Meyve ve Sebzeleri Değerlendirin: Kökünden Suyuna Kadar!
“Bunu da alayım, nasıl olsa bir şekilde yerim.” diyerek aldığınız bütün sebze ve meyveleri yiyebiliyor musunuz? Sonunda birileri çürümeye başlıyor, aldığınız paranın çöpe gittiğini mi hissediyorsunuz? “Onun çekirdeği, bunun kabuğu çok büyük; boşu boşuna israf!” diyenlerden misiniz? Şimdi buna bir dur diyor ve size aldığınız bir meyve ya da sebzeden nasıl tam olarak yararlanabileceğinizin fikirlerini vermeye başlıyorum.
Aslında bu işin pek de bir esprisi yok. Zamanında annelerimiz, anneannelerimiz çözümü bulmuşlar; efendim kompostosudur, reçelidir, konservesidir yapmışlar da yapmışlar, yapmadıklarını da balkona asıp kurutmuşlar. Belki de duyduklarımız nedeniyle, bu işler hep kazanlarda; uzun sürelerde yapılır diye düşünür olduk çıktık. Halbu ki öyle mi?
Meyve ve Sebzeleri Değerlendirme Yolları
Sebzeden bile oluyor: Reçel!
En kolaydan başlayalım: Şeker, su, birkaç damla limon suyu ve meyve (Domates de olur, patlıcan da; ufkunuzu genişletin!). Bir reçelden daha kolay ne olabilir ki? Alın elinize mevsim meyvesini, isterseniz soyun, isterseniz dilimleyin, isterseniz bütün atın. Meyvesine göre değişen oranlarda şekerini üstüne döküverin, suyunu da koyun ve ocağın altını kısıkta açın. Kaynadı mı, limonu damlatın ki koyulaşsın. Çok değil, kısacık bir süre sonra… Voila! Ekmeğe sürmeye hazır bile.
Soğuk soğuk nasıl gider: Komposto ve Hoşaf!
Kurusu olunca hoşaf, tazesi olunca komposto olan bu güzelliğin taneleri ayrı lezzet, suyu ayrı lezzet. Reçelden tek farkı şeker miktarı ile limon! Sıcakken de kavanozlara doldurdunuz mu, karanlık bir oda dolusu konserve komposto bile yapabilirsiniz. Kabaca doğrayın meyveleri, şekeri azıcık azaltın, üzerini geçene kadar da suyu koydunuz mu doğru ocağa. Biraz daha koyu olsun derseniz, yine limonunuzu damlatın. Komposto ile hoşaf varken kim ne yapsın marketteki meyve suyunu!
Yemeklere ne güzel gider: Sebze suyu!
Sebzelerin sapı ve kabuğunu atıyoruz demeyin sakın! Sakince elinizdeki çöp sandıklarınızı yere bırakın ve hemen bir tencereye su koyun. Varsa tane karabiber, kişniş, kekik, kuru defne yaprağı ve taze biberiye atın içine tuzla birlikte. Ardından da sebze köklerini, saplarını, kabuklarını, artan dilimleri fırlatıverin! Tencerenin ağzını kapatın, bir süre unutun gitsin. Bütün malzemeler erimeye yüz tutunca sebze suyunuz hazır demektir. İster konserveleyin, ister buzluğa atın, ister hemen kullanın. Şu sebze suyu her yemeğe nasıl da lezzet katar!
Kurutmayalım mı?
Meyvesinden tutun sebzesine kadar her şeyin kurutulmuşu tabii ki daha uzun sürede tüketilebiliyor. Anneannelerimizin zamanında buzdolabı mı vardı? Artık kurutma makinelerimiz bile var daha ne olsun! 🙂
Sebzesini kurutun; dilerseniz dolmasını, çorbasını (bamya çorbası!) yapın, dilerseniz kavurun yemeklere katın (kuru patlıcanlı bulgur pilavını denemediyseniz çok şey kaybediyorsunuz). Sebze kurutma işlemi (özellikle çorbalık bamya veya dolmalık biber, patlıcan gibilerini kurutmayı planlıyorsanız) biraz sabır ve dikkat ister. Bilen bilir, dolmalık kurular delik olmamalı. Önünüze alın sebzeleri, bir ip bir de iğneyle oturun masa başına. Sakince yırtmadan başlayı sebzeleri dizmeye. Asın evinizin en güneşli yerine, bırakın usul usul kurusunlar. Yemeğini yapınca o kadar zahmete değdi diyeceksiniz.
Meyveniz fazla mı kaldı, soyduğunuz meyvelerin kabuğunu çöpe atmak istemiyor musunuz: Kurutun! Çayını yapın, oda parfümü yapın, tatlılara ekleyin… Bunların yanında, kurutulmuş meyveler tatlı ihtiyacınızda yardıma koşar, sakın unutmayın.
Şekerleme!
Turunçgillerin şekerlemelerini kimler çok seviyor? Portakalından turunca, limondan mandalinaya… Kabukları şerit şerit dilimleyin, şekerle bulayın ve hoop kurutmaya! Sonrasında ister böyle, ister çikolataya bulayıp yiyin. Var mı daha iyisi?
Yenilere merhaba: Tohum ve gübre niyetine!
Hiçbir şey yapasınız gelmedi ve evinizde bitkileriniz mi var? Gübreleme zamanı! Muz kabuklarının harika bir orkide gübresi olduğunu biliyor muydunuz? Sadece muz değil, herhangi bir meyve ya da sebzenin kabuğu elinizde kaldıysa, biraz kurumaya bırakın ve günler sonra toprağa doğal gübre niyetine ekin gitsin!
Peki ya çekirdekler? Yediklerinizi evinizde neden yetiştirmeyesiniz? Güneş alan küçük de olsa bir balkonunuz varsa pet şişede bile meyve, sebze ve yeşillik yetiştirmeye başlayabilirsiniz. Birçok Youtube videosu bulabileceğiniz bitki yetiştirmek için aslında ilkokulda öğrendiğimiz çimlenme yöntemini blie kullansanız bitki yetiştirmeye başlamanıza yetecektir. Biz şimdilerde avokadosundan tutun maydonozuna kadar her şeyi yetiştiriyoruz efendim. 🙂
Renklendirin!
Hazır doğal kumaş ve boyaların kullanımı yaygınlaşmışken, neden evde kumaş boyası yapmayalım! Pancarından ıspanağına, yaban mersininden ayvasına kadar birçok meyve ve sebzenin kabuk veya çekirdeklerini bir tencere suda kaynatın ve boyanız hazır! Atın içine beyaz bir tişört, sonuca inanamayacaksınız! Bir kez başlayınca ne desenlerde yapacağınız tamamen hayal gücünüze kalmış!
Televizyonlarda da artık çok sık rastlamaya başladığımız gibi, ülkemizde ve dünyamızda gitgide korkutucu bir hal alan bir gerçek israf. Yarınlarımız için, hiçbir şeyi israf etmeyelim, aldıklarımızdan sonuna kadar faydalanalım.
Kapak fotoğrafı: Unsplash / Park Street
İlginizi çekebilir: İrem Bali’den “Semen Öner ile Atıksız Mutfak Röportajı”
İlk yorumu siz yazın!