Amazon Prime’ın 2019-2020 sezonuna armağanı Modern Love, The New York Times’ın aynı adlı haftalık köşesinde yayınlanan makalelerden uyarlanan, romantik bir antoloji dizi. Senaryosunu İrlandalı yönetmen John Carney’nin uyarladığı ve birçok bölümünü bizzat yönettiği dizinin her bölümü, ünlü oyuncuları ve modern yaşamın içinden aşk hikayeleriyle bir solukta tüketiliyor.

Modern Love, The New York Times gazetesinde her hafta yayınlanan, New York’ta yaşayan farklı insanların içten, romantik ve hemen herkesin bir noktada kendinden bir şeyler bulabileceği bir köşesi. Bu köşede her hafta farklı bir yazar, New York gibi kozmopolit bir şehirde yaşamanın getirdiği koşuşturmacanın içinde modern hayatlarını sürdürürken aşkı ve sevgiyi nerede bulduklarını samimi hikayelerle anlatıyorlar. Sekiz bölümlük ilk sezonu Amazon Prime’da Ekim 2019‘da yayınlanan aynı adlı dizinin her bölümü de bu köşede yayınlanmış bir hikayeyi, farklı oyuncularla ekrana taşıyor ve 2010’larda oldukça popülerleşen antoloji dizi furyasına yeni bir halka ekliyor.

Dizinin arkasındaki isim, Once, Begin Again ve Sing Street gibi sevilen müzikal filmlerle tanıdığımız İrlandalı yönetmen John Carney. Begin Again ile New York’ta aşk konusunda deneyim kazanmış Carney’nin televizyonda uyarladığı hikayeler en az filmleri kadar romantik ve içten. İlk üç bölümün – ki bence dizinin en iyi üç bölümü – ve final bölümünün yönetmenliğini de üstlenen Carney’nin görevini diğer bölümlerde Tom Hall, Sharon Horgan ve Emmy Rossum devralıyor. Gazetede yayınlanmış birçok hikayenin arasından seçilen sekizinin farklı yaş gruplarından çiftleri, farklı noktasında bulunulan ilişkileri ve farklı ruh hallerini seçmesine özen gösterilmiş belli ki: Kendi ayakları üzerinde duracak gücün, uzun zaman önce kaybettikleri aşkın, sırlarını paylaşacak bir dostun ya da tatmadıkları baba sevgisinin peşindeki yalnız insanlar, hayatları tek bir gecede değişen ya da hayatlarını değiştirecek bir karar vermek üzere olan genç çiftler, iki tarafın yıllar geçtikçe birbirinden uzaklaştığı evlilikler, ikinci baharını yaşayan yaş almış kalpler… Tüm olumsuzluklara ve karamsarlıklara, ayrılıklara ya da kazalara rağmen Modern Love‘ın mutlu, en azından umutlu sonlar arayanlar için ideal bir dizi olduğunu ekleyeyim – ne de olsa şu günlerde en çok ihtiyacımız olan şey bu.

Modern Love‘da Anne Hathaway‘ın performansı, Dev Patel ile Catherine Keener‘ın kimyası ve ilk bölümün birçok duyguyu aynı anda yaşatan öyküsü beni en çok etkileyenler oldu. Dizinin en sevdiğim bölümleri ise daha önce de söylediğim gibi John Carney‘nin yönettiği ilk üç bölüm. Yine de herkesin seçiminin kendi ilişki durumuna, ilişkisinde içinde bulunduğu noktaya, bugüne kadar yaşadıklarına ya da sevdiği janr ve oyunculara göre kolaylıkla değişebileceğine eminim.

Modern Love hakkında yazarken, oldukça benzer bir formülle yola çıkmış ve çok sevdiğim bir diziden bahsetmemek benim için çok zor: Netflix dizilerinden Easy. Üçüncü sezonunu geride bırakmış, yine ilişkiler üzerine bir antoloji dizi olan Easy, Chicago’da geçiyor. İki diziyi karşılaştırdığımda Easy‘nin hayatı ve ilişkileri çok daha iyi yansıttığını söyleyebilirim, çünkü her şeyin Modern Love‘daki kadar toz pembe olmadığını görebiliyor, izlediğiniz ilişkilerdeki gerçek sorunları izlerken kendi ilişkinize ayna tutabiliyor, aşırıya kaçan romantizmden uzak durabiliyor, göz doldurmayı hedeflediği her halinden belli anlara çok da maruz kalmıyorsunuz.

Her iki diziyi de izlemenizi öneriyorum. Aşkın kanunu modern zamanlarda neler buyuruyor görün; farklı insanlar, farklı çiftler nasıl da sizin yaşadıklarınızı yaşıyor doya doya tanık olun.

IMDb Puanı: 8.0/10