İlk yorumu siz yazın!
Rexx Sineması'nın Tarihi: Adeta Geçmişin Apollon Tiyatrosu
Kadıköylülerin olmazsa olmaz alışkanlıkları vardır. Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nin güzel bahçesinde bir arkadaşla saatlerce sohbet etmek, Kalamış sahilde bisiklet sürmek, Süreyya Operası’ndaki etkinlikleri kaçırmamak için hızlı davranmak, güzel bir yaz akşamında Moda’da gün batımını izlemek, Rexx Sineması’nda bağımsız filmleri takip etmek… Bu liste daha uzar gider.
Mart ayından beri Koronavirüs yüzünden geçirdiğimiz bu zor günlerde birçok mağaza, spor salonu, sinema, tiyatro sahnesi kapandı. Kapılarını kapatan yerlerden biri de Rexx Sineması. Geçtiğimiz günlerde ne yazık ki, Rexx Sineması’nın tekrar açılmayacağını da öğrendik.
Rexx Sineması, çoğu Kadıköylü’nün sinemaya gitmek için ilk tercih ettiği noktalardan biridir. Banaysa Rexx, her zaman eski ve güvenilir bir arkadaş hissi vermiştir. Bu yüzdendir ki, bunca zaman onunla sıkı bir bağ kurdum. Öyledir ya, bağının güçlü olduğu bir arkadaşla her gün konuşmasan bile hep kaldığın yerden devam edebilirsin ve orada olduğunu bilmek iyi gelir. İşte Rexx benim için öyledir.
Rexx Sineması’nın Tarihi
Gelin, beraber Rexx Sineması ve geçmişine biraz göz atalım. Bugün var olan Rexx Sineması’nın yerinde geçmişte Apollon Tiyatrosu vardı. Apollon Tiyatrosu ise, 1873’de bir Rum cemaati tarafından yaptırılmış ve 1960’lı yıllara kadar hizmet vermişti. Binanın 1930’un başlarında ismi değişti ve Hale Sineması oldu. En sonunda, 1960 yılındaysa yıkıldı ve tekrar inşa edilip Rexx Sineması olarak hizmet vermeye devam etti.
Buradan sonra biraz daha geçmişe gidiyorum, en sonunda tüm konuların Rexx’e nasıl bağlandığını göreceksiniz. Osmanlı’da Müslüman kadınların sahneye çıkması yasak olduğu için sadece Ermeni, Rum ve Yahudi kadınlar sahneye çıkabiliyordu. Bunlardan biri de, çok yetenekli olan ve herkesin sahnede keyifle izlediği Eliza Binemeciyan’dı. Eliza, tiyatrocu bir ailede yetişmişti, Osmanlı’nın farklı birkaç sahnesinde rol aldı. 1924 yılında gittiği Fransa’dan iki yıl sonra geri geldiğinde burada sahne almaya devam etmiş olsa da, Fransa’ya ikinci kez yeniden gittikten sonra hiç geri dönmedi.
Darülbedayi ve Afife Jale
Kısaca Darülbedayi hakkında da bilgi vermek istiyorum. Darülbedayi, dönemin belediye başkanı yani Şehremini Cemil Topuzlu tarafından belediyeye bağlı bir konservatuar olarak açılmıştı. Derken bir gün, Darülbedayi tarafından gazetede bir ilan yayınladı: 5 Müslüman Türk kızına eğitim vereceklerdi. Bu kişiler, aldıkları eğitimden sonra sadece kadınların izleyeceği oyunlarda oynayabileceklerdi. 5 kız öğrenci seçildi seçilmesine; fakat zaman içinde işler ciddileştikçe bu kız öğrencilerden biri hariç hepsi teker teker topluluktan ayrıldı. Kimisine göre gerçek olan buydu: Asla sahneye çıkamayacaklardı, belki sahne arkasında bir görevleri olabilirdi.
Ama içlerinden biri vardı ki, sahneye çıkmazsa nefes bile alamazdı. Sahneye çıkmak için babasını karşısına almış, annesiyle birlikte doğup büyüdüğü evi terketmişti. Evet, bu isim hepimizin tanıdığı Afife Jale’ydi.
Az önce bahsettiğim 5 seçilmiş kişinin, başta sadece kadınların izleyeceği oyunlarda oynamaları planlanmıştı; fakat şartlar öyle gelişmedi. Yönetim kurulu bunu uzunca süre tartıştı ve sonunda cesaret edip Afife’yi sahneye çıkarmaya karar verdiler.
Sahne Apollon Tiyatrosu. Tarihte ilk kez Müslüman bir kadın sahneye çıkıyordu. Ne yazık ki, her şey böyle masal gibi devam edemedi. Polisin kovalamacaları sebebiyle, Afife sahneye gizlice gelip, gizlice gidiyordu. Sahneye çıktığı ilk gece için “Hayatımda mesut olduğum ilk gece” dediği söylenir. Her ne kadar zorlayıcı bir yolculuk olduysa da, böylelikle Apollon Tiyatrosu da Türk tarihi için böylesine büyük bir adıma tanıklık etmişti. Afife Jale bugün aramızda değil ama bizlere özellikle kadınlara çok önemli bir şeyi gösterdi: Hayaller durup beklerken gerçekleşmiyor, imkansızlıklarına rağmen tutkuyla peşinden koşarken gerçekleşiyor.
Geçmişin Apollon Tiyarosu, bugunün Rexx Sineması umuyorum ki kısa sürede aramıza döner pek çok anıya tanıklık etmeye devam eder…
Kapak fotoğrafı: Instagram / @kadikoysokak
İlginizi çekebilir: Emre Eminoğlu’dan “1989 Gazete: Beyoğlu Sineması’ndan Haftalık Bülten“
Rexx sineması benim gençlik anılarımda çok önemli bir yer ve şimdi Afife Jale ile beraber daha derinlerde bir geçmişi olduğunu öğrenmek beni daha da duygulandırdı. Umarım yine sanatla aramıza geri döner.
Afife jale nin tiyatro tarihimizde sanatci kisiliginin tanibda ne denli Büyük yureklilik gösterdigini de vurgulayan bu yazı için teşekkürler ve Tebrikler
Kaynak analizi ve degerlendirmesi yuksek,yalin bir dil ,okunurlugu yuksek bir yazi tebrik ederim