Otobüs durağında beklerken yolda yürürken ya da Marmaray’a binerken Rash in Trouble’ın şehre bıraktığı izleri takip edebilirsiniz. O izlerin en büyüğü şu an Dikilitaş Semt Evi’nin duvarında. ‘Uncut Gem’ ismini verdiği muralı merkeze alarak geçmiş çalışmaları ve gelecekteki hayalleri üzerine Rash ile görüştük. Gelin eserin ardındaki hikâyeye hep beraber göz atalım.

Bize biraz kendinden bahseder misin; ne kadar zamandır graffiti ve sokak sanatı kapsamında üretim yapıyorsun?

İstanbul’da doğdum, büyüdüm, burada üretiyor ve yaşıyorum. 2005 yılında hiphop ve graffiti kültürüyle tanıştım. Bir graffiti writer ve sokak sanatçısı olarak, ‘’RASH’’ tagiyle başta yaşadığım kent olmak üzere seyahat edebildiğim tüm şehirlere iz bırakmaya çalışıyorum.

Çalışmalarını nasıl tanımlıyorsun? Uygulama alanlarını ve yöntemlerini paylaşabilir misin?

Graffiti, temelinde yazılama olan bir faaliyet. Hikâye, bir isim bulup bu isim üzerinden kendi üslubunu yaratmak ve olabildiğince fazla yerde kendini göstermekle başlıyor. Yazmaya ve boyamaya başladığım zamandan beri İstanbul temelli olmak üzere Türkiye’nin ve Avrupa’nın pek çok şehrinde çalışmalar yaptım. Bunların geneli yasadışı, hatta graffiti içerisinde de büyük önemi olan raylı sistem araçları, tren ve metrolar üzerine. Başıma iş açtığım zamanlar da oldu. Zaten doğası gereği her zaman bir gerginliği var.

Biçimde yenilikler aradığım bir dönem, 2017 yılında geleneksel graffiti elementlerinde oynamalar yaparak harflerimi deforme etmeye başladım. Bu süreç beni renk ve dinamik formların merkezde olduğu soyutlamalara doğru götürdü. Genel olarak çalışmalarımı, graffitinin temeli olan stilize harf boyamaları ve soyutlamalar olmak üzere iki gruba ayırabilirim. Bazen bu iki alanı beraber kurguladığım veya birbirine yaklaştırdığım kompozisyonlarım da oluyor.

Beşiktaş’ta yaptığın ve Uncut Gem adını verdiğin muralın hikayesinden biraz bahsedebilir misin?

Uncut Gem, yaklaşık 3 senedir üzerinde yoğunlaştığım tamamen monokrom veya monokrom parçalar barındıran duvar çalışmalarımın en büyüğü. Bu duvarlar arasında, doğada bulunduğu ortamın yapısından etkilenip gelişen veya deforme olan mineral grubu taşların renk ve keskin yapılarından ilhamla yaptığım 4 parçalık seri de bulunuyor.

Uncut Gem bu diziye dahil ettiğim opal grubunu temsil eden agresif bir parça. Duvar adını, Etiyopya’da çıkarılan bir opal parçasının metropole gelişi üzerinden dönen takasların ve kumarbaz bir kuyumcunun kent yaşantısının anlatıldığı Uncut Gems filminden alıyor. Muralın, Dikilitaş’ın çokça kentsel dönüşüm ve inşaata maruz kalan yapısı ortasında yer alması da hikayeyi destekliyor.

Muralın tasarım ve uygulama süreçleri nasıl ilerledi?  Daha önceki işlerine kıyasla deneyimsel farklılıklar nelerdi?

Bu ebatlarda bir mural yapma fikri yaklaşık 2 senedir aklımdaydı fakat uygun şartları sağlayamamıştım. Malzeme sponsorluğu alındıktan sonra belediyelerle iletişime geçmeye başladım ve finalde Dikilitaş Semt Evinin duvarında karar kılınmış oldu. Alana uygun tasarımın yapılması, renklerin belirlenmesi ve gerekli ekipmanların sağlanmasıyla Ocak ayının ilk haftası çalışmaya başlayabildim ve uygulamayı 4 günlük sürede tamamladım. 240 m2 alanı tek başına kontrol etmek ve bunu vinç operatörüyle koordineli yapmak büyük fiziki efor ve bir nevi zekâ oyunu gibi. Çalışmayla yoğun bir mücadele hali var, bu durum da eserle kurduğun bağı güçlendiriyor. 

İlerleyen süreçteki planlarından bahseder misin?

2023’ün üretken bir yıl olacağını düşünüyorum. Daha fazla bu tip büyük ve mekanla entegre çalışmalar yapmayı planlıyorum. Uygun imkanlar oluşursa eskisi gibi yurtdışında da işler yapmak istiyorum. Ve Türkiye’de daha fazla ve nitelikli, graffiti ve sokak sanatı kapsamlı etkinlik görmeyi umuyorum.

Kapak Fotoğrafı: @rashintrouble

İlginizi çekebilir: İrem Güler’den Reklam Panolarını Hacklemek Üzerine