Yaz aylarının gelmesiyle birlikte içimizde oluşan kıpırtıların, klişe aşk hikayeleriyle dolu yaz işleriyle birlikte daha da artığını söylesem yalan olmaz. Bu yazımda ise bir yaz dizisinden değil de mini bir dizi olsaydı yaz aylarımızı daha bir renklendirirdi dediğimiz o filmden bahsedeceğim. Evet, doğru anladınız hikayesi; kostümleri, şarkıları, dinamikleri ve Fleabag esintileriyle bizi farklı dünyalara sürükleyen Netflix’in Top 10 listesine bomba gibi düşen Merve Kült’ten bahsediyorum.

Ceylan Naz Baycan’ın “Bir Çöküş ve Diriliş Öyküsü Merve Kült” kitabının film uyarlaması olan Merve Kült, izleyiciye son dönemlerde izlediğimiz dijital işlerden farklı olarak renkli ve düşündürten bir dünya sunuyor. Başrollerinde Menajerimi Ara sonrası ekranlara uzun bir ara veren ve yine bir kitap uyarlaması olan Ağaçtaki Kız oyununu sahnelemeye devam eden Ahsen Eroğlu ve Zalim İstanbul dizisiyle adından söz ettiren Ozan Dolunay yer alıyor. Tabii film sadece başrol isimleriyle de değil kadrosunda; Zuhal Olcay, Ferit Aktuğ, Arif Pişkin gibi usta isimlerin yer almasıyla da kendinden söz ettiriyor.

Merve Kültür’ün odasının camından dahil olduğumuz hikâye bizi bir anda Kültür Apartmanı’nın tam da ortasına bırakıyor. Kültür Apartmanının sakinleriyle tanışarak başladığımız yolda Merve’nin ailesini, arkadaşlarını, tarzını ve en önemlisi de kendisini bulmasını ve kanıtlamasını izliyoruz. İzliyoruz demek az kalabilir tabi çünkü en başta da dediğim gibi Fleabag esintilerini fazlasıyla hissettiğimiz filmde Merve’nin ara ara dönüp kamerayla konuşmasıyla kendimizi hikâyenin bir parçası olurken buluyoruz. 

Beş kişilik bir arkadaş grubunun parçası olan Merve aslında moda tasarımı okuyan ve kendini bu konuda kanıtlamak isteyen biriyken kendini bir anda Kültür Apartmanı’nı kurtarmaya çalışırken buluyor. Arkadaşlarıyla birlikte yazdıkları ruh ikizi uygulamasını sunmak için gittikleri şirkette ise karşısına çıkan yaz dizilerinin olmazsa olmazı sert, çapkın ve başarılı bir iş adamı profilindeki Anıl Gürman’la birlikte hikayesi farklı bir noktaya doğru ilerliyor. Ozan Dolunay’ın canlandırdığı Anıl Gürman’a böyle dediğimize bakmayın aslında gerçekten yoğun bir geçmişi olan bir karakter izliyoruz. Tam da bu noktada keşke film değil de Netflix’in mini dizilerinden biri olsaydı da Merve’nin hayatını da Anıl’ın hayatını da daha yakından izleyebilseydik diyoruz.

Keşke Emily in Paris tadında bir mini dizi olsaydı dediğimiz diğer bir nokta ise izleyenlerin çoğunun bize katılacağı gibi Ahsen Eroğlu ve Ozan Dolunay’ın beklenmedik uyumuydu. Herhalde Merve Kült sonrası bu ikiliyi uzun uzun izlemek istemeyen olmamıştır? Tanıtımlarıyla klişeleri işleyeceğinin sinyallerini veren film, aslında seyirciyi bu konuda çok da şaşırtmıyor. Filmin başından sonuna kadar izlediğimiz klişelerin izleyici rahatsız etmeyecek şekilde işlenmesi ve çarpıcı repliklerle süslenmesi ise Merve Kült’e büyük bir artı kazandırıyor. 

Filmin bir diğer sürprizli yanı ise kesinlikle Merve Kült’ün birbirinden renkli ve farklı kombinleri oluyor. Tasarım ve styling ekibini ayrı bir tebrik etmemiz lazım Merve’nin iç dünyasını parçalara o kadar güzel yansıtmışlar ki izlerken kendinizi bir sonraki kombinini merak ederken buluyorsunuz. Merve, film boyunca kendine has tarzını sadece seyirciye değil annesi ve tanıştığı herkese de kabul ettirmeye çalışıyor.

Son dönemlerde yaşadığımız stresli günlerden sonra yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte eğer hala izlemediyseniz bu güzel havalarda sizi ilham verici ve renkli bir dünyaya davet eden Merve Kült’e bir şans vermenizi öneririm. Devam filmi çekilir mi bilinmez ancak Merve’nin enerjisinin ve hikayelerinin bitmeyeceğini düşünürsek bence çekilmeli.

Kapak Fotoğrafı: Merve Kült

İlginizi çekebilir: Sine Magger’dan Netflix’te Bu Ay Neler Var