Máh-Roc: Yavaş Moda Anlayışıyla Hareket Eden Bir Marka
Máh-Roc, Roksan Sarfati tarafından 2016 yılında kurulan bir moda markası. Bu marka, yavaş modanın ne olduğunu başından sonuna kadar her alanında yaşatarak hayata geçiriyor. Atık kumaşları ileri dönüştürerek değerlendiriyor, yerel üreticiyi destekliyor, böylece onları güçlendiriyor ve her yaptığıyla sürdürülebilirlik denince akılda kalacak bir iz bırakıyor. Hızlı tüketime ve üretime iten modanın sürdürülebilirliğinin tartışıldığı zamanlara bir umut ışığı yakan Máh-Roc’la tanıştırayım sizi!
Máh-Roc
İleri Dönüşüm Nedir?
Bir ürün eskiyince veya artık kullanılmayınca ona farklı bir işlev kazandırarak kullanılmasına deniyor aslında ileri dönüşüm. Yoğurt kaplarının saksıya dönüşmesi gibi aynı. İlla işlevsel bir ürün olarak da düşünmeyin, sigara izmaritlerinden, kopmuş ağaç dallarına kadar her şeyden yeni bir şey üretilmesine de ileri dönüşüm diyebiliriz. Máh-Roc da kullanılmayan kumaşları toplayarak türlü türlü çantalara, yastıklara dönüştürüyor ve paketlemede kullanıyor.
Máh-Roc’un Hikâyesi
Tekstille uğraşan bir ailede büyüyen Roksan, İtalya’da moda eğitimi almasının ardından Türkiye’de 7 yıl kadar moda sektöründe çalışıyor. Küçük yaşta hızlı moda üretiminin yoğun temposuyla tanıştığı ve doğaya büyük bir saygı duyduğu için de mevcut olandan farklı bir şey yapma isteği ortaya çıkıyor. Hızlı modanın üreticiyi, doğayı ne kadar yorduğunu ve tükettiğini farkettikten sonra üretim fazlası kumaş atıklarını değerlendirebileceği kendi markası Máh-Roc’u kuruyor.
Máh-Roc göçebe topluluk Baloch’ların dilinde ay ve güneş anlamına geliyor. Markanın web sitesinde ürünlerin göçebe insanların yaşam tarzının dışa vurumu olduğundan da bahsediliyor. Çantaların bohça tarzında olmalarından, dokularına ve hislerine kadar her şey tam olarak bu göçebe ruhunu yansıtıyor.
“Tasarımlarımız göçebelerin farklı topraklarda yapılan kabile yolculuklarına geri dönememeleri gibi aynı tasarımı çoğaltmak mümkün olmayan ürünlerdir.” Artık işe yaramayan, istenmeyen kumaşların ikinci bir yaşam için yeniden doğmalarını sağlayan bir fırsat yaratıyor Máh-Roc.
Atık Kumaşların Ötesinde
Roksan pandemi döneminden önce Sri Lanka’ya yaptığı uzun bir seyahatte yerel üretici kadınlarla çalışıp Sri Lanka kumaşlarını ileri dönüştürmüştü. Pandemi sebebiyle Türkiye’ye dönüp Ordu’ya yöneldi ve yine yerel kadınlarla çalışıp Karadeniz dokumalarıyla çantalar üretmeye başladı. Anlayacağınız hem kumaşlara hem de yerel üreticilere yeni bir şans yarattı.
Bunların yanı sıra Roksan, Máh-Roc’un internet sayfasında yazdığı bloglar ile markanın değerlerinden oluşan konulara da değiniyor. Bu blogda kadın emeği, eşitlik, bedenin hükmü ve kendi hikâyelerini anlattığı bir sürü yazı var. Aynı zamanda Instagram sayfasından duyurduğu “Yavaş Moda Eğitimi” adında buluşmalar da düzenliyor.
Her şey bir yana çok hisli, duygu ve anlam dolu bir marka Máh-Roc! Doğaya ve emeğe olan saygısı büyük bir samimiyetle hissediliyor. Özellikle de hikâyesini bildikten sonra herhangi bir ürününü elinize alınca o hikâyenin bir parçası olduğunuzu hissetmek bambaşka bir deneyim! Siz ürününü alın almayın Máh-Roc’un hikâyesinin ruha dokunan türde olduğuna inanıyorum.
Kapak Fotoğrafı: Instagram @mah_roc
İlginizi çekebilir: Chic Magger’dan Sürdürülebilir Moda
İlk yorumu siz yazın!