Paris'in Yargısı: Troya Savaşı'na Uzanan Bir Elma
Yunan Mitolojisine değinmek istediğim bu yazımda sizlere meşhur Troya (Truva) savaşına kadar uzanan bir elmanın hikayesini (Paris’in Yargısı) sunacağım.
Yunan Mitolojisi’nde Paris’in Yargısı
Pelerus ile Thetis’in düğününe çağrılmayan anlaşmazlık tanrısı Etis, intikam almak maksadıyla düğüne gönderdiği ve en güzel olan tanrıçaya verilmesini istediği bir elma ile üç tanrıça arasında anlaşmazlığa sebep olur. Bu tanrıçalar aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit (Roma mitolojisindeki adıyla Venüs), evlilik tanrıçası Hera, zeka, sanat, strateji tanrıçası Athena (Roma mitolojisindeki adıyla Minerva)’dır. Anlaşmazlık, bir güzellik yarışması düzenlenmesine kadar ilerler.
En güzel tanrıçayı Zeus seçecek gibi görünse de Zeus bunu istemez ve bu işi Troya Prensi Paris’e devreder. Elindeki elmayı ona verir ve aradan çekilir. Konuyla ilgili manidar bir bilgi de vereyim. Antik Yunan’da bir kadına elma fırlatmak ilan-ı aşk etmek anlamına gelmektedir. Bu arada “Bu bilgi işime yaramaz” demeyin zira Kim Milyoner Olmak İster isimli yarışma programında sorulan bir sorudur 🙂
Tanrıçalar yarışma için üstlerini çıkarırlar ve Paris’e kendilerini seçmesi için vaatlerde bulunmaya başlarlar. Hera ona Avrupa ve Asya’nın krallığını; Athena, bilgelik ve savaş yeteneğini sunar. Afrodit ise Paris’e dünyanın en güzel kadını Helen’in onun karısı olmasını sağlayacağını söyler. Bunun üzerine Paris, Afrodit’i seçer. Afrodit de ona Helen’in aşkını verir. Artık geriye Sparta’nın Kralı Menelaus’ın karısı Helen’i kaçırmak kalır. Nitekim Helen de Afrodit sayesinde Paris’i sevmektedir. Böylece Paris, Sparta’ya gider ve Kraliçe Helen’i Troya’ya kaçırır. Tabi onların peşinden gelen Sparta Kralı Menelelaus, Akha ordularını toplayarak Troya’ya doğru ordusuyla birlikte ilerler. Böylelikle meşhur Troya Savaşı başlamış olur.
Homeros’un İlyada destanında anlatılmakta olan bu olayın Kaz (İda) dağlarında geçtiği söylenmektedir. Zira T.C. Kültür Ve Turizm Bakanlığı’nın internet sitesinde de bununla ilgili detaylı bilgi bulunmaktadır. Yine Kültür Ve Turizm Bakanlığı, Troya Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’ne kabulünün 20. yılı nedeniyle 2018’i Troya Yılı ilan etmişti. Emin olabiliriz ki bu olaya vesile olan en büyük etkenlerden biri de bahsetmiş olduğum meşhur mitolojik olaydır.
Hem Paris’in Yargısı öyküsü hem de Troya (Truva) Savaşı sanatın pek çok dalına ilham olmuştur. Peter Paul Ruben, Lucas Cranach, Enrique Simonet, Max Klinger ve daha nice sanatçının Paris’in Yargısı öyküsü ile ilgili eserleri bulunmaktadır. Giovanni Domenico Tiepolo’nun Rokoko dönemi eseri “The Procession of the Trojan Horse in Troy” ise Truva Savaşı’nı konu edinen birçok eserden biridir. Truva savaşı ile ilgili detaylı bilgi edinmek isteyenler için bir de video bırakıyorum.
Kapak Fotoğrafı: museodelprado.es
İlginizi çekebilir: Ayça Yenigün’den İkarus’un Düşüşü
İlk yorumu siz yazın!