360‘ın yaratıcılarından Güney Afrikalı Mike Norman bir süredir ihtirasla bu projenin peşinden koşmuş, çalışmış, didinmiş ve ortaya 1924 Rejans isimli harika bir çalışma çıkarmış. Bu muhteşem çabasından ötürü eli öpülmesi gereken bu adamı tebrik etmekten başka yapacak bir şey yok.

Konum

Bugün eski İstanbul’dan pek bir şey kalmadı elimizde. “Nerede Direklerarası’ndaki o eski Ramazanlar?” gibisinden bir şeyler geveleyip, huysuz ihtiyarlar gibi konuşmak istemiyorum ama, bu kentin pek de geçmişle bağı yok bana kalırsa. Bu görgüsüz, iletişimsiz, tahammülsüz, saygısız, içten içe yanan ve bitik toplumun en güzel temsilcisi de artık “TOKİSTANBUL” diyebileceğimiz kanadı kırık ucube. Bu ucubenin içinde, en ufak bir güzellik, geçmişten kopmamış bir bağ ya da yüzümüzü güldürebilecek bir kırıntı gördüğümüz anda, hemen sizlerle paylaşıyoruz. “Memlekette güzel şeyler de oluyor!” türünden bir haber bülteni klişesine gömülüp üzerine iki lakırdı ediyoruz. Kentsel dönüşüm denen girdabın, aslında kültürel tükeniş anlamına da geldiğini anlayabilenlere gelsin bu yazı o zaman.

Dört Bir Yanda Yankılansın: Rejans Geri Döndü!

Dedem de orada yedi, babam da, ben de… İçimde bir ümit var artık. Çocuklarım da orada yiyebilecek diye. Anılarımı süsleyen efsane mekan Rejans, bildiğimiz yerinde, hatırladığımız görüntüsünde ve geçmişini aratmayacak bir menüyle yeniden açıldı. İsim problemlerinden ötürü 1924 Rejans Restaurant adıyla açıldığını ekleyelim burada.

Aslında kuruluşu 1924 değil mekanın. Bilen biliyor. Rus ihtilalinden sonra İstanbul’da arz-ı endam eyleyen Rusların açtığı pek çok mekandan birisi olan Turkuaz varmış o senelerde burada. Yerine 1932’de Rejans açılmış. 2011’de mal sahibiyle yaşanan problemlerden ötürü kapanana kadar da varlığını sürdürmüş.

Yeri İstiklal Caddesi üzerindeki Olivya Geçidi’nde eskisi gibi. Masaları, sandalyeleri, müziğin çaldığı yer, asma kat, müdavimlerinin isimlerinin yazdığı duvardaki plaketler, Atatürk’ün masası, tıpkı eski günlerdeki gibi. Atmosfer harika. Eskisinden biraz daha farklı ve renkli bir barı var arkada.

Mike Norman

360‘ın yaratıcılarından Güney Afrikalı Mike Norman bir süredir ihtirasla bu projenin peşinden koşmuş, çalışmış, didinmiş ve ortaya harika bir çalışma çıkarmış. Bu muhteşem çabasından ötürü eli öpülmesi gereken bu adamı tebrik etmekten başka yapacak bir şey yok.

Kafasında bazı soruların dönüp dolaştığını, hem geleneksel, hem de modern yemekleri nasıl kaynaştıracağını, mekanı geçmişinden koparmadan bugün ile nasıl öpüştüreceğini çok düşünmüş Mike Norman ve çok güzel bir karışım yaratmış.

Mike Norman, 360’taki özenli çalışmasının üzerine daha da koymuş ve ortaya1924 Rejans Restaurant çıkmış. Üstelik de 360’a gelen müşteri kitlesinden çok daha “kenter”, sonradan görme olmayan, eski Rejans’ın tatlarını bilen bir topluluğa hizmet veriyor.

Eski-Yeni Farkı

Öncelikle belirteyim, eskinin tatlarına ulaşmak isteyenler, burada aradıklarını bulacaklar kesinlikle. Tarama, Rus Salatası, Krep Somon Havyarı, Füme Mersin Balığı, Borç Çorbası, Dana Stogonoff, Tavuk Kievsky, Ev Yapımı Turşu, Pelmeni, Limonlu Votka gibi güzellikler mevcut.

Menü zengin; bu saydıklarım dışında pek çok yemek çıkıyor karşınıza. Eski, klasik Rus tatları ile nispeten modernleştirilmiş lezzetler bir araya geliyor. Ayrıca inanılmaz zengin bir kokteyl menüsü oluşturulmuş ve tadına bakanlar bunların bir hayli lezzetli olduğunu belirttiler.

Ayrıca, eskiden farklı olarak fine-dining lokantaların dünyada “olmazsa olmazı” tadım menüleri de oluşturulmuş. (3 ve 5 yemeklik laternatifler mevcut)

Yediklerim

Sözün özüne gelince… Harika ekmekler ve enfes tereyağlar deneyimledikten sonra füme somon ve mersin balığı indirdim mideye. Limonlu votka eşliğinde nefis bir salatalık turşusu yedim.

Kış sebzeleri, dil, tavuk ve yumurta ile sunulan harika bir Rus Salatası ile devam ettim.

Damağımda güller açtıran Krep Somon Havyarı ile kendimden geçtim. Gerçekten harikaydı.

Nar, labne ve muskat ile sunulan Ispanak Pkhali de bir hayli şaşırttı beni.

Ispanak ve keçi peynirli Pelmeni (mantı) ile sakinleştim. Bu mutfağın en sevdiğim ürünlerinden birisiydi.

Dana kaburga, pancar, lahana ile sunulan Borç Çorbası geldi sonra. O güne dek içtiklerim içinde en güzellerinden biriydi diyebilirim rahatlıkla.

Portakallı Ördek, Dana Strogonoff, Tavuk Kievsky deneyimledim ana yemek faslı gelince. Strogonoff tek kelimeyle bir başyapıttı.

Tatlılarda favorim Crepe Suzette ve kornette sunulan sorbet oldu.

Sonuç

1924 Rejans Restaurant’a mutlaka gidin. Yer bulmanız kolay olmayacak, bunu önceden söylemeliyim, ama bir akşam mutlaka klasik ile modernin kucaklaştığı bu harika fine-dining mabedini deneyimleyin. Bunu yapın!

1924 Rejans Restaurant Adres: Asmalı Mescit Mah. OIivya Geçidi No:7A Beyoğlu / İstanbul – Tel: (0212) 243 8360