Bohem, rahat, özgür ve duyarlı; olduğu gibi, doğal… Bu kelimeler ile örtüşen markaları, felsefeleri ve bakış açılarını çok seviyorum. Bugün sizi tam da böyle bir marka olan Love of Boho ve kurucusu Yasemin Karaca’yla tanıştırmak istiyorum. Kendisiyle bohem tarzın çağrıştırdıklarından girişimciliğe, çok keyifli bir sohbet ettik.

Yasemin merhaba! Seni tanımayanlar için kendinden biraz söz edebilir misin? Love of Boho’yu kurma hikayeni de çok merak ediyorum!

Merhaba, ben Yasemin Karaca, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. Bir dermokozmetik şirketinde dijital pazarlama alanındaki 4 yıllık görevimden sonra kendi markam olan Love of Boho’yu kurdum. Şu anda hala bir ilaç firmasında Dijital Medya Uzmanı olarak çalışmaya devam ediyorum.

Hayatımın ‘en güzel’ diyebileceğim döneminde doğdu Love of Boho. Kendi save the date videomun hazırlık sürecinde zaten tutkunu olduğum bohem tarza, özellikle de dekorasyon ürünlerine olan ilgim iyice arttı. Özgün, doğal ve etnik özellikler barındıran boho konsepti oluşturabilmek için eşimle çok emek verdik. Tamamen kendi el emeğimizden oluşan tasarımlarla çok güzel bir sonuç çıktı ortaya. Bu süreçte modern düğümleme sanatı makrome ile tanıştım. Sevdiğim her şeyi kendim yapma isteğimden olacak ki makrome sanatını adım adım keşfettim. Keşfettim diyorum, çünkü tamamen deneyerek, yanılarak, izleyerek öğrendim. Bohem ruhunu özgün ve rahat şekilde yansıtan makrome tasarımlarımın boho aşkı taşıyan herkese ulaşması düşüncesiyle Love of Boho doğmuş oldu. Bohem yaşam alanlarının, bohem düğün hikayelerinin bir parçası olabilmek çok güzel!

Love of Boho’nun bohem tarzda birbirinden özgün dekorasyon ve aksesuar ürünleri var. ‘Bohem’ senin için ne ifade ediyor, bohem tarza sevgin nereden geliyor?

Kuralsız, özgür ve çizginin dışında bir yaşam tarzını ifade ediyor ‘bohem’ benim için. Böylece hiçbir kural, hiçbir standart gözetmeden sevdiğim parçaları sevdiğim şekillerde bir araya getirebiliyorum. Sanırım beni bohem tarza yaklaştıran da bu ‘özgür olabilme’ fikriydi.

Makrome fotoğraf makinesi askısı, doğal taşlı dreamcatcher, makrome kitaplık, mandala, saç aksesuarları… Ürünlerin oldukça çeşitli! Onları yaratırken nelerden ilham alıyorsun?

Aslında daha çok hayal ettiğim şeyleri tasarlamaya çalışıyorum. Örneğin, gitar çalıyorum ve gitarımı makrome bir askı ile hayal ediyorum. Sonrasında örneklerini araştıyorum ve üzerine katabildiklerimi ekleyerek bir tasarım çıkartıyorum. Dekorasyon ürünlerinde ise en büyük ilham kaynağım İskandinav stili.

Love of Boho’nun el yapımı ürünleri bu özellikleriyle de tüketim odaklı zincire duyarlı ve sürdürülebilir birer alternatif oluyorlar. Bu konuyla ilgili ne söylemek istersin?

Doğayı korumanın ne kadar önemli olduğunu daha net bir şekilde anladığımız bir dönemden geçiyoruz. Ve bu sebeple sürdürülebilirliğin de önem kazanması beni açıkçası mutlu ediyor. Ürünlerimde tamamen el yapımı ve doğal materyaller kullanmaya özen gösteriyorum. Makrome ipi olarak doğal pamuk ip tercih ediyorum, tasarımlarımda doğal ağaç dallarına, doğal taşlara sıklıkla yer veriyorum. Geri dönüşümün gücüne inanıyorum. Takip edenler çok iyi bilir, Love of Boho’nun en sevilen doğal taşlı düş kapanı, annemin 30 yıl önce kendi elleriyle ördüğü dantellerden hayat bulmuştur. Geri dönüşüm hem sürdürülebilirliğe katkısı hem de hayal gücünü özgürce kullanabilme fırsatı sunması ile beni her zaman heyecanlandırmıştır.

Love of Boho’yla ilgili ilerleyen zamanlarda ne gibi planların var? Bizleri ne gibi sürprizler bekliyor?

Love of Boho’ nun yalnızca satış yapan, yalnızca ürünlerini sergileyen bir sayfa olmasını istemiyorum. Ben işimi keyif alarak yapıyorum ve beni takip edenlerin de sayfamdan keyif almasını istiyorum. Bu nedenle film, müzik, kitap, fotoğraf içeren bir Instagram blogu haline getirmeye çalışıyorum. Aynı filmi, aynı şarkıyı seven insanlar arasında oluşan bağa inanıyorum. Ve burada onlarla buluşmak, tanışmak aldığım keyfi daha da arttırıyor. Aldığım geri dönüşler, kazandığım arkadaşlıklar, birbirimize duyduğumuz sevgi; bir insanın hayatına bir film, bir şarkı katabilmek, yapabileceğim milyonlarca satıştan çok daha mutluluk verici.

Belki ileride bu fikir buluşmalarını Love of Boho’ya ait bir mekanda gerçekleştirebiliriz. 🙂

Bir kadın girişimci olarak, kendi girişimlerini yaratmayı hayal eden girişimcilere ne gibi tavsiyeler verebilirsin?

Benim bu konudaki nacizane tavsiyem; yapmaktan keyif aldığınız şeyleri, kendiniz için bir iş alanı haline getirmeniz olabilir. Çünkü ancak keyif aldığınızda bir iş için ona gerekli zamanı ve enerjiyi ayırabilirsiniz. Kendi güçlü yönlerinizi değerlendirebileceğiniz ve keyif alacağınız her iş sizi başarıya götürecektir ki bu başarının en büyüğü kendinizi mutlu hissetmenizdir.

Kapak fotoğrafı: Instagram / @loveofboho

İlginizi çekebilir: Yağmur Yiğit’ten Mia Lamp Design Röportaj