Casa dei Bambini: Montessori Eğitimini Esas Alan Okul
Tarihte bugün İtalya’da çocukların bağımsız ve özgür olduğu bir eğitim metodu olan Montessori eğitimini esas alan bir okul açıldı. Çocukların yuvası anlamına gelen Casa dei Bambini adlı okul eğitim tarihini iz bırakmış güçlü kadınlardan biri olan Maria Montessori tarafından kuruldu. “Çocukları izledim, onları yakından inceledim ve bana, onlara nasıl öğreteceğimi öğrettiler.” diyen Montessorinin kendi soyadını verdiği bu eğitimi ve meydana getirdiği okulu yakından tanımaya ne dersiniz ?
Casa dei Bambini
Casa dei Bambini 1906’da Roma’nın San Lorenzo mahallesinde 60 çoçuğun anne ve babaları işteyken bakılması amacıyla kuruyor. Maria Montessori bu okulda çalışmayı tek bir nedenle kabul ediyor, o da geliştirmekte olduğu eğitim yönteminin etkisini birebir gözlemlemek. Bu sebeple tıbbi çalışmalarını ve üniversitedeki geleceğini bir yana bırakan Montessori Casa de Bambini okulunun açılışında arkadaşına “Bugün bu okulun açılışı pek fazla insanın ilgisini çekmiyor ama yakın zamanda çok kişinin ilgisi bu küçük okulda olacak” diyor. Sizce de çok haklı değil mi ?
Son zamanlarda epey popüler olan ve hepimizin dikkatini çeken Montessori eğitimi, çocuklara verilen eğitimin geleneksel yapısını değiştiriyor. Öğretmen sınıfta otorite değil. Montessori ilkelerine göre, sınıflarda öğretmen müdahalesi neredeyse yok. Öğretmen sadece çocuğun önündeki engelleri kaldırmaya yardımcı oluyor. Düşünen, soru sorabilen çocuklar yetiştirmeyi amaçlayan sistem ilk önce çocukların öğrenmeyi öğrenmesini hedefliyor. Öğretmen çocuğa kendi başına yapabilmeyi öğretiyor ve bu şekilde çocuk bir iç disiplin geliştiriyor.
Montessori okullarında çocuklar, istedikleri materyalle, istedikleri zaman, istedikleri yerde calışıyorlar. Bu sebeple Montessori yönteminin özü, çocuğa önceden hazırlanmış bir çevrede kendi kendini geliştirebileceği şekilde hareket ve faaliyet özgürlüğü tanımayı amaçlayan, kendi kendine oluşan ve gelişen bir yöntem ve sistem anlayışının hakim olması.
Maria Montessori 1907 yılında ilk çocuk evi olan Casa dei Bambini’de yaptığı gözlemler sonucunda çocukların nelerden hoşlandıklarını ve hoşlanmadıklarını analiz ediyor. Çocuklar, oyuncaklardan, şekerlemelerden, toplu derslerden, ödüllerden, cezalardan ve yetişkinler tarafından planlamış eğitimden hoşlanmadıklarını; özgür seçimden, hareket etmekten, çevrenin düzenli ve temiz olmasından, hatalarını kendilerinin denetiminden ya da sosyal ilişkilerini kendileri tarafından kurulmasından hoşlandıklarını saptıyor. Peki çocukların eğitimine anlamlı katkı sağlayan Maria Montessori kimdir? İsterseniz kendisini yakından tanıyalım.
Maria Montessori
Maria Montessori , 31 Ağustos 1870 yılında İtalya’da doğuyor. Fen bilimlerine derin bir tutku duyan Montessori, bu tutkusu nedeniyle tıp okumaya karar veriyor ve birçok zorluğun üstesinden de gelerek İtalya’nın ilk kadın doktoru oluyor. Bir doktor olarak eğitim bilimlerine yönelmesiyle birlikte, çocuk eğitimi alanında dünya çağında çığır açan ve kendisiyle aynı adı taşıyan bir yöntemin öncülüğünü yapıyor. Kendisi bilim insanı olmasının yanında girişimci ve aynı zamanda kadın hakları savunucusu…
Bir eğitimci olarak kendisine hayran olduğumu söyleyebilirim. Eğitim sistemini çocuktan yola çıkarak kurması o kadar anlamlı ki. Çünkü herkes eğitiminin ilerleyen yaşlarda daha da anlam kazandığını söyleyebilir ancak 2-6 yaş arası çok ama çok kıymetli zaman dilimi. Montessori de bu zaman dilimini, çocukların kazanması gereken davranış ya da becerileri diğer dönemlere göre kazanmaya daha açık olduklarını dönem olarak dile getiriyor. Çocukların özel ve kendilerini has olduklarını, kişilik yapılarının büyük önem taşıdığını vurguluyor.
Maria Montessorini’nin çocuklar için söylediği anlamlı sözleriyle yazımı sonlandırmak istiyorum: “Hayatın en önemli dönemi üniversite çalışmaları değil, doğumdan altı yaşa kadar olan süredir. Çünkü bu dönemde çocuk gelecekte olacağı yetişkini inşa eder. Sadece zeka değil, insanın bütün mümkün becerileri bu dönemde oluşur. Hiçbir yaşta çocuk zekice bir yardıma bu dönemde olduğu kadar ihtiyaç duymaz.”
“Çocuklar çocukluklarının ilk döneminden itibaren çevrelerindeki insanları dünyayı keşfetmek için bir yardım kaynağı olarak görmeye alıştırılırlarsa, farklı ırklardan veya dinlerden gelen insanlara ürkek ya da düşmanca tavırlar takınmaya yönelmezler.”
“Lütfen her şeyi yapabilen sevgili çocukları dünyada ve insanlar arasında barış ve huzurun sağlanması için benimle birlikte eğitin.”
“İyi bir rehber olmanın sırrı, çocuğun zihnini tohumların ekilip hayal gücünün ışığında büyütüldüğü verimli bir tarla gibi görebilmektir.”
Kapak Fotoğrafı: montessori-ami.org
İlginizi çekebilir: Işıl Birengel’den Kendi Yollarını Çizen Dört Kadın
İlk yorumu siz yazın!