İlk yorumu siz yazın!
Nicoletta Ceccoli: Rengarenk ve Tekinsiz, Sürreal Dünyalar
İlk bakışta çocuksu ve masum gözüken, pastel renk paletiyle desteklenen görüntülerin ardında karanlık ve karışık katmanlar, bir takım tuhaflıklar… Pembe pembe yaratıklar mı dersiniz, kafasından ters asılmış tavşanlar veya ağlayan kurabiye adamlar mı? Hazırsanız hemen o sihirli kapıyı aralayın, Nicoletta Ceccoli ve O’nun çılgın ama bir o kadar da karanlık hayal dünyasına adım atın.
Beni tanıyanlar bilir, “İtalyan olsun, benim olsun.” derim hep. Bu sefer yalnızca İtalyan sevdamdan değil, gerçekten de pop sürrealizmin ve “Yeni Gotik” olarak adlandırabileceğimiz akımın en yetenekli temsilcilerinden biri olduğu için bahsetmek istediğim biri var: Nicoletta Ceccoli. Yıllar önce Roma’daki Dorothy Circus Gallery sayesinde tanıdım bu sanatçıyı. Eğer siz de kaç yaşında olursanız olun masalları ve resimli kitapları seviyorsanız, soluk pastel ve rengarenk boyalarıyla kafamızda soru işaretleri ve kasvetli dünyalar yaratan illüstratör Nicoletta Ceccoli’nin işlerine mutlaka göz atmalısınız.
Pembe yaratıklar ve ejderhalar, kafasından ters asılmış tavşanlar, eriyen dondurmalar ve ağlayan kurabiye adamlar… Peki ya kürelere hapsedilmiş bebekler, ahtapot ve deniz anası vücutlu porselen bebek kızlar? Hadi bakalım, hazırsanız o sihirli kapıyı aralayın; Nicoletta Ceccoli’nin şahsına münhasır tatlı, çılgın ve bir o kadar da karanlık hayal dünyasına adım atın.
Nicoletta Ceccoli Kimdir?
Sanat eserlerinde hayvanlar alemine uzanan yolculuklara bayılırım; özellikle de su altı yaşamına. Hayvanlara ve oyuncaklara başrol yer vererek adeta tuhaf bir hayvanat bahçesi ve oyun alanı kurgulayan sanatçı, Titano Dağı’nın tepesinde bir kırsalda tavşanlar ve tavukların arkadaşlığı ile büyümüş biri. Babasının el yapımı oyuncaklar ve objeler yapan ahşap ustası, annesinin de resimli kitaplara oldukça ilgili biri olduğu biliniyor. Sanatçı ailesinden oldukça etkilenmiş anlayacağınız. Ceccoli’nin etkilendiği ve çok büyük bir hayranı olduğu sanatçı ise, Hieronymus Bosch. (Yay! Bosch severler olarak buluşsak mı?)
Vogue, United Airlines gibi yerlerde işleri sergilenen ve birçok ödüle sahip Ceccoli, kariyerine Accademia di Belle Arti di Urbino’da animasyon ve sinema eğitimi alarak başlamış. Uzun yıllar reklam ajanslarında tasarımcı kimliğiyle yer alan sanatçı, hala animasyon filmler ve ambalaj tasarımları üretiyor olsa da asıl odağı illüstrasyon.
1995 yılından beri çocuk kitapları resmeden Ceccoli, aslına bakarsak bu kariyerine “hobi” olarak başlamış. İllüstrasyonları, dünyanın en prestijli çocuk kitapları organizasyonlarından olan Bologna Çocuk Kitapları Fuarı’nda en iyi kitap illüstrasyonları arasında seçilince sanatçı bu alana daha çok yönelmiş. Tabii bu karanlık ve creepy resimli kitaplara “çocuk kitapları” mı demeliyiz, yoksa ergenler ve yetişkinler için resimli kitaplar mı, orası tartışılır. Zaten Ceccoli’ye göre, sanatçı “18-40 arası kızlara” hitap ediyor. Nasıl ki romanlar genç-yetişkin demografisi altında birleşebiliyorsa, resimli kitaplarda da böyle olduğunu savunuyor.
Rengarenk Tekinsiz Dünyalar
Nicoletta Ceccoli, eserlerine başlarken belirli bir hikayeden yola çıktığını söylüyor: “Anlatacak bir öyküm yoksa, resim de yok.” Bolca hikaye biriktirmek ve taptaze ilham için San Marino yakınlarında deniz kıyısında, ormanlık bir yerde yaşayan sanatçı, burada doğayla iç içe üretiyor ve üretirken kendini Peter Pan gibi hissettiğini söylüyor.
Eserlerine başlarken bir iki taslaktan sonra, kütüphanesindeki kitaplardan geniş kapsamlı araştırmalar yapan, fotoğraf-resimler derleyen sanatçı kuklalardan da yararlanıyor işlerinde. Eserlerini yaparken farklı malzemeleri ve teknikleri kullanmayı seviyor. Peki ilhamını yaşadığı çevre dışında nereden alıyor derseniz tabii ki masallar, mitoloji, sanat tarihi. Ayrıca sıklıkla gerçekleştirdiği müze ve galeri gezileri, the Cure grubu ve yazar Kurt Vonnegut da Nicoletta Ceccoli’nin en büyük ilhamlarından.
Sanatçının söylediğine göre yaratmış olduğu sürreal dünyalarda, araştırmış olduğu “çocukluk travmaları” işleniyor. Bizlere metaforlarla katmanlı görsel bir şiir sunan eserlerinde ilk bakışta masum gözüken ve pastel renklerle desteklenen görüntülerin ardında karanlık ve karışık katmanlar, tuhaflıklar, birtakım rahatsızlık verici anlamlar yatıyor. Hatta Ceccoli, “İğrenç ve çekici arasında nefis bir denge sunmaya çalıştığını” dile getiriyor hep.
Bilirsiniz, günümüzde çocuklar için tekrardan düzenlenmiş klasik masalların ardındaki gerçekler de acımasız ve rahatsızlık vericidir genellikle. Peri masallarından ve mitolojiden etkilenen sanatçının sihirli dünyasına ve oyuncaklar, porselen bebeklerle süslü rengarenk işlerine bakarsanız, gerçekten de yarattığı toz pembe dünyaların ardında o rahatsızlığı hemen fark edersiniz. Eserlerindeki kurabiye, dondurma gibi tatlılar bile ne kadar tekinsiz olduğunu belli eder hemen. Eriyen pastalar, ağlayan kurabiye adamlar, porselen bebekler tarafından hükmedilen oyuncaklar ve tatlılar… Hansel ve Gretel’in dünyasından fırlayan bu görüntülerde, yiyecekleri antropomorfize ederek bizlere sunar Ceccoli.
Bebekler, su altından izlenimler, yarı insan yarı hayvan figürler resmeden sanatçı, temsillerinde seçtiği pastel tonlar ve çocuksu dünyalar ile güzellik, masumiyet ve mükemmelliğe atıfta bulunuyor. Bunların ardındaki karanlık içinse “Eserlerindeki karakterin ikinci bir kişiliğe sahip olduğunu” belirtiyor. İkinci bir kişilik demişken söylemem gerekir ki, Ceccoli’nin porselen kızları aslında Alice’in birer metamorfozu.
Nicoletta Ceccoli ve İşleri
2001’de “En İyi İtalyan İllustrator” seçilen ve Andersen Ödülü alan illüstratör, Little Red Riding Hood, Le avventure di Pinocchio ve The Boo! Book gibi kitapları resimlemiş. Ayrıca kendi çizimlerinden oluşan Play with me, Daydreams, Beautiful Nightmares gibi çizimli koleksiyon kitapları da bulunuyor. (Hatta isterseniz çizimli kitaplara buradan olaşabilirsiniz.)
Nicoletta Ceccoli illüstrasyon dışında başka neler yapıyor derseniz, animasyon filmler, kurumsal kimlik ve ambalaj tasarımları üretiyor. Sanatçı, Atsuko Hirayanagi’nin “Matchgirl Pictures” logosu için Andersen’in Kibritçi Kız eserinden esinlenerek bir illüstrasyon ve animasyon hazırlamış. Bu çalışma 2017 yılında Cannes Film Festivali’nde Atsuko’nun “Oh Lucky” filminden önce gösterilmiş.
Campo Alle Comete isimli şarap markasına tasarladığı görsel kimlik ve Hint Mint için hazırladığı seri Ceccoli’nin en bilinen ambalaj işleri. Ben özellikle Hint Mint ürünlerine sahip olmak isterdim ambalajlarını ömür boyu saklamak için. Ayrıca web design’a biraz olsun ilginiz varsa Campo Alle Comete’nin web sitesine göz atmanızı tavsiye ederim. Sanatçının uluslararası bilinirliğini arttıran en önemli işi ise yeniden tasarlamış olduğu tarot desteleri.
Dünyanın farklı noktalarında solo sergi düzenlemeye ve grup sergilerine katılmaya devam eden sanatçının işlerine kişisel web sitesi ve Instagram üzerinden ulaşabilirsiniz.
Kapak Görseli: Material Girls, Nicoletta Ceccoli
İlginizi çekebilir: Yaprak Civan’dan Jan Svankmajer, Provokatif, Sürreal Stop Motion Dünyalar
Yaprak resimle amatörce uğraşan ve de NFT dünyasına adım atan biri olarak Ceccoli yi bunca zaman nasıl tanımamış ve de takip etmemişim diye geçirdim içimden🙂 Beni Ceccoli ile tanıştırma imkanı verdiğin için teşekkür ederim. Geçelim çalışmalarına; çalışmalarının hem çocuksu, masum bir tarafı varken, bir yandan da karanlık ve de korkutucu bir yanı da var ama bence tasarımları çok iyi bir hikayeden ilham alınıp resmedilmiş, Web iste tasarımı ile uğraşan biri olarakta http://campoallecomete.it/#!/en/podere-277-syrah sitesinin tasarımını da gerçekten ilham verici buldum. Çok teşekkür ederim kalemine sağlık
Çok sevindim Özgür!
Ben interaktif tasarımları zaten pek bi' severim. Söylemiş olduğun gibi web site tasarımı bence de çok ilham verici.
Teşekkür ederim Yaprak 🙂