Geçtiğimiz cumartesi, Rumeli Hisarı’ndaki Köprüaltı Lokantası’na gittik. Köprüaltı Lokantası ortamı, servisi, lezzetleriyle bizden tam puan aldı diyebilirim. 

Konum

Dışardan hoş ve modern görünen Köprüaltı Lokantası, iç dizaynıyla da oldukça ferah ve güzel bir görüntüye sahip. Kiss The Frog ile yan yana olan restorana girdikten sonra öğrendik ki, iki mekanın sahibi de Gül Etker’miş ve iki restoran arasında içerden bir geçiş varmış.

Garsonlar tarafından sevecen bir tavırla karşılandıktan sonra masamıza oturduk. Hafif bir müzik eşliğinde menüye bakarken bir yandan da masamıza gelen, kendilerinin ekşi mayayla yaptıkları ekmekleri zeytinyağına batırıp yiyerek küçük bir başlangıç yaptık. Zeytinyağına zeytinlerin tadı öyle işlemiş ki, zeytini yemeseniz bile zeytinyağına ekmeği batırınca, damağınızda zeytinin de tadını bırakıyor. Ekmekle karnımı doyurmayayım deseniz bile bir tadına bakmanızı öneririm. Özellikle de yeşil zeytin seviyorsanız.

Gelelim menüye… Menü alışılmışın biraz dışında. Okurken insana keyif veriyor aslında. Örneğin, menüden seçtiğimiz başlangıç ve sıcaklar kısmındaki adlardan bazıları şöyleydi; Sahanda Kekikli Domatesli Anne Peyniri, Narenciye ile Marine Edilmiş Levrek, Bir Çeşit Humus, Çok İyi Domates Mücver, Bugün Hangi Ot Var, Ahtapot Lahmacun ve Köprüaltı Kaburga…

Başlangıçlardan Bir Çeşit Humus, birçok yerde yediğimiz humustan çok daha lezzetliydi. Hatta, bunun üstüne garsonu çağırdık ve humusun içinde ne olduğunu sorduk. İçerisinde balkabağı varmış. Humus bence her zaman lezzetlidir ama balkabağı lezzetine lezzet katmış. Bir de alışılmamış olan bir şey daha, humusun üstünde kabak çekirdeği vardı ve mükemmel bir lezzet ortaya çıkarmıştı.

Köprüaltı’nda mücveri de mutlaka sipariş edin. Dışı çıtır çıtır, içi daha yumuşak, tam kıvamında yani… Sahanda kekikli domatesli anne peyniri de gerçekten bir anne peyniriymiş. Şefin annesi tarafından yapılan bu peyniri Sivas’tan getiriyorlarmış.

Sıcaklardan ahtapotlu lahmacunu deneyebilirsiniz. Deniz ürünü içerikli olmasına rağmen (kullanılan otlardan dolayı herhalde) bildiğimiz lahmacunu da andırmıyor değil. Ön yargıyla yaklaşmayın, bir deneyin derim.

Ana yemeklerden ise yaprak ciğer ve kaburgayı denedik. Kaburga benim favorimdi. Tabii, yaprak ciğerin de hakkını yiyemem. O da lezzetliydi. 🙂 Kaburganın bir hafta kuru havada beklediğini ve pizza fırınında pişirdiklerini söylediler. Özellikle etin sosu benim çok hoşuma gitti. Kaburganın altındaki arpa şehriyeli pilav da tereyağında, trüf ve minik domateslerle pişirilmiş. Farklı, güzel bir tattı.

Tatlılara gelince… Biz menüden iki çeşit tatlı söyledik, ikisi de çok lezzetliydi. Çikolatalı tatlı sevenlere profiterol yemelerini tavsiye ederim. Eğer ben tahin severim derseniz, o zaman kesinlikle tahinli sufle diyorum size! Yanları pişmiş, içi sıvı kıvamda, içerisinde badem likörü olan tahinli sufle, kaşığı batırınca tabağa yayılıyor ve tabağı boşaltmak maksimum 3 dakika sürüyor. 🙂

Afiyet olsun!

Köprüaltı Rumelihisarı: Instagram  –  Konum   

Köprüaltı Rumelihisarı Adres: Rumeli Hisarı, Yahya Kemal Cd. No:4, Sarıyer/İstanbul

İlginizi çekebilir: Naz Kavas’tan Son Günlerde Keşfettiğim Mekanlar