Biz barda manzaranın tadını çıkarıp muhabbete dalmışken, garsonumuz gelip uyarıyor bizi isterseniz içeri girin yemekleriniz soğuyacak diye..

Önce ortaya söylediğimiz tapas tabağı olan “The black plate” geliyor (62 TL). Neler yok ki içinde.. Patatas bravas, defne yaprağı ile yapılmış ve altında ayva marmeladı olan kaz ciğeri, ızgara sebzeler, Sevilla usulü marine edilmiş tavuk şiş, yanında zeytin ve kızarmış bademle sunulan burratta peyniri, dışı panelenmiş içi ıspanakla doldurulmuş kroketler ve sarımsaklı karides..

Bu 4 kişilik tapas tabağı bizi doyurmaya yetiyor. Ana yemek söyleyemeden tatlı ve kahvelere geçiyoruz. Tatlı olarak tiramisu ve orman meyveli sosla servis ettikleri espresso ve çikolatalı tart yiyoruz. Özellikle tiramisu Roma’dan beri yediğim en güzel tiramisuydu diyebilirim.

Ana yemeklerinden de en meşhur olanları Paella Andalucia (49 TL), fas usulü güveçte kuzu olan Kuzu Tajin (45 TL), parmesan tekerleğinde sunulan ev yapımı makarnaları (39-59 TL) ve dana kaburga (59 TL). Bir dahaki gelişimde paellayı denemeyi ilk sıraya koyuyorum.Tatlıların 15-17 TL civarında olduğu restoranda şaraplar da alt kattaki şarapevinden geldiği için uygun fiyata kaliteli şarap içilebiliyor.

Şık ortamı, mükemmel manzarası, lezzetli yemekleri ve candan işini severek yapan garsonların ikramlarıyla gecemiz uzadıkça uzuyor. Kahvelerimizi barda insana ayrı bir mutluluk veren manzarasında içmek için tekrar bara geçiyoruz ve müziğin sesinin de artmasıyla kokteyllerimizi içerek geceye devam ediyoruz. Sırf bu güzel manzarada bir şeyler içmek için bile tekrar gelelim diyoruz buraya.

Herkese tavsiye ederim bu güzel restoranı. La Mancha’ya hem göze hem mideye hitap eden yemeklerini tatmak, keyifli bir muhabbet etmek, aynı zamanda da İspanyol ateşini hissetmek için gidin..

Adres: Muallim Naci Cad. No: 107, Kuruçeşme
Tel: (0212) 257 1144