Hafif bir esintinin tenine vuruşu, tüylerinin aniden diken diken oluşu, yalın ayak toprağa bastığında tüm vücudunu kaplayan o köklenme, ait olma duygusu; saçlarının rüzgarla ahenk içinde dans edişi, güneşin tenini okşayışı, parmağına konan su damlacıkları… Derken zamanın ötesine geçiş, kendini an’a ve an’ın getirdiği sonsuz olasılıklara teslim edişin. İşte doğayla temasta olmak, doğayı hissetmek böyle bir şey. Ve Rado’nun yeni konsepti “Hisset!” tam da bunu deneyimlemeni istiyor.

Doğanın kendisini en güzel ifade ediş şekillerinden biridir renkler. Çünkü doğa değişkendir; yeşilden sarıya, turuncuya, kırmızı ve kahverenginin en canlı tonlarına kadar uzanan başka başka tonlarıyla yansıtır bu bilinmezliğini. Şimdi bu renkleri her gün, her an üzerinde taşıdığını hayal et. Nasıl hissederdin? Doğanın konuştuğu dile her istediğinde kulak verebilmek nasıl olurdu, bir düşün. Tonsürton yeşillerden oluşan, yaprak motifli kadranıyla sadece 5mm’lik inceliğe sahip ileri teknoloji seramik mucizesi Rado True Thinline, seni yemyeşil bir çim ve capcanlı bir doğa ile çevrili minimalist bir hisse taşıyor. Yeşil kadranına dokunup onu hissettiğin her an, seni içinde bulunduğun yer ve zamandan çıkarıp adeta serin ve ferahlatıcı bir havuzun içine ışınlıyor. Yeni olasılıkları, kendini ifade etmenin yeni yollarını ve yeni iyimserliği keşfediyorsun onunla.

Doğa zamansızdır bilirsin, başlangıcı ve sonu olmayandır. Onu enerjik ve canlı tutan budur; Rado’nun çarpıcı güzellikte bir görünüme sahip Captain Cook’u, doğadan gelen gür yeşil tonlara bürünerek karşına çıkması ve içindeki modern kaşifi açığa çıkarması gibi… Yeşilin içinde, ormanın derinliklerinden gelen seslerin izinde, uçan bir kuşun gökyüzünde çizdiği rotanın peşinde, sarıldığın ağacın odunsu kokusunu ya da avucuna aldığın bir taşın eşsiz dokusunu duyumsayışında; doğanın içinde olarak geçirdiğin her anda, zamanın ne kadar değerli olduğunu fark edersin. Zaman senindir ve sen zamansızlığın içindesindir. Zamanın senin için ne anlama geldiğine odaklanan Rado da, zamana karşı dayanıklılığı garanti eden parçalarıyla sana ‘ötesine geç’ der adeta, ‘kalıpların ötesine geç; özgür ol, cesur ol, ilhamı hisset’.

Doğanın gücü tartışılmazdır: Şifalıdır, kusursuzdur ve sonsuzdur. Kimi dayanıklılık der buna, kimi biraz sihirli, biraz da masalsı anlamlar yükler doğanın yüceliğine. İşte doğanın Rado’da hayat bulan bir özelliği de budur. Rado modellerinin dayanıklılığını, çizilmeye karşı direncini ve hafifliğini yansıtan ileri teknoloji seramik gibi materyaller ile doğanın gücünü yanında taşırsın hep. Önce kusursuz fiziği ve görünümüyle, doğanın işleyen döngülerinin içine çeker seni. Sonra ileri teknoloji seramikten üretilen modelleriyle gücünü hissettirir sana. Özellikle bu sene ailesine kattığı mükemmel ahenkli gövdesi ve bronz kasası ile Captain Cook Bronze, materyalinin doğası gereği zamanla değişir ve her kullanıcı için benzersiz bir renk geliştirir. Sahibinin alışkanlıklarına ve yaşadığı iklime bağlı olarak bronz biraz daha açık veya koyu hale gelecektir. Her iki durumda da, her bir parçasıyla size özgün farklı bir renk alacaktır. Bu yüzden saat bir defa parçan oldu mu, kopamaz senden, sen de ondan. Tıpkı doğa gibi işte, hep seninle kalır.

Doğa da, Rado da hepsidir ama hiçbiri de değildir aynı anda: Antiği de moderni de, vintage’ı da çağdaşı da, gelenekseli de yenilikleri de, kalıcılığı da gelişimi de kapsar, ama kalıplara sığmaz bir yandan, özgür ve sınırsızdır. 

Erkeklerin tercihi Captain Cook Automatic ve Captain Cook Bronze ve kadınlar için tasarlanmış olup aynı zamanda 2020 Green Good Design Ödülü’ne layık görülen Rado True Thinline Leaf’i incelemek için buraya tıklayabilirsin. Rado ile doğayı ve zamansızlığı yaşamayı her anına çağırmak senin elinde. Eğer hangi Rado’nun seni en iyi şekilde yansıtacağını merak ediyorsan, hemen buraya tıklayabilir ve Rado’nun seni daha fazla ‘hisset’men üzere çıkaracağı yolculuğun bir parçası olabilirsin.