Bitmez tükenmez sorgulayıcı, bilginin ışığından ayrılmayan bir meraklı ve medite ruhlu bir hayat yolcusu..
Sayılardan ve hedeflerden uzak durarak okuyan, her fırsatta film izleyen ve okuyup izledikleri üzerine durmaksızın not alan bir listeci.
Dünyayı müzik kurtaracaksa eğer, en ağır yük İzlanda'da olacak inancında bir müzik sever.
Hayatı deneyimlerken en çok Patti Smith'in ışığından faydalanan ve onunla aynı zaman diliminde yaşıyor olmaya daima minnet duyan bir anne...
Antik Yunan, Barok ve Rönesans aşığı... Bernini ve Michelangelo eserleri önünde saatlerini harcamış bir sanat ve seyahatsever.
İtalya ve Yunanistan, seyahat anılarında öyle etkin bir yer edinmiş ki; "half Greek, half Italian" derler kendisine...
Ve elbette bir Magger!
Sahane! 🙂
Irem'cigim o kadar keyifle ve icsel bir huzurla okudum ki! Biriciksin... Yukselttin ruhumu..
Galiba 2020'de daha az dizi ve daha cok film izle kararımı kirmak icin iyi bir neden olacak bu dizi... Hem tarih seviyorum hem uzun zamandir aklımdaydi.. Belki evde gececek uzun ve cekirdek aileli gunlerde keyifli bir kalkan olur ve kafamızı gundemden uzaklastırır 😉
Ah çok teşekkür ederim.. Ben de büyük bir aşk ile yazıyorum, sevilmesi ne hoş.. 😉
Nefis bir yazı.. Çok severim filmin bütününü ve Mr. Gambardella'yı... Öyle ki; yazı sonrası filmi yeniden izleme planı yaptım bile..
Uzun zaman olmuş siz yazalı, ama ancak şu an okuyabildim.. Arada spoiler olmaması da tatlı oldu, zira hala "Ben, Kirke" okuması halindeyim ben de.. Müthiş de keyif alıyorum farklı lezzeti sayesinde... Hatta kitap öyle bir zamana denk geldi ki; Antik Yunan konusundaki bitmez merakımı pekiştirmek için Hediodos'un Theogonia'sını okumaya başlamıştım aynı günlerde.. Sabahları Hesiodos, geceleri de uyumadan Ben, Kirke olarak devam ediyor serüven.. Bir yandan tanrılar hayat ağacı yazıp çiziyorum, diğer yandan da öğrendiğim detayları kıyıda köşede Kirke'den de dinliyor oluyorum.. Çok nefis ikili oldular, çok tavsiye ederim 🙂
Liste nefis! Bizim ufaklık sayesinde okudum ve okumaya da devam ediyorum birçok kitabı yeniden.. Hakikaten çok iyi geldi ve çocukluğuma dair birçok tozlu anıyı da hatırlatıyor bana bu okumalar..
2005 yılının anılarına uzandım yazı sayesinde.. 🙂 Dubai'ye dair en sevdiğim aktivite bu olmuştu benim de.. Kumlarda board yapmak enfes bir deneyimdi bir kere ve çıglık çığlığa kum tepelerinde hız yapmak da acaiiip bir adrenalin yaşatmıştı... 🙂
Nefis bir yazı.. Hakikaten bir nefeste okudum.. 🙂 Bir kısa belgesel izlemiştim Sekoya Ormanı ile ilgili ve müthiş etkilenmiştim.. Amerika kıtası genel olarak çok ilgimi çekmiyor olsa da birkaç önemli adresten biridir burası.. Netice meditasyon yapmak için doğanın kucağından daha güzel bir yer kesin yok...
Kalabalıkça bir grup olsun hem de! 🙂