Decollage Art Space sezonun ikinci sergisinde bir karma seçkiyi ağırlıyor. Emine Şenses, Melike Kılıç, Ömer Koçağ, Pelin Bayçelebi, Sayat Uşaklıgil ve Yağmur Yılan’ın eserlerinden oluşan, “Promesse” (Vadetmek) adlı sergi, Serap Atala sergi danışmanlığı ve koordinatörlüğünde hayata geçiyor. Sergi kapsamında Emine Şenses, Melike Kılıç, Sayat Uşaklıgil ve Pelin Bayçelebi ile sohbet ettik. Sergiyi 9 Ocak tarihine dek Decollage Art Space’te ziyaret edebilirsiniz.

Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

Promesse Sergisi Sanatçılarıyla Sohbet

Emine Şenses

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Resimlerim ilk bakışta bir tür manzara yorumu gibi görünmesine karşın, manzara ölçeğinde kentin yeniden kavranması ya da öteki kent algısını inşa eden yapıtlardır. Özellikle İstanbul temalı resimler, içinde yaşadığım kenti ve zamanı sabite uğratarak derlemiş olduğum fotoğrafların renklerine göre tasnif edilmesi ile boyasal bir uyumu simüle eder. Yeniden üretim elemanı olarak fotoğrafı tercih etmem, resmin medyumu olmasının yanı sıra nesne olarak fotoğrafın taşıdığı görüntünün yapıtın anlam aralığını genişletmesi dolayısıyladır. Bu suretle yakalanan dramatik uyum, doğanın ve kentin geometrisinin tesis ettiği (birleşmeyen) sentezin eklektik dili, gündelik yaşam kırıntılarının resme öykünen yapıntılara dönüşmesini sağlar. Öte yandan bu yapıtlar, kopma ve birleşme olgularını bütünleştiren fetiş-mekân olarak kentin yerel/tarihsel mimarisinin uyaranlarınca kodlandığı, bu sebeple anlam dışlan/a/masa bile materyal ve düzenleme tarafından bloke edilerek görüntünün ve seyrin öncelendiği bir planlamaya da sahiptir. Böylelikle ulaşılan nihai noktada diyebiliriz ki; Emine Şenses’in resimleri manzara olduğu hâlde, bu dar alandan sıyrılıp simgesel bir arka plana sahip analitik bir zihnin görsel karşılıklarıdır.

dsc09509
Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

İlham noktalarınız neler?

Şehrin sosyal yaşamı ve tarihi dokusu.

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

İçinde bulunduğumuz muhteşem kent İstanbul ve dönemin ruhu…

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

Tek umudumun sanat olduğunu söyleyebilirim… Sanat evrenseldir ve iyileştirici gücü tartışılamaz…

emine-senses-canlar-kimin-i%cc%87cin-caliyor130x250cm-tuval-uzeri-kolaj-2018
Emine Şenses, Çanlar Kimin İçin Çalıyor,130x250cm, Tuval Üzeri Kolaj, 2018

Melike Kılıç

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Görsel hikâye anlatıcısıyım, bir nevi masalcı. Kâğıdın kırılgan yapısı ile kelimelerimi, görünümlere çeviririm. Her orman, her bahçe biraz düş görme ve daha çoğu hafıza için… Kağıtları keserek oyarak ve en önemlisi çizerek insan olmayı anlatıyorum. Bir zamanlar doğanın çocuğu olan, şimdi ona ve tüm geçmişine ihanet eden insanı…

İlham noktalarınız neler?

Doğadan, masallardan, insanlık tarihinden, mitolojilerden ve rüyalardan, ezoterik bilgiden ve şifadan ilham alıyorum diyebilirim.

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

Sevgi ve sevgi ile birleşme, umutla sarmalanma diyebilirim.

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

Ben hayal kurabildiğim ve ellerini kullanarak üreten bir insan olduğum sürece umutluyum. 

seregi4
Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

Sayat Uşaklıgil

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

Resimlerimde mekânsal ve zamansal zıtlıkları, birbirleriyle alakasız olan formları uyum içerisinde sunmaya çalışıyorum. Kendi zamanlarında donup kalmış figürleri devinim hâlindeki sonsuz evren içinde, zamanlar üstü bir boyuta taşımak istiyorum. Bundaki amacım absürt birlikteliklerle izleyiciyi şaşırtmak, zamansal gelgitler yaratmaktır. Eski kitap illüstrasyonları estetiğini kullanıp, kompozisyonlarımda bir çeşit kolaj mantığı uyguluyorum.

İlham noktalarınız neler?

Özellikle 50’li ve 60’lı yılların bilim kurgu çizgi romanlarının ve sinema afişlerinin estetiğini kullanıyorum. Bu seçim çok sevdiğim sinema, eski sinema afişleri ve kitap kapaklarından kaynaklanıyor. Eski olanı hep sevmişimdir. Eskinin yaşanmışlığı, estetik anlayışını, müziğini, sinemasını…

dsc09487
Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

En basit anlamda benim umut kaynağım “devam etmek”. Her koşulda, her durumda çalışmaya, üretmeye devam etmek… En çok kendine inanarak, kendi yolunda yürümek diyebilirim.

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Resim yapma sürecinde son derece geleneksel bir üretim pratiğim var; kurguluyorum ve boyuyorum. Bunun yanı sıra resimleri oluşturma aşamalarımda çeşitli fotoğraflardan, dijital programlardan yararlanıyorum. Resim yapmayı bir proje gibi algılamıyorum. Ürettikçe resmin de kendini inşa etmesine ve değişmesine izin veriyorum. 

sayat-usakligil-bir-baska-gezegende-120x120cm-tuval-uzerine-akrilik-2015
Sayat Uşaklıgil-Bir Başka Gezegende-120x120cm-Tuval Üzerine Akrilik-2015

Pelin Bayçelebi

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Resim ve heykel çalışmalarımda beni bir eseri yaratma aşamasına getiren bir dolu süreçten bahsedebilirim. Duyguya dönüşen her düşünce üretim için bir basamak olarak karşıma çıkıyor. Sonrasında o basamaklardan; kimi zaman yağlı boya, kimi zaman kömür, pastel veya çamur eşliğinde yukarı tırmanmaya başlıyorum. Bu merak dolu bir tırmanış çünkü bir esere başladığım anda sonunun nasıl olacağını; nerede biteceğini bilmiyorum. Çoğu kez masalsı kahramanlarla, zamansız mekânlarda ütopik dünyalar yaratma isteğiyle yol alıyorum. Fırçanın ya da çamurun beni yönlendirmesine izin veriyorum. Üretim süreci sancılı geçebiliyor ama sona geldiğimde aldığım haz buna değiyor. Körü körüne hayran olduğum bir akım veya sanatçı hiç olmadı. Yine tekrarlıyorum; duygularıma hitap eden her eser benim için iyi bir eserdir ve kendi üretim pratiğimde de izleyicinin duygularını uyandırmaya çabalıyorum.

İlham noktalarınız neler?

İlham noktalarımı tanımlamak bana zor geliyor çünkü sınırlayıcı olabilir. Meraklı bir insanım ve şaşırmaya meyilli bir yapım var. Doğanın tüyler ürperten ihtişamı, dengesi, varoluş, yok oluş, tam bitti derken yeniden diriliş bana mucizevi geliyor. Tüm bu kurgu içinde insanoğlunun zamana karşı nasıl da kırılgan olduğunu unutup var olma çabası, hayata başkaldırışı, direnişi, kimlik arayışı, bulduğu kimliğin içinde hapsoluşu, dibe vuruşu ve sonra bir bebeğin doğumuyla ya da bir çiçeğin tomurcuğuyla yeniden hayata sımsıkı bağlanışı. Sizce de çok şiirsel değil mi bu yaşadıklarımız?

sergi1-3
Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

Çalışmalarımın her biri çoğu zaman ayrı hikâyelerin parçasıdır. O yüzden genellikle ortak noktaları olmaz ama bu sergide yer alan “Esaret” ve “Çelişki” adlı iki eserim birbirinin devamı niteliğinde diyebilirim.

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

Umut kaynağım gözümü açtığımda içimde hissettiğim enerji olsa gerek. Enerjim iyiyse, her şey mümkün değil mi? Pozitif ruhlu biri olarak çabucak umutlanmaya müsait bir yapım var. Evrendeki işaretleri okumayı çok severim ve o işaretler de benim için umut kaynağı olabilir.
 

pelin-baycelebi-hope-umut-tuval-uzeri-yagliboya-202260x70-cm
Pelin Bayçelebi, Hope / Umut, Tuval üzeri yağlıboya, 2022,60×70 cm

Yağmur Yılan

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Öncelikle yapacağım işi eskiz olarak kâğıt üzerinde çalışıyorum, kurgusunu, kompozisyonunu vs belirliyorum. Sonra yapacağım malzeme üzerine aktarıyorum, bu cam veya tuval oluyor ve onun üzerinde gelişimini tamamlıyor.

sergi5
Decollage Art Space, Promesse Sergisi Genel Görünüm

İlham noktalarınız neler?

İlham almak için özellikle bir yere bakmanın faydası olduğunu düşünmüyorum. Hâli hazırda gördüğüm şeyler, okuduğum bir kitap, izlediğim bir film veya yürüdüğüm dümdüz bir yol bile ilham kaynağım olabilir. Bana kalırsa bu daha çok öyle yaşamakla ilgili bir durum. Yani günlük hayatınızda farkında olarak ya da olmayarak kafanız bir şeyler almak üzerine çalışıyor oluyor, öyle bakıyorsunuz her şeye. Dolayısıyla televizyonda kamu spotu bile izliyor olsanız o bir noktada bambaşka bir kapı açıyor.  

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

Çalışmalarımın ana kahramanları kadınlar. Kendimden de yola çıkarak yaşanan duygu durum bozuklukları, sıkışmışlık, iç sesinle baş etme çabası gibi durumlar genelde kompozisyonlarımda yer alan konular oluyor.

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

Umut her şey olabilir fakat daha çok kendinizden umutlu olmanız hatta herkesin kendisinden umutlu olması daha tutarlı geliyor bana.

yagmur-yilan-kendine-ait-2020-cam-uzeri-yagliboya-70x56cm
Yağmur Yılan Kendine Ait 2020 cam üzeri yağlıboya 70x56cm

Ömer Koçağ

Üretim pratiğinizi nasıl tanımlarsınız?

Genelde tuval üzerine yağlıboya çalışıyorum. Eskiz ya da bir ön taslak olmadan başlıyorum boyamaya. Bir yerden başlayınca, iş kendini tamamlıyor zaten.

İlham noktalarınız neler?

Biçimsel bağlamda klasik eserlerden ve eski ustalardan beslendiğimi söyleyebilirim. Beni üretmeye iten temel motivasyon kaynağı ise tüm çelişkileriyle hayatın kendisi.

“Promesse” sergisi kapsamında yer alan çalışmalarınızın ortak noktası nedir?

Bu sergi kapsamında çalıştığım işlerin ortak noktası insan hâlleri ve bu hâlleri anlatırken kurguladığım masalsı atmosfer.

Sergi “umut” temasını vurguluyor. Sizin umut kaynağınız ne?

Umut etmek güzel şey. Benim umut kaynağım insanların er ya da geç eşit ve özgür bir dünya kuracağı gerçeği.

Kapak Fotoğrafı: Decollage Art Space

İlginizi çekebilir: Burcu Dimili’den Bilge Alkor’un Gözünden: Hoffmann’a Bir Dokunuş