Takım Oyunu. Bu kitabın konusu liderler, lider ruhlu kişiler. Kitabın yazarın Seth Godin, etrafında bir hareket başlatan, ileride gelebilecek tepkilere karşı dik durabilecek, risk alan, yönetmeyi seven liderler istiyor. Onlara olan ihtiyacı vurguluyor; onlara ihtiyaç var ki hareketler başlasın, takipçiler kabilelere dönüşsün, dünyayı yeni fikirler sarsın. Godin’in savunduğu nokta, bugünün teknolojisi ve internet sayesinde fikirlerin çok daha rahatça ve hızlı yayıldığı, ancak az insanın lider olma çabasında olduğu. Önce bu yazımı okuyun, daha sonrasında yetmez ise kitabı satın alın. Liderlik yapabilir misiniz, kişisel özelliklerinizi bir gözden geçirin. Aslında hepimiz birer lideriz!

Kimse ürkmesin lider ve kitle deyince, Godin’in bahsettiği liderlik kavramı illa ki devrimci, yeni bir akım yaratan kişi demek değil. Lider olmak için milyonlarca kişiyi etkilemek zorunda değil; 10 kişilik bir takım da yaratılabilir, milyonlar da yönetilebilir. Önemli olan insanın düşüncelerini somut bir fikirde toplaması ve doğru kanalları kullanarak bu fikri yayması. Bu kanallar neler? İnternet üzerinden sosyal medya kanalları, çok etkin bir şekilde bir “lider”in sesini duyurmasına yardımcı olabiliyor. Bir fikir internet sitesi ve sosyal medyaya iyi bir şekilde aktarılırsa, fikrin takipçileri yavaş yavaş toplanıyor ve ortaya bir takım oyunu çıkıyor.

Bu dönemde liderin fikrine karşı çıkacak insanlarla karşılaşması an meselesi. Ancak liderlik özelliklerinden biri de risk alabilmesi ve tepkileri önemsemeyip yoluna devam edecek, takımını her koşulda destekleyecek güçlü bir karaktere sahip olması. Bir liderde utanç ve huzursuzluk kavramlarına rastlanmaması da gerekiyor, Godin’e göre bir lider büyük bir kitleye rahatça seslenebilir, gür sesiyle yönlendirebilir, tepkilerden korkmaz ve statükoya karşı gelebilir, hatta statükoyu değiştirebilir.

Seth Godin kitabında iki kavramı birbirinden ayırıyor: Yöneticilik ve liderlik. 

Her liderin oluşturduğu kitleyi yönlendirmesi sonucunda bir yönetici olduğu; ancak her yöneticinin lider olmadığı anlatılıyor. Liderlerin takipçileri, taraftarları, yöneticilerin işçileri bulunuyor. Fark buradan başlıyor. Bununla beraber, yöneticiler kendi işlerinin yolunda giderken; liderler dünyada bir şeyleri değiştiriyor, fark yaratıyorlar. Ve ortaya çıkan sonuç şu: Dünyanın, her sektörün yöneticiden daha da çok lidere ihtiyacı var.

Kitleler, yani bir hareketin ve bir fikrin taraftarları, yönetilmeyi değil, onlara yol gösteren insanların ortaya çıkmasını bekliyorlar. Bu kitap herkesin birer lider olabileceğini savunuyor. Büyüklü küçüklü kitlelere rehberlik yapacak insanlara neler yapmaları gerektiğini, ne gibi korkularından sıyrılmaları gerektiğini kısa notlarla anlatıyor. Lider olmak isteyen herkesin – hatta aklında liderlik düşüncesi olmayanların bile – bazı fikirleri ortaya koymanın düşündükleri kadar zor olmadığını görmesi için bu kitabı okuması lazım.

Seth Godin’den Liderlik örnekleri:

Jimmy Wales, Wikipedia’nın kurucularından. Wikipedia gibi milyonluk kitleye sahip olan bir sitenin lideri. Bu sitenin milyonlara ulaşması için ilk başta 5000 kişiyi etkiledi ve bu takımın neler yazması gerektiğini ve ne kadar yazı yazması gerektiği söylemedi. Onları sadece yönlendirdi ve bir soruları olduğunda cevaplarıyla bu gruba rehberlik etti. Bu kişilerin bir takım olabilmesi için aralarındaki teknolojiyi, interneti, e-mail sistemini kullanarak daha kolay iletişim kurmalarını sağladı. Dışardaki dünyayla bağlanmaları için onlara bir ortam sağladı. Şuan o takım milyonlarca kişi oldu ve Wikipedia dünyanın en çok tıklanan ve en iyi 10 internet sitesi arasında. Wales üç adımda ilerledi: farklı yerlerden kurduğu bu takımı motive etti, aralarındaki bağları kurdu ve takımına gelecek tepkilere karşı arka çıktı.

Godin, liderlerin takımlarındaki kişileri bulmak ve onları da rahat birbirlerinin bağlamak için sosyal medyalardan çok yararlanabildiğini söylüyor. O yüzden facebook, twitter gibi insanlar arası iletişimi ve bağlantıları platformlara bayılıyor. Godin için Twitter insanın kendi düşüncelerini ve fikirlerini kısa cümlelerle büyük bir kitleye hızla aktarabileceği inanılmaz bir kanal. Takım oyunu kitabında Twitter’ın da içinde olduğu bir liderlik hikâyesi daha anlatıyor.

Scott Beale Laughing Squid (Gülen Mürekkep Balığı) adlı sanat, kültür, teknoloji çalışmalarının web sunuculuğunu sağlamak amacıyla kurulmuş bir şirketin kurucusu. (Online ortamda çok önemli ve eğlenceli bir şirket, bakmalısınız!)

Beale bir gün bir Google’ın bir ürünün yapıldığı partiye gidiyor, fakat kapıdaki kuyrukta beklemekten sıkılıp, aşağı sokaktaki bomboş bir bara giriyor. Twitter’ına “Ginger Man’da Alta Vista parti” yazıyor. Birkaç dakika sonra 8 kişi Ginger Man barına geliyor. Biraz daha geçince kendi kurduğu, twitterdan anons ettiği partisinin 50 katılanı oluyor. Birkaç saat sonra ise bomboş Ginger Man dolup taşıyor.

Seth Godin’in burada ki yorumu şu; Twitter bu konuda kesinlikle çok önemli bir araç, fakat Scott Beale direk eve gitseydi veya Ginger Man’da bir bira içip kimseye haber vermeseydi, o bar hiç dolmayacaktı. Hatta başından parti olmayacaktı. Scott o anda bir hareket başlattı ve takipçiler kazandı.

Godin’in söylemek istediği bu; lider olmak için illa ki politik veya edebi bir akım başlatmak, tüm dünyayı değiştirmek gerekmiyor.

(Değiştirebiliyorsanız, onu da yapın!) İnsanın kendi dünyasındaki ve etrafındaki insanları doğru bir araçla bir amaç için orada toplaması ve sonra o topluluğa liderlik yapması çok önemli. Ve günümüzde her şey bu kadar hızlı değişirken birilerinin yüzlerce konuda insanları harekete geçirmesi gerekiyor.  Fikirlerin duyulmaya, insanların bir şeyleri takip etmelerine ihtiyaç var. İşte burada LİDER’lere rol düşüyor.

Hadi, hemen harekete geçirin. Çünkü fikirleriniz paylaşılmaya ve yayılmaya kesinlikle değer!

İlginizi çekebilir: Lisya Kalma’dan “Girişimciler İçin Mutlaka: Rework” 

***

Seth Godin kimdir?

Godin, bir pazarlamacı; hatta binlerce kişiye göre “Amerika’nın en iyi pazarlamacısı.” Son yıllarda pazarlama, liderlik, fikirlerin yayılması hakkında yazdığı tüm kitaplar 30dan fazla dile çevrildi. Kendisi bir “dünyayı değiştirmek isteyen” bir girişimci ve kitaplarını kar amacı gütmeden diğer insanların da girişimci olmaları sağlamak için çıkarıyor. Godin, herkesin doğru adımlarla dünyaya bir şeyler katabileceğine inanıyor. Ayrıca, kendine ait özellikle pazarlama dünyasıyla ilgilenenler için bir sitesi var ve oraya sürekli düşüncelerini ve gözlemlerini yazıyor. Godin’in hayat felsefesi, “Go! Make something happen!” yani “Harekete geç ve bir şey gerçekleştir!” Takım Oyunu’nu okuduktan sonra Mor İnek’i okumanızı ve kendi blogunda post ettiklerini takip etmenizi tavsiye ediyorum.