Son yıllarda oldukça gündemde olan ve alıp başını gitmiş bazı konulara değineceğiz: organik gıdalar, organik tarım, organik üretim, organik, organik, organik… Bu konuda herkes konuşuyor fakat kimsenin bilimsel bir bilgisi de yok. Pazarcılar domatesin, soğanın önüne “organik” yazıp fiyatlarını üç misline çıkarıyorlar ve işin garip tarafı da şu ki bu ürünlere talep son on yıldır doğrusal bir şekilde her yıl %10 artıyor. İstatistikler organik gıdaların diğer gıdalara kıyasla %47 daha pahalı olduğunu gösteriyor. Bunun nedeni olarak organik gıdaların daha doğal, faydalı ve besleyici olması gösteriliyor. Peki bilimsel araştırmalara göre organik gıda aslında nedir? Gerçekten diğer gıdalara göre daha sağlıklı mıdır?

Organik gıdaların dünya genelinde kabul edilen bir tanımı ya da kuralları yok esasen. Organik, ülkeden ülkeye değişen bir kavram. Dolayısıyla “organik” etiketiyle satılan çoğu ürün tam olarak organik değil. Örneğin, üstünde “organik maddelerle üretilmiştir” ibaresi yer alan ürün %70-80 organik kabul edilir. Eğer tam organikse etikette “%100 organik” ibaresi bulunması gerekir fakat Türkiye’de şimdilik sadece “organik” ibaresi kullanılıyor.

Genel olarak üreticiler için organik gıdayı diğer gıdalardan ayıran temel özellik üretilme şeklidir. Organik gıdalar üretilirken asla zirai böcek ilaçları ve suni gübre, hormonlar, antibiyotikler ve genetik modifikasyon kullanılmaması gerekiyor. Ayrıca bu gıdaların lezzet vericiler, koruyucular, tatlandırıcılar ve renklendiriciler gibi yapay katkı maddelerini de içermemesi gerekiyor. Peki bu organik tarım furyası gerçekten gerekli mi? Daha sağlıklı olmak ancak daha fazla para harcayarak mı mümkün?

2012 yılında Amerika’daki Stanford Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre organik olan ve olmayan gıdalar arasında içerdikleri vitamin ve besinsel değer açısından bir fark bulunamadı. Yalnızca organik gıdaların içerdikleri fosfor ve omega 3 açısından biraz daha zengin içerikli olduğu söylendi. İTÜ Gıda Müh. Böl. Bşk. Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu ise kendi fikrini şu şekilde belirtti: “İlaç kalıntıları yönünden organik gıdalar, geleneksel gıdalardan daha düşük miktarda kimyasal içeriyor. Bir tek çalışma üzerinden “Organik gıdalar ile geleneksel besinler aynıdır” değerlendirmesi yapılamaz. Dünyanın her yerinde çalışmalar yapılıyor. Tüm çalışmaların ortak analizinden çıkacak sonucun daha doğru olacağını düşünüyorum.”. Görüldüğü üzere bu konudaki araştırmalar ve tartışmalar halen devam etmektedir. Uzmanların görüşleri bile kendi aralarında bu kadar farklılaşıyorken halkın kafası bir hayli karışık. Peki halk hangi besinleri tüketmeli?

Uzmanlar, imkanı olanların organik gıdaları elbette tüketebileceğini fakat normal gıdalardan besinsel değer açısından çok farklı olmadığını belirtiyorlar. Mümkün olduğu kadar kaynağını bildiğimiz taze besinleri yiyip içmemizi ve paketli gıdaların içindekiler bölümünü dikkatlice okuyup karar vererek ürün satın almamızı tavsiye ediyorlar. Besinleri iyi yıkamamız ayrıca güvenilir ve hijyenik koşullarda saklamamız da oldukça mühim. Çoğu insanın amacı olan sağlıklı bir bedene kavuşmak için bunları yapmamız yeterli olacaktır. 😊

Kapak Fotoğrafı: unsplash.com/@ja_ma

İlginizi çekebilir: Sena Tepe’den Covid-19 Döneminde Beslenme