Sizi bilmem ama ben değişik bir kelime gördüğüm zaman anlamını araştırmaya hatta konuşma dilimin içerisine almaya bayılıyorum. Yeni kelimeler öğrenmek hoşuma gidiyor da denebilir kısaca. Bir de öyle kelimeler var ki sadece kullanıldığı dilde bir ifade biçimini hatta bir kültürü, duruşu, bazen bir felsefeyi karşılayan ama başka dile çevrilemeyen ya da çevrilse de çevirinin, anlamın tam karşılığını veremeyen… Bu gereksiz uzun girizgahımdan da anlayacağınız üzere konumuz tam karşılığı olmayan kelimelerden biri olan “Lagom”  

Lagom
Lagom | Fotoğraf: tarz2.com

İsveççe ve Norveççe olan bu kelime “tam kıvamında, ölçülü, dengeli, ne az ne çok” gibi her türlü potansiyel Türkçe kelimeyle ifade edilmeye çalışılmış olsa da ne yazık ki bu kelimelerin hepsi lagom’un tam karşılığını verememiş hatta yetersiz kalmış. Damarlarımda akan İskandinav kanının verdiği yetkiye dayanarak bu kadar güçlü iddialarda bulunuyorum tabii ki… Şaka şaka. Ben de İsveçlilerin yalancısıyım… Sadece Türkçe’de karşılığını veremiyoruz sanmayın. Her dilde bu böyle. Bu kelimeyi 5-6 satırlık cümlelerle açıklamayı adet edinmişler.

Lagom
Lagom | Fotoğraf: fridaystuff.com

Ben İngilizce gördüğüm bir tanımı çok kısaltarak “the perfect balance between two extrems” demek istiyorum. Yani efendim, iki uç arasındaki mükemmel denge diyebiliriz:)  (bu tanımda dediğim gibi 5-6 satırlık bir açıklama vardı lakin bence özü bu) Peki nedir bu mükemmel denge? Kime göre neye göre bir denge bu? İster istemez böyle sorular geliyor insanın aklına. Ortalama bir İsveçliye göre bunun cevabı sanırım evli, mutlu çocuklu ha bir de Volvo’lu olmak… Volvo çok önemli, yabana atılmasın. Mercedes değil, BMW değil… Volvo! Volvo’su olmayanı dövüyorlar zaten İsveç’te:) ( medeni insanlar bu İskandinavlar, dövmüyorlardır.) 

Bir kelimeden çok daha fazlası olan bu Lagom, bir yaşam tarzı olarak da tanımlanabilir. Hayatın her alanına sirayet etmiş, tüm yüksek refahlı ülkeleri ele geçirmiş bir zihniyetten bahsediyoruz burada. ( 2017’nin ‘Dünya Mutluluk Raporu’nda, Norveç birinci, Danimarka ikinci, İzlanda üçüncü, Finlandiya beşinci, İsveç onuncu… 2021’i bilemem ama çok değiştiğini sanmam.) Bu kadar kuzeyde, karda kışta kalmış, güneşe hasret yaşayan (bu nasıl bir ajitasyondur Ceren, bir de ağla…) bu insancıkların bu kadar mutlu, bu kadar dengeli böyle refah içinde yaşamalarına bakacak olursak şüphesiz ki sebebi, bizim daha anlamını keşfedemediğimiz, bir kültür haline getirdikleri onlarca belki yüzlerce kelime… Lagom gibi.  Hayat tarzından, dekorasyona, aile ilişkilerinden, yedikleri yemeğe, gittikleri tatile hatta ekonomide, politikada bile bu insanlar Lagom. 

Lagom
Lagom | Fotoğraf: crushpixel.com

Hayatımızdaki fazlalıklardan kurtulmak, aşırıya kaçmamak ve aslında her şeyi tam kıvamında/dozunda yaşama durumu da diyebiliriz. Uçlarda yaşamayı seven, abartılardan zevk alan bir kişiyseniz pek size uygun bir felsefe diyemeyiz sanırım buna. Yeni bir kelime öğrendik diye hemen komple hayatımıza alıp onun ekseninde dünyamızı döndürecek değiliz elbette ama bazı konularda “Lagom” olmak fikren çok hoşuma gitti. Günlük yaşamın kalitesini arttırmaktan bahsediyoruz aslında burada. Biz? Ben ve İsveç halkı…  Sağda solda “hygge” kelimesine çok denk gelmişsinizdir eminim o da tam anlamıyla çeviremediğimiz İskandinav halkına özgü yaşam biçimi haline gelmiş kelimelerden biri. Şimdi de Lagom’u çok göreceğiz gibi. Böyle giderse hepimiz minik İsveç klonlara dönüşücez… ( ah keşke ) Neyse içimdeki bu İskandinav aşkını susturup konumuza dönecek olursak; bu denge sadece kişinin kendi içinde bulduğu, ben merkezli bir yaklaşım da değil. Bu aynı zamanda toplumsal bir dengeyi de barındırıyor içinde. Nordik halkının o çok yüksek ödediği vergilerin temelinde de aslında herkesin her şeye eşit şekilde -temel ihtiyaçların karşılanabilmesi-  ulaşabilmesi motivasyonu yatıyor. (yanlışsam düzeltin beni lütfen.)  

Kısacası bu kelime bizi sakinlik, düzen, dinginlik ve bu dinginliğin sonunda hayatımızın kapılarından içeri giren refah ve komfora götürüyor. Refah, konfor, fonksiyonellik zaten nordik halkının vazgeçilmezlerinden. Yanlış anlaşılmasın azla yetinme değil bu durum. Daha çok,  ihtiyaç duyduğundan fazlasını tüketmeden ama aynı zamanda sevdiğin detaylardan kendini mahrum etmeden, asla ucuza kaçmadan bir hayat sürmek. 

Zor bir yıl geçirdik/ geçiriyoruz… Bu yılla herkesin başa çıkma şekli farklı oldu. Kendimizi ya da en yakınımızdakileri daha çok tanıma fırsatı bulduğumuz, kendimizi keşfetme sürecinde farklı yollar denediğimiz, kendi potansiyellerimizi gözlemlediğimiz hatta kendi kendimizin psikoloğu olduğumuz bir yıl oldu. Biraz kanıksadık tabii bu durumu artık o nedenle “geçmiş zaman” 🙂 Hepimizin ihtiyacı olan şey belki de sadece biraz durup dinlenmek, aşırıya kaçmayan hayatımız içinde, bakıp huzur bulabileceğimiz eşyalar arasında sıcak bir kahve yudumlarken arkadan günümüze fısıldayan güzel bir şarkıya eşlik etmektir. Bol gülümseme, sıfır abartı, hayatımızdaki denge ve bu denge içinde güneşli bir havada sanki bir hamakta sakin sakin sallanmak gibi bir his…  

Evimizde eskiye kıyasla çok daha fazla zaman geçirdiğimiz şu günlerde Lagom bir hayat tarzı edinebilmek için önce evinizdeki düzenden başlayabilirsiniz. Odanızdaki, salonunuzdaki özellikle çalışma masanızdaki dağınıklıktan, kullanmadığınız orada öylece duran gereksiz kalabalıktan kurtulup Lgom’un olmazsa olmaz düzenini hayatınıza yedirmeye başlayabilirsiniz. 

Lagom Stili Ev Dekorasyonu
Lagom Stili Ev Dekorasyonu | Fotoğraf: milliyetemlak.com

Unutmayın ki #Lagom felsefesine göre düzen her şeydir. Düzen dinginliğe giden bir yol, dinginlik ise içimizdeki mutluluğa ulaşmamızda bize yardımcı olabilecek en önemli faktörlerden biridir. Herkese lagom’lu günler dilerim!!! Böyle bir kullanımı olmadığından eminim ama anlamını özümsediysek artık neden bu şekilde ifade etmeyeyim ki?

Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@talesbyjen

İlginizi çekebilir: Melike Büşra’dan İskandinav Mutlu Yaşam Sırları