Sanat, her zaman yeni sorular sormanın ve alışılmış sınırları aşmanın bir yolu olmuştur. Bir sanat mekânından fazlası olan YUNT, sergiler, etkinlikler ve eğitim programlarıyla sadece bir buluşma noktası değil, aynı zamanda düşünsel bir yolculuğun başlangıcı. Yeni sergisi “Serbestlik Dereceleri” ile YUNT, sanatın mekâna, harekete ve yoğunluklara dair algılarımızı yeniden tanımladığı bir deneyim sunuyor. Bu yazımda yaptığım ziyaretten ve sergiden söz ettim.

“Serbestlik Dereceleri” Sergi Afişi | Fotoğraf: yunt.art

21 Aralık sergi açılışına davet edilmemle tanıştığım YUNT, daha varmadan bulunduğu alanın girişinde bir heykel ile karşılıyor sizi. YUNT’un direktörü Muratcan Sabuncu daha sonra bunun YUNT’un açılışında oraya konumlandırdıkları kalıcı bir eser olduğundan söz etti. Bu eser alanın ismine de ilham veren at sürüsünü simgeliyor.

YUNT | Fotoğraf: yunt.art

YUNT, Sultanbeyli’de yer alan, sanat ve etkileşim odaklı bir mekân. Sergiler ve etkinliklerin yanı sıra sunduğu eğitim programları ve desteklediği yayınlar ile ziyaretçilerine dünya ile yeni duyusal ilişkiler kurma fırsatı tanıyor.

Şu anda YUNT’ta sergilenen “Serbestlik Dereceleri”, Kerem Ozan Bayraktar’ın küratörlüğünde düzenleniyor. Sergide Sümeyra Bakır, Tayfun Erdoğmuş, Bedirhan Kılıç, Merve Karakoç, Kerem Özkan, Dila Pirinç, Beste Saraç, Ulya Soley ve Berkay Tuncay’ın eserleri yer alıyor. 21 Aralık 2024’te kapılarını açan sergi, 11 Nisan 2025’e kadar ziyaret edilebilir.

4-224
“Serbestlik Dereceleri” Sergisi | Fotoğraf: yunt.art

“Serbestlik Dereceleri” sergisi, sanatsal ifade biçimleri üzerinden mekânı nasıl algıladığımızı, kurguladığımızı ve temsil ettiğimizi sorguluyor. Sergi, bir sistemin çevresel koşullara göre nasıl hareket edebileceğini, dönüşebileceğini ve yeniden biçimlenebileceğini ele alan “serbestlik dereceleri” kavramı ile sabit uzam modelleri yerine, farklı yoğunluklar ve hareket olasılıklarını araştırıyor.

“Serbestlik Dereceleri” Sergisi | Fotoğraf: yunt.art

Küratör Kerem Ozan Bayraktar, sergiyle ilgili olarak şunları aktarıyor:
“Dünyayı anlamaya çalışırken genelde kullandığımız statik haritalar ve temsiller, hayatın dinamik yapısını tam olarak yansıtamıyor. Yaşam deneyimlerimiz sabit değil; sürekli değişen, akışkan ve katmanlı bir yapıya sahip. Çevremizle olan ilişkilerimizi, statik ve hareketli unsurlar arasındaki dengeyi ve farklı yoğunlukları sanat yoluyla ifade etmeye çalışıyoruz. Bu sergi, geleneksel mekân modellerinin ötesine geçerek hem sınırları zorlayan bir yaklaşım sunuyor hem de yeni olasılıklara kapı aralıyor.”

“Serbestlik Dereceleri” Sergisi | Fotoğraf: yunt.art

Sergide, üç boyutlu modellemelerden projeksiyonlara kadar farklı haritalama teknikleri kullanılmış. Bu teknikler yalnızca mekânı görmeyi değil, onunla etkileşimde bulunmayı ve anlamını yeniden düşünmeyi hedefliyor. Bayraktar’a göre, bu deneyim izleyiciyi kendi alışkanlıklarını sorgulamaya ve mekâna farklı perspektiflerden bakmaya teşvik ediyor.

“Serbestlik Dereceleri” Sergisi | Fotoğraf: yunt.art

YUNT’un atmosferi, serginin sanatsal zenginliği ile birleşerek ziyaretçilere hem görsel hem de düşünsel bir yolculuk sunuyor. Sanatın mekân algımızı nasıl yeniden şekillendirebileceğini görmek isteyen herkes için bu sergi kaçırılmayacak bir fırsat.

Kapak Fotoğrafı: yunt.art

İlginizi çekebilir: Burcu Dimili’den Derya Yücel ile: “Gökyüzü Başımızın Üstüne Düşebilir” Üzerine