theMagger Banner
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

preloader
Post image Sanat Pazarının Güncel Dinamikleri: Yeni Koleksiyonerler
Sanat Pazarının Güncel Dinamikleri: Yeni Koleksiyonerler

KÜLTÜR - SANAT

Calendar 26 Nis, 2025

Sanat dünyası, yeni koleksiyoncuların artan ilgisiyle dönüşüm geçiriyor. Ancak bu değişim, galeriler için hem fırsatlar hem de zorluklar barındırıyor. Yeni alıcılar, sanatla duygusal bağ kurmak yerine, onu yatırım aracı olarak görüyor. Bu yaklaşım, galerilerin sanatçılarla olan ilişkilerini ve sanatın değerini nasıl sunduklarını yeniden düşünmelerini gerektiriyor.​

Geleneksel koleksiyoncular, sanat...

Sanat dünyası, yeni koleksiyoncuların artan ilgisiyle dönüşüm geçiriyor. Ancak bu değişim, galeriler için hem fırsatlar hem de zorluklar barındırıyor. Yeni alıcılar, sanatla duygusal bağ kurmak yerine, onu yatırım aracı olarak görüyor. Bu yaklaşım, galerilerin sanatçılarla olan ilişkilerini ve sanatın değerini nasıl sunduklarını yeniden düşünmelerini gerektiriyor.​

Geleneksel koleksiyoncular, sanat eserlerini tutkuyla toplarken, yeni nesil alıcılar daha çok danışmanlar aracılığıyla ve çevrimiçi platformlar üzerinden alışveriş yapıyor. Bu durum, galerilerin doğrudan ilişki kurma şansını azaltıyor ve sanatın sadece bir meta olarak görülmesine neden oluyor. Ayrıca, yüksek fiyatlar ve sigorta maliyetleri, eserlerin sergilenmek yerine depolarda saklanmasına yol açıyor, bu da sanatın kamusal erişimini kısıtlıyor.

Galeriler, bu yeni dinamiklere uyum sağlamak için stratejilerini gözden geçiriyor. Sanat fuarlarına katılım, dijital platformlarda varlık gösterme ve yeni koleksiyoncularla ilişkiler kurma gibi adımlar atılıyor. Sanat dünyası bu süreçte sanatın özündeki yaratıcı ve duygusal değerin korunması gerektiği unutulmaması üzerine de çalışıyor.

Post image Coolcation: Serin Kaçışların Yükselişi
Coolcation: Serin Kaçışların Yükselişi

SEYAHAT

Calendar 25 Nis, 2025

İklim değişikliği ve artan sıcaklıklar, gezginleri geleneksel sıcak yaz destinasyonlarından uzaklaştırıyor. Bu yaz, serin iklimlere sahip bölgeler popülerlik kazanıyor. Özellikle Norveç, İsveç, Kanada ve Alaska gibi ülkeler, doğayla iç içe, serin ve huzurlu tatil arayanların tercihi haline geliyor. Bu eğilim, sadece sıcaklıktan kaçış değil, aynı zamanda kalabalıklardan uzak, sürdürülebilir ve otantik deneyimler...

İklim değişikliği ve artan sıcaklıklar, gezginleri geleneksel sıcak yaz destinasyonlarından uzaklaştırıyor. Bu yaz, serin iklimlere sahip bölgeler popülerlik kazanıyor. Özellikle Norveç, İsveç, Kanada ve Alaska gibi ülkeler, doğayla iç içe, serin ve huzurlu tatil arayanların tercihi haline geliyor. Bu eğilim, sadece sıcaklıktan kaçış değil, aynı zamanda kalabalıklardan uzak, sürdürülebilir ve otantik deneyimler arayışını da yansıtıyor.

“Coolcation”, yaz tatilini kuzey yarımkürenin daha serin bölgelerinde geçirmek isteyenler için yükselen bir alternatif. Örneğin, Norveç’in fiyortları, İsveç’in ormanları ve Kanada’nın gölleri, doğa severler için ideal rotalar sunuyor. Ayrıca, bu bölgelerdeki ekoturizm olanakları ve yerel kültürlerle etkileşim, tatile anlam katıyor.​ Sadece bireysel gezginler için değil, aynı zamanda aileler ve çiftler için de cazip olan trend, serin destinasyonlarda yapılan doğa yürüyüşleri, kamp aktiviteleri ve yerel festivallerle, her yaş grubuna hitap ediyor. Özellikle şehir hayatının temposundan bunalanlar için bu trend, “yavaş seyahat” ile de buluşuyor.

Post image
"Mood Food": Duygulara Hitap Eden Menü Seçimleri

GASTRONOMİ

Calendar 25 Nis, 2025

Yemek artık sadece açlığı gidermek için değil, ruh halini dengelemek ve zihinsel iyi oluşu desteklemek için de seçiliyor. “Mood food” yani duygu odaklı beslenme trendi, menülerin artık “nasıl hissettirdiği” üzerinden kurgulanmasını sağlıyor.

Adaptojen bitkilerle hazırlanan içecekler, magnezyum zengini çikolatalı tatlılar, serotonin artırıcı triptofan içeren yemekler… Bu...

Yemek artık sadece açlığı gidermek için değil, ruh halini dengelemek ve zihinsel iyi oluşu desteklemek için de seçiliyor. “Mood food” yani duygu odaklı beslenme trendi, menülerin artık “nasıl hissettirdiği” üzerinden kurgulanmasını sağlıyor.

Adaptojen bitkilerle hazırlanan içecekler, magnezyum zengini çikolatalı tatlılar, serotonin artırıcı triptofan içeren yemekler… Bu yeni yaklaşım, beslenmenin duygusal bir deneyim olduğunu kabul ediyor ve menüler buna göre yeniden tasarlanıyor. Özellikle stres, uykusuzluk ya da odaklanma gibi gündelik durumlara yönelik “iyi hissettiren tabaklar” yükselişte. Londra, Kopenhag ve Tokyo gibi şehirlerdeki yeni nesil restoranlar, artık yalnızca yerel ve mevsimsel değil; aynı zamanda “moda göre uyarlanabilir” tabaklar da sunuyor. Gastronomide beden-zihin bütünlüğünü önceleyen bu trend, iyi yaşam anlayışını tabağa taşıyor.

Post image 'Fitness Activity Cocktail': Spora Olan Motivasyonumuzu Geri Kazandırabilir mi?
'Fitness Activity Cocktail': Spora Olan Motivasyonumuzu Geri Kazandırabilir mi?

İYİ YAŞAM

Calendar 25 Nis, 2025

Pilates ya da ağırlık antrenmanları, kardiyo ya da yoga… Spor rutinleri de diğer pek çok disiplinde olduğu gibi birden çok seçeneğin birlikte yürütüldüğü formatlara evriliyor. Seçmek yerine karıştırmak, hem fiziksel hem de zihinsel açıdan çok daha sürdürülebilir sonuçlar sunuyor. “Exercise mixing” olarak tanımlanan bu yaklaşım, günümüzün esnek yaşam tarzına tam da bu yüzden uyum sağlıyor.

Araştırmalar,...

Pilates ya da ağırlık antrenmanları, kardiyo ya da yoga… Spor rutinleri de diğer pek çok disiplinde olduğu gibi birden çok seçeneğin birlikte yürütüldüğü formatlara evriliyor. Seçmek yerine karıştırmak, hem fiziksel hem de zihinsel açıdan çok daha sürdürülebilir sonuçlar sunuyor. “Exercise mixing” olarak tanımlanan bu yaklaşım, günümüzün esnek yaşam tarzına tam da bu yüzden uyum sağlıyor.

Araştırmalar, farklı egzersiz biçimlerini harmanlamanın motivasyonu artırdığını, vücuda farklı şekillerde meydan okuduğunu ve sakatlık riskini azalttığını ortaya koyuyor. Bu yaklaşım sayesinde bir gün HIIT yaparken ertesi gün kendinizi bir yin yoga akışında bulabiliyor, bedeni hem zorlayıp hem de dinlendirmeyi dengeleyebiliyorsunuz. Aynı zamanda tek bir alanda uzmanlaşmadan, çok yönlü bir beden gelişimi de mümkün oluyor.

Rutinlere meydan okuyan bu esnek yapı, özellikle yoğun programlara sahip bireyler için cazip hale geliyor. Farklı disiplinleri bir araya getirmenin yarattığı bu denge, sporu bir görevden ziyade keyifli bir keşfe dönüştürüyor. Kısacası: hareket etmek özgürleştirici bir deneyim haline geliyor.

Post image Gigi Rigolatto: Bodrum'da Özel Bir Pop-Up
Gigi Rigolatto: Bodrum'da Özel Bir Pop-Up

SEYAHAT

Calendar 24 Nis, 2025

Lüks gastronominin, mimari, moda gibi disiplinlerle buluştuğu alanlar global ‘lifestyle’ trendlerinin merkezine yerleşiyor. Bu trendin en yeni örneklerinden biri, bu yaz Bodrum’un en seçkin köşesinde hayat buluyor: Gigi Rigolatto, “La Vita Alla Grande” felsefesini Mandarin Oriental, Bodrum’a taşıyor.

Saint-Tropez ve Paris’in ardından Roma’da boy gösteren ve şimdi de Bodrum’a...

Lüks gastronominin, mimari, moda gibi disiplinlerle buluştuğu alanlar global ‘lifestyle’ trendlerinin merkezine yerleşiyor. Bu trendin en yeni örneklerinden biri, bu yaz Bodrum’un en seçkin köşesinde hayat buluyor: Gigi Rigolatto, “La Vita Alla Grande” felsefesini Mandarin Oriental, Bodrum’a taşıyor.

Saint-Tropez ve Paris’in ardından Roma’da boy gösteren ve şimdi de Bodrum’a özel bir pop-up konseptiyle konuk olan Gigi, sadece rafine bir İtalyan mutfağı deneyimi değil, aynı zamanda Bellini Bar’ıyla gün batımlarını, konsept butiğiyle yaz stilini ve Hugo Toro’nun dokunuşlarıyla bezeli mimarisiyle zarafeti kutluyor.

Ege’nin kristal berraklığındaki sularıyla çevrili Mandarin Oriental’ın zarif terasında 140 kişilik kapasitesiyle Gigi, misafirlerini öğle yemeğinden geceye uzanan Dolce Vita anlarına davet ediyor. Menüde Puglia’dan ilhamla hazırlanan taze deniz ürünleri ve Toskana esintili makarnalar başrole yerleşiyor. Haziran ayında kapılarını açacak olan bu özel pop-up, Mandarin Oriental, Bodrum ile Gigi arasında uzun soluklu bir iş birliğinin de ilk adımını temsil ediyor. Gigi, 2026’da Mandarin Oriental bünyesinde kalıcı bir lokasyonla Ege’ye imzasını atmaya hazırlanıyor.

Post image AI Desteği: Ev Halkını Tüylü Bir Dosta Yapay Zeka İkna Etsin İster miydiniz?
AI Desteği: Ev Halkını Tüylü Bir Dosta Yapay Zeka İkna Etsin İster miydiniz?

TEKNOLOJİ

Calendar 18 Nis, 2025

Çocukken evi türlü bir dostla paylaşmak isteyip ebeveynlerinizi ikna edemediğiniz olmuş muydu? Belki de bu sorunu güncel olarak partnerinizle yaşıyorsunuz. Mama markası IAMS, bu süreci kolaylaştırmak amacıyla “I Want a Puppy/Kitten Studios” adını verdiği yapay zekâ destekli bir video aracı geliştirdi.

Google’ın Veo 2 modeliyle çalışan bu araç, kullanıcıların köpek veya kedi...

Çocukken evi türlü bir dostla paylaşmak isteyip ebeveynlerinizi ikna edemediğiniz olmuş muydu? Belki de bu sorunu güncel olarak partnerinizle yaşıyorsunuz. Mama markası IAMS, bu süreci kolaylaştırmak amacıyla “I Want a Puppy/Kitten Studios” adını verdiği yapay zekâ destekli bir video aracı geliştirdi.

Google’ın Veo 2 modeliyle çalışan bu araç, kullanıcıların köpek veya kedi yavrularıyla geçirecekleri anları sinematik bir kısa filme dönüştürüyor. Ev arkadaşları, ebeveynler veya partnerler gibi ikna edilmesi gereken kişilere yönelik hazırlanan bu 60 saniyelik videolar, evcil hayvan sahibi olmanın getireceği mutluluğu ve güzellikleri önceden göstererek karar sürecini etkileyici bir şekilde destekliyor. IAMS’ın bu girişimi, evcil hayvan sahiplenme sürecini daha duygusal ve görsel bir deneyime dönüştürerek, ailelerin yeni bir tüylü dostu kabul etmelerini teşvik ediyor.​

Post image “Art in Motion”: İkonik Tabloların İçinde Bir Gezintiye Çıkmak İster miydiniz?
“Art in Motion”: İkonik Tabloların İçinde Bir Gezintiye Çıkmak İster miydiniz?

KÜLTÜR - SANAT

Calendar 18 Nis, 2025

Dijital sanatın sınırlarını zorlayan İspanyol VFX sanatçısı Marcos Medel, klasik başyapıtları sadece izlemekle kalmayıp, içlerinde dolaşmamıza da imkân tanıyor. “Art in Motion” isimli kısa animasyon serisinde, Van Gogh’un fırça darbeleriyle örülü sarı tarlalarına, Dalí’nin eriyen saatleriyle dolu gerçeküstü evrenine ve Magritte’in şiirsel sürrealizmine üç boyutlu olarak davet ediyor

Blender ve After...

Dijital sanatın sınırlarını zorlayan İspanyol VFX sanatçısı Marcos Medel, klasik başyapıtları sadece izlemekle kalmayıp, içlerinde dolaşmamıza da imkân tanıyor. “Art in Motion” isimli kısa animasyon serisinde, Van Gogh’un fırça darbeleriyle örülü sarı tarlalarına, Dalí’nin eriyen saatleriyle dolu gerçeküstü evrenine ve Magritte’in şiirsel sürrealizmine üç boyutlu olarak davet ediyor

Blender ve After Effects gibi araçlarla üretilen bu deneyim, izleyiciyi pasif bir gözlemciden aktif bir katılımcıya dönüştürüyor. Medel, eserleri dijital mekânlara dönüştürürken yalnızca teknik bir ustalık sergilemiyor; aynı zamanda görsel hafızamızla, sanat tarihiyle ve gerçeklik algımızla yeni bağlar kurmamızı sağlıyor. “Art in Motion”, sanatla kurduğumuz ilişkiyi yeniden tanımlarken, sanal mekânların duygusal ve kültürel hafızayı nasıl dönüştürebileceğini de sorgulatıyor.

Post image 'Analog Wellness': Gerçek Huzur Teknoloji Öncesine Dönüşler Bulunabilir mi?
'Analog Wellness': Gerçek Huzur Teknoloji Öncesine Dönüşler Bulunabilir mi?

İYİ YAŞAM

Calendar 18 Nis, 2025

Global Wellness Summit’ın yayımladığı 2025 trend raporuna göre, bireyler dijital dünyadan uzaklaşarak daha yavaş, bilinçli ve doğayla iç içe yaşam biçimlerine yöneliyor. Bu trend, sadece dijital cihazlardan uzaklaşmayı değil, aynı zamanda retro hobiler, analog deneyimler ve yüz yüze sosyal etkileşimleri yeniden keşfetmeyi içeriyor. Örneğin, orman banyoları (Shinrin-yoku), günlük tutma, sesli uyanma alarmları ve...

Global Wellness Summit’ın yayımladığı 2025 trend raporuna göre, bireyler dijital dünyadan uzaklaşarak daha yavaş, bilinçli ve doğayla iç içe yaşam biçimlerine yöneliyor. Bu trend, sadece dijital cihazlardan uzaklaşmayı değil, aynı zamanda retro hobiler, analog deneyimler ve yüz yüze sosyal etkileşimleri yeniden keşfetmeyi içeriyor. Örneğin, orman banyoları (Shinrin-yoku), günlük tutma, sesli uyanma alarmları ve rehberli nefes çalışmaları gibi uygulamalar, bireylerin zihinsel ve fiziksel sağlıklarını desteklemek için tercih ediliyor.

“Analog Wellness”, modern yaşamın getirdiği sürekli çevrimiçi olma hali ve bilgi bombardımanına karşı bir denge arayışını temsil ediyor. Bu yaklaşım, bireylerin stres seviyelerini azaltmalarına, odaklanma yetilerini artırmalarına ve genel yaşam kalitelerini iyileştirmelerine yardımcı oluyor ve özellikle büyük şehirlerde yoğun karmaşa altında mental kaçış alanları yaratmayı önceliyor. Örneğin, hafta sonları Belgrad Ormanı’nda yürüyüş yapmak, telefonları kapatarak kitap okumak veya analog fotoğrafçılıkla ilgilenmek gibi aktiviteler, dijital dünyadan kısa süreliğine de olsa uzaklaşmak ‘analog wellness’ın birer parçası olarak yeniden hayatımıza giriyor.

Post image Global Değişim Rüzgarı: Tüketici Öncelikleri Yeniden Şekilleniyor
Global Değişim Rüzgarı: Tüketici Öncelikleri Yeniden Şekilleniyor

GÜNDEM

Calendar 18 Nis, 2025

WGSN’nin “US Tariffs 2025: Shopping Trends” raporuna göre, 2025 yılında tüketici davranışlarında iki temel öncelik öne çıkıyor: değer odaklılık ve uyum yeteneği. Artan gümrük vergileri ve ekonomik belirsizlikler, tüketicilerin harcama alışkanlıklarını yeniden değerlendirmelerine neden oluyor.​ Benzer bir eğilimin çeşitli siyasi gelişmelerin etkisiyle Türkiye’de de gerçekleştiğini söylemek mümkün....

WGSN’nin “US Tariffs 2025: Shopping Trends” raporuna göre, 2025 yılında tüketici davranışlarında iki temel öncelik öne çıkıyor: değer odaklılık ve uyum yeteneği. Artan gümrük vergileri ve ekonomik belirsizlikler, tüketicilerin harcama alışkanlıklarını yeniden değerlendirmelerine neden oluyor.​ Benzer bir eğilimin çeşitli siyasi gelişmelerin etkisiyle Türkiye’de de gerçekleştiğini söylemek mümkün. Tüketiciler, artık sadece ürünün fiyatına değil, aynı zamanda sunduğu değere de dikkat ediyor. Kalite, dayanıklılık ve işlevsellik gibi unsurlar, satın alma kararlarında belirleyici hale geliyor. Bu eğilim, markaların ürünlerini sadece estetik açıdan değil, aynı zamanda uzun ömürlü ve çok yönlü olacak şekilde tasarlamalarını gerektiriyor.​

Uyum yeteneği ise, tüketicilerin değişen koşullara hızla adapte olma isteğini yansıtıyor. Kişiselleştirilmiş hizmetler ve sürdürülebilir üretim süreçleri, markaların rekabet avantajı elde etmeleri için önemli faktörler arasında yer alıyor.​ Sonuç olarak, 2025’te başarılı olmak isteyen markaların, tüketicilerin değer ve uyum arayışlarına cevap verecek stratejiler geliştirmeleri gerekiyor. Bu, sadece ürün ve hizmetlerin değil, aynı zamanda marka iletişiminin de bu yeni önceliklere göre şekillendirilmesini zorunlu kılıyor.

Post image Salma Hayek: Ultherapy PRIME’ın Yeni Marka Yüzü 
Salma Hayek: Ultherapy PRIME’ın Yeni Marka Yüzü 

BAKIM & GÜZELLİK

Calendar 15 Nis, 2025

Cilt bakımında inovasyon artık yalnızca ürün değil, deneyim odaklı çözümlerle şekilleniyor. Teknolojiyle desteklenen kişiselleştirilmiş uygulamalar, güzellik dünyasının yeni yönünü belirlerken, doğallık da bu dönüşümün merkezinde yer alıyor. Bu anlayışın en güncel işbirliklerinden biri olarak; Hollywood yıldızı Salma Hayek’in Ultherapy PRIME’ın yeni yüzü olarak karşımıza çıkıyor.

Merz...

Cilt bakımında inovasyon artık yalnızca ürün değil, deneyim odaklı çözümlerle şekilleniyor. Teknolojiyle desteklenen kişiselleştirilmiş uygulamalar, güzellik dünyasının yeni yönünü belirlerken, doğallık da bu dönüşümün merkezinde yer alıyor. Bu anlayışın en güncel işbirliklerinden biri olarak; Hollywood yıldızı Salma Hayek’in Ultherapy PRIME’ın yeni yüzü olarak karşımıza çıkıyor.

Merz Aesthetics® tarafından geliştirilen ve Royal MD Estetik aracılığıyla Türkiye’de sunulan Ultherapy PRIME, cerrahi olmayan cilt germe teknolojisinin geldiği son noktayı temsil ediyor. Mikro odaklı ultrason teknolojisini gerçek zamanlı görüntüleme ile birleştiren sistem, kişiye özel lifting etkisiyle dikkat çekiyor. Kaş, boyun, gıdı ve dekolte bölgelerinde yalnızca tek seansta gözle görülür sıkılaşma sağlayan uygulama, ameliyatsız ve iğnesiz olmasıyla öne çıkıyor.

Salma Hayek’in “Bu güzelliğin geleceği” sözleri, yalnızca bir reklam yüzü olmanın ötesine geçiyor. Hayek, doğallığın ve yaş almanın estetikle çatışmadığı bir güzellik anlayışını savunuyor. Ultherapy PRIME ise bu anlayışı bilimsel bir zemine taşıyor.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement