıcılarından biri olduğum Semtine Has etkinlikleri. Hood Base’in küratörlüğünü üstlendiği Semtine Has, alışıla gelmedik deneyim ve keşif rotalarıyla semt sakinlerine uzun zamandır eksikliği hissedilen keyif alanları sunuyor.

Keşif ve Deneyim Rotası: Semtine Has

5-12 Mart tarihleri arasında gerçekleşmesi planlanan etkinlikler hava muhalefeti nedeniyle 5-8 Mart ve 17-19 Mart tarihleri arasında iki hafta boyunca semt sakinleriyle buluşuyo. Mekan yerleştirmeleri, Kadıköy’de semt ve müzik kültürünün temel taşlarından biri olan plakçıların gezildiği deneyim turları, tüm gün süren canlı performanslarla bölgedeki kültür ve sanat paylaşımı güçleniyor.

Benzersiz konser tasarıları, keyifli atölyeler, yerli yabancı sanatçıların yer aldığı sergiler ve soluksuz partilerle semte imzasını atan etkinliklerde sokak sanatını ve sanatçılarını merkeze alan bölüme odaklanıyoruz.

Sokak Sanatını Fotoğraflamak

Bu alana duyduğum tutkuyu aktarmak adına arşivimde yalnızca İstanbul’da fotoğrafladığım 25.000’i aşkın kare olduğunu söyleyerek başlamak yerinde olacak gibi görünüyor. Sokağa bırakılan izleri takip ederken âdeta çocuk merakıyla mutlu oluyorum.

Şehirde yeni isimler görmek, senelerini vermiş sanatçıların artık boyası dökülmüş işleriyle karşılaşmak ya da şehir dokusuyla bütünleşmiş eserleri fotoğraflamak hiçbir zaman tek yönlü bir iletişim gibi hissettirmiyor bana.

Asla geçici bir heves olarak görmediğim bu heyecanı daha önce hiç tanışmadığım bir gruba rehberlik ederek paylaşmak ve aynı coşkuyu gözlerde görmek arzusuyla 7 Mart Pazartesi günü Yoğurtçu Parkına doğru yola çıkıyorum.

Semtine Has Kadıköy Sokak Sanatı Rotası

Buluşma noktasına geldiğimde katılımın umduğumdan fazla olduğunu fark ediyorum. Şehri yürüyerek gezmeyi sevenler, profesyonel fotoğrafçılar, küratörler, tura bisikletiyle dahil olanlar bile var. Herkesin ortak heyecanı ise semtin renklerinde kaybolmak…

Çoğunlukla kent merkezinde yer alan eserlerden haberdar olan grupla ara sokaklarda gezmek, daha önce karşılaşmadıkları sanatçılarla tanışmalarına kapı açmak, farklı teknikleri keşfetmek ve ortak bir anı paylaşmak benzersiz bir his. Sokakta işlerini sergileyen sanatçıların etkilendiği akımlardan, mektepli veya alaylı geçmişlerinden, işlerdeki metinler arası unsurlardan bahsediyorum.

Ekmek almak için sokağa çıkmış emekli resim öğretmeni Ali Amca, 7. evlilik yıldönümünü kutlayan genç bir çift, sokak hayvanlarını besleyen mahalle sakinleri yer yer bize dahil oluyor. Katılım sokağın ruhuyla beraber büyüyor.

@uguracil‘in mekan yerleştirmesini, @mre‘nin şehirde gezinen yan dişli canavarlarını, @cins‘in kendi evreninden fırlayan soyut formlarını, @somon‘un ikonik imzasını, @keremardahan‘ın karakteristik paste up’larını, Ukrayna’lı sanatçı @sashakorban‘ın geleceğe umut aşılayan omzundaki kuşu gözlemliyoruz.

Yoğurtçu Parkı tenis kortlarından başlayan rotamız iki saat sonra Kadife Sokak’ta son bulurken Hansel ve Gretel’in takip etmeyi umduğu ekmek kırıntıları gibi, her köşe başında imzasını aradığım sanatçılarla ilk kez aynı masada oturacak olmanın vakti yaklaşıyor.

Cins, Mre ve Somon ile Semtine Has Söyleşi

Söyleşi yapacağımız mekâna girer girmez etkinlikler kapsamında dört günlük canlı performansıyla semte yeni renklerini armağan eden Cins ile karşılaşıyorum. Sevimli canavarlarının ayak izlerini takip ettiğim Mre ile üst kata çıkarken her zaman duvarlarda renklerini görmeye can attığım Somon geliyor ve zamanı unutturacak söyleşimize başlıyoruz.

İşini sokağa bırakmanın yarattığı hisler, sokakta üretmenin geçmiş ve güncel sorunları, kalabalık yapılan tasarımlarla bireysel uygulamaların farklılıkları ve elbette NFT ile sokak sanatının ilişkisi üzerine konuşuyoruz. Sokakta gördüğümüz anonim imzalara birer suret koyabilmenin baştan çıkarıcı hissiyle söyleşiye dahil olan izleyicilerle beraber bu özel deneyimi sonlandırıyoruz. Bu tecrübe için Hood Base’e ve tüm katılımcılara teşekkürler. Nicelerinde yeniden karşılaşmak üzere.

Kapak Fotoğrafı: Instagram @suckmywallsturkey

İlginizi çekebilir: Ezgi Cenk’ten İrem Güler ile Graffiti Fotoğrafçılığı Üzerine