Giysilerimizi Yıllarca Kullanmak: Kapsül Gardırop ve Sürdürülebilirlik
Kapsül gardırop ve sürdürülebilirlik mümkün mü? Bu sorunun cevabı için iki kavram hakkında da kısaca konuşalım: Kapsül gardırop nedir? Neden zaman ve stil kurtarıcısıdır?
Akım ilk olarak 1940’ların başında Amerika’da ortaya çıkmasına rağmen gerçek etkisini 1985 yılında tasarımcı Donna Karan’ın “7 Kolay Parça” koleksiyonunu piyasaya sürmesiyle gösteriyor. Özellikle yoğun iş temposu olan kişilerin değerli vaktini ve bütçesini gözetmek amaçlanıyor.
Şıklıktan taviz vermeden, her mevsim birbiriyle uyumlanabilen kombinler yaratma fikri ile yola çıkılıyor. Sürecin sonunda her okazyonda giyilebilecek ve en önemlisi defalarca yıkanmasına rağmen sağlamlığından bir şey kaybetmeyecek kumaşlardan oluşan bir kapsül gardıroba sahip oluyoruz.
Temel yaklaşımı şöyle özetlemek mümkün: Kendinize bir renk paleti oluşturmakla işe başlayın, teninize en çok yakışan 3 renk belirledikten sonra, vücut tipinize yakıştırdığınız 3 model ile devam edin. Ana parçaları seçtikten sonra sıra dolabınızı hafifletmeye geliyor. Bu kısımda dürüstlük çok önemli, iki sezon üst üse giymediğiniz parçalarla kısa bir vedalaşma konuşmasından sonra kapsül gardırobunuzu tamamlamaya hazırsınız.
Peki sürdürülebilirlik bunun neresinde?
Kıyafet dolabınız sürdürülebilir bir bilinçle hazırlanmamışsa kapsül değildir. Kapsül değilse, zaten sürdürülemez. Kaliteli tekstil ürünlerine ulaşımın daha zor olduğu yılları düşünelim, hemen hemen herkesin az ve öz parçalardan oluşan bir dolabı vardı.
Zamanında “Evladiyelik” alınan çantaların, ceketlerin, kazakların, ayakkabıların gerçekten de ilk günkü gibi muhafaza edildiğini gördükçe, kendi dolabımızdaki parçaların ne kadarını geleceğe aktarabileceğimizi düşünmeye başladık. İşte bu nokta “geleceğe bırakmak” kavramıyla “hep sevdiğimiz şeyleri giymek” tutkusunun yol arkadaşlığına başladığı yerdir.
Kapsül koleksiyonunuza sadık kalarak alışverişe başladığınızda, ilk soru “Bu elbiseyi defalarca giyebilir miyim?” olacak. Bunu baraj sorusu gibi düşünün. Eğer cevabınız “Hayır” ise “Fast Fashion” akımından özür dileyerek daha az atık üretilmesine, daha az karbon ayak izi bırakılmasına, daha az su ve elektrik harcanmasına katkıda bulunmuş olacaksınız. Vakit ve zihinsel enerji tasarrufunu da sürdürülebilir tercihlerinizin bir ödülü olarak görebilirsiniz.
“Dünyayı kurtarmak benim dolabıma mı bağlı?”
İç sesinize küçük bir bilgi: Sadece giysilerimizi elde tutma süremizi 2 katına çıkarmak bile endüstrinin yarattığı karbon emisyonunu %44 azaltıyor.
Giysileri elimizde tutma süresini 2 katına çıkarmanın en önemli koşulu onların ilk günkü gibi kalması elbette. Her hafta yıkanan bir pantolonun size aldığınızdaki toklukta ve renkte görünme sözü vermesi zor olsa da Miele, TwinDos özellikli çamaşır makinesi ile her bir parçaya iyi bakma sözü veriyor. “Düşünceli yıkama ve bakım” olarak nitelendirdikleri bu sistem, akıllı enerji tüketimini optimum su ve deterjan kullanımıyla destekliyor.
120 yıldan daha fazla süre boyunca aynı işi yaptığınızı hayal edin. Miele zanaatkarları, tam olarak 120 yılı aşkın süredir bu işi yapıyor. Geleceği ve gezegeni koruyan cihazlar tasarlamalarının sebebi belki de geçmişten gelen bu deneyimdir. TwinDos özellikli çamaşır makinesinin otomatik dozajlama sistemi, yıkama esnasında ihtiyaç duyulan deterjanı otomatik olarak dozajlayarak manuel dozajlamaya kıyasla %30’a varan oranda deterjan tasarrufu sağlıyor.
Kapsül Gardırobunuza Faydası Nedir?
Doğru deterjan dozu ile renklileriniz canlı, beyazlarınız ise parlak kalır. Derin lekeler çıkarken, grileşme önleyici etkisi ile kumaşların kalitesi uzun süre korunmuş olur. TwinDos sayesinde aynı kazaktan defalarca almanıza gerek kalmaz. Dünya mutlu, dolabınız mutlu olur.
Modada sürdürülebilirlik ile ilgili okumalar yaptığınızda, hemen hemen tüm yazılarda kurutuculardan uzak durmanız gerektiği yazar. Bunun en önemli sebebi kurutucuların giysilere zarar verdiği düşüncesidir. Evin içinde ıslak çamaşır görmekten hoşlanmayan ama çevreye de zarar vermek istemeyenlere çözüm sunan Miele EcoDry çamaşır kurutma makineleri, optimize edilmiş soğutma devresi ve daha hızlı, daha düşük tüketim döngüleri sayesinde enerji tasarrufu açısından oldukça verimli görünüyor.
Yıpranma? Pürüzsüz petek dokulu hassas kazanı ile çamaşırlarınızın kurutucuda kendinden geçmediğine emin olabileceksiniz. Yeni EcoDry kurutucunuzdan çamaşırların hafifçe kayarak ve sağından solundan çekiştirilmeden çıktığını izlemeye davetlisiniz.
“Evladiyelik” yeni koleksiyonuzu şimdiden kutlarız!
valla ben etkilendim bundan 🙂 , teknoloji doğa dostu ve insan yararına kullanıldıkça teknolojidir 🙂