Sabah 06.30, fakat bizde tüm yolculuk boyunca mesir macunu yemişcesine bir enerji mevcut! Sebebini anlamlandıramadığımız bu enerji sonrası kendimizi İstanbul’da bolca bulunan Komşu Fırın’lardan birine atıyoruz. Beynimize şeker fırlaması yaşatan limonatası ve çiğ hamur olduğuna kanaat getirdiğimiz poğaçalarından sonra ardımızda gözü yaşlı içecek ve yiyecekler bırakarak yola devam ediyoruz. Şakalar komiklikler, kahvaltıda bol domatesler naneler, keşifler, peştamaller derken aradaki tonlarca ayrıntıyı atlıyorum! Umuyorum başka yazıya!

Bunların ardından, ev sahibimiz, ablacığımızın biricik kankası bizi harika bir yerle tanıştırıyor! Kendisi güzeller güzeli Galata’da. Nasıl anlatsam, Galata Kulesi’ni sağınıza alın, sonra bir sokak göreceksiniz, oraya doğru kıvrılın. Ya da sokaktan geçen birine “Nerede yahu bu Sensus?” diye sorun, muhakkak çok daha doğru cevaplar alırsınız!

Girdiğiniz sokağın karşısında ise böyle güzellikleri görmeniz de cabası!

İçerinin şahane bir dekorasyonu var! Tam bir mahzen havasında, bol taş kullanılmış, serin, konforlu ve şık. Esprili ve kalabalık bir menüsü var, üstelik fiyatlar da çok makul. Biz başta inanamadık, butik bir şarap evinden çok daha fahiş fiyatlar beklerdik, fiyat/kalite oranı özellikle de Ankara ile kıyaslandığında çok çok başarılı. Gelsin artılar!

Patlıcana sarılı peynir gibi, oldukça lezzetli şarap-yanıatıştırmalıkları da var, akıllardan çıkmasın. Duvarlarda bu tür romantik mi desem, arabesk mi desem bir takım detaylarla da karşılaşabiliyorsunuz.

Hep söylüyorum, herhalde ömrümün sonuna kadar da söylemeye devam edeceğim. Tuvalet çok önemlidir, kadınlar tuvaleti iki kat daha önemlidir. Üçüncü sınıftaki mimarlık projelerimi referans göstererek rahatlıkla söyleyebilirim ki tuvaletleri yerleştirmek her zaman için büyük derttir. Hadi yerleştirdik diyelim, nerede bunun makyaj masası, nerede labirent girişleri nerede dışarı açılacak kapıları derken tuvaletler için geniş mesailer ayırmanız gerekebiliyor. Sensus Şarap Evi’nin tuvaletlerine ise bayıldım! Malzeme seçimine, kadınlar için düşündükleri küçük ayrıntılara, devasa aynanın önüne yerleştirdikleri sandalyelere hatta sıvı sabunun kokusuna… Gerçekten güzel düşünülmüştü ve artık Sensus Şarap Evi benim için harika bir yerdi!

Kocaman gruplar da, romantik sevgililer de, tek başına gelip demlenmek isteyenler de düşünülmüş, herkes için ayrı bir düzen yaratılmış. Forumlarda okuduğum kadarıyla servisten şikayetçi olan onlarca insan varmış, en azından ben hiçbir sıkıntı yaşamadım. Herkes olması gerektiği gibiydi, kimse neşeden bayılmıyordu ama suratsızlık ya da aksaklık da yoktu, tıkırındaydı.

İçeride aynı zamanda market bölümü de var, meze veya şarapları oradan satın alıp evinize doğru tatlı tatlı gidebiliyorsunuz.

Son olarak mesaj kaygılı bu içeriğimizden sonra fırsatı olan, İstanbul’da olan, olmayıp da eşi dostu görmeye gelen herkese muhakkak buraya uğramasını tavsiye ederim. Ben çok çok beğendim, umarım siz de beğenirsiniz!

Sevgiler, bol mahzenli günler!