Kültür kokan sokaklarıyla adeta sanatın başkenti dediğimiz Viyana, sokaklarını süsleyen 19.yy neogotik mimarisi, neredeyse köşe başı diyebileceğimiz kadar sık, dilediğiniz zaman klasik müziğin hazzına varabileceğiniz Opera binaları, tarihin zorlu vakitlerine tanıklık etmiş göz kamaştırıcı saraylarıyla ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatmaya yeminli gibi! Yıllarca Mozart, Bethooven, Sigmund Freud, Gustav Klimt gibi ünlü sanatçılara, dehalara kapılarını aralamış bu şehrin ince bir zevkle düzenlenmiş sokakları arasında kaybolurken, gözlerinizi kapadığınızda yüzyılların şehrin içine işlediği kültür-sanat tınılarını ruhunuzda hissedebilirsiniz! Ancak bu şehir sadece ruhunuzu beslemeyecek! Yüzyıllardır değişmeyen, adeta bir sır gibi saklanan tarifiyle, patenti dahi alınan, Viyana’nın kendine has lezzetli tatlısı Sachertorte, bir şehri keşfetmenin verdiği hazzı ikiye katlayacak!

Hikayesi taa 1832 yılına dayanan Sachertorte, dönemin prensi Prens Von Matternich’in özel konukları için ortaya çıkıyor. Prens Von Matternich, ağırlayacağı konuklar için özel, büyülecyici ve şimdiye kadar tadılmamış bir pasta hazırlanmasını emrediyor. Prensin sarayında henüz bir çırak olan 16 yaşındaki Franz Sacher, iki kat yoğun çikolatalı pandispanyayı kayısı marmeladı ile birleştiriyor ve leziz kremşanti ile etrafını sarıyor. Bu özel tatlının son aşaması ise tıpkı kayısılı marmelat gibi olmazsa olmaz nitelikte. Bu klasik son aşama; 200 yılı aşkın süredir üstü çikolatalı ganache ile kaplı kekin üzerine şefler tarafından aynı şekilde atılan “Sacher” imzası!

Tarihler 1965’i gösterdiğinde Franz Sacher’in tarifini bir sır gibi sakladığı hatta üzerine patentini aldığı bu özel pastasının tarifi nasıl olur bilinmez ama rakip Demel Pastanesi’nin eline geçiyor ve Demel Pastanesi “Orijinal Sachertorte” adıyla satmaya başlıyor. Tariften farklı olarak Demel Pastanesi kayısı marmeladını iki kekin arasına değil en üstte yer alan çikolatalı ganache’nin altında kullanmayı tercih ediyor ve böylece ortaya yeni bir tartışma konusu çıkıyor: Kayısı marmeladı iki kekin arasına mı konmalı yoksa en üstte yer alan çikolatalı ganache’ın altına mı?

İşte Gastronomi bize, aslında malzemelerin ne olduğunun değil nasıl kullanıldığının damakta yarattığı farkı gösteriyor! En sonunda Sacher ve Demel ailelerinin davalık olmasıyla birlikte Demel Pastanesi’nin sadece iki isimle satış yapabileceğine karar veriyor yargı: Eduard-Sachertorte veya Gerçek Sachertorte! Sachertorte’nin tarifinin günümüzde bile hala kimseyle paylaşılmadığı, gizli tutulduğu bilinse de bir rivayete göre 1980 yılında Franz Sacher’in kuzeniyle evli olan Carla Sacher’in torununa bu gizemli pastanın orijinaline en yakın tarifi verdiği söylenmekte.

Bu gizemli pastanın gizemli tarifi kimin elindedir ya da değildir bilinmez ama orijinaline en yakın tadı tadacağınızı umduğum bir yer var! Franz Sacher’in eşsiz tarifiyle hazırladığı bu özel pasta, yapımından 44 yıl sonra oğlu Eduard Sacher tarafından halkla buluşturuluyor ve yüzyıllar boyu damaklarımızda şenlik yaratacak o tarihi mekan açılıyor: Hotel Sacher!

200 yıldır gizemli bir şekilde damaklarımızı şenlendiren, ülkesinin sınırlarını aşan hatta davalara bile konuk olan bu özel pastayı Viyana’nın zengin markalarla bezenmiş ünlü alışveriş caddesi Kärntner Straße yani Kärntner Caddesi’nin sonuna doğru gittiğinizde, hayranlığınızı gizleyemeyeceğiniz şekilde şehrin ortasında kondurulmuş St. Stephan Katedrali’nden büyülenmeden hemen önce O’nun görkemi eşliğinde yiyebilirsiniz! Bol gezmeli, gezdikçe yorulmalı bir günün ardından bol çikolata ve marmelat dolu bir molayı kim istemez ki 🙂   

Kapak Fotoğrafı: Wikipedia

İlginizi çekebilir: İlke Hazer’den Strudel