m2

William Shakespeare’in en uzun oyunu Hamlet. Farklı yorumlarıyla İstanbul sahnelerinde defalarca gördük. Ancak İKSV’nin İstanbul’a getirdiği son versiyon bambaşka.  Bu kez farklı olan oyunun yorumlanış değil, seyirciye yansıtılış biçimi. Hamlet’i tiyatro sahnesinde değil, beyazperdede izliyoruz, bir nevi tiyatronun sineması yani.

12094938_10153181888023857_967917188558810750_o

Tabii gönül ister ki Benedict Cumberbatch, namıdiğer Sherlock ayağımıza gelsin, kendisini kanlı canlı izleyebilelim! Ama  bunun için şimdilik Londra’ya gitmek gerekiyor. Londra’da National Live Theatre’da kapalı gişe oynuyor Hamlet bir süredir. Londra’daki salonun sahneyi en iyi gören koltuklarına kameralar yerleştirilmiş ve oyun filme çekilmiş. İşte biz İstanbul’da bu filmi izliyoruz.

Her şeyden önce müthiş bir prodüksiyon. Bu kadar detaylı, bol dekorlu bir oyunun müthiş bir tempo içinde seyirciye yansıtılıyor olması artı hanesine yazılıyor oyun ekibinin. Hamlet’in duygu geçişlerinde ön plana çıkan ışık oyunları da, sahne geçişlerindeki hız ve estetik de takdire şayan. Ses sistemi perdeye bile çok kaliteli yansıyordu, ‘kim bilir sahnede nasıldır?’ diye düşünüyor insan.

hamlet-1

Ve oyunculuklar.. Oyunu baştan sona Benedict Cumberbatch götürüyor. 3 saatlik oyunda sadece 2. perdenin başında 5 dakikalık bir bölümde rolü yok, geri kalan tüm hikaye onun üzerine kurulu. Hamlet’in dağınık ruh halini çok iyi toparlayıp sunuyor izleyicisine, deli taklidi yaptığı bölümlerde yıldızı iyiden iyiye parlıyor.  Sherlock’ta da kendine hayran bırakan ses tonu sahnede de yardımına koşuyor. Hamlet’in amcası Kral Claudius rolündeki Patrick Malahide’in de hakkını yememek lazım. Ama kadın oyuncular konusunda ekip gözden geçirilmeli derim ben.

Coldplay Rush of Blood

Ve oyun bitip oyuncular seyirciyi selamladıktan sonra gönülleri bir kez de yardımseverliğiyle fethediyor ekip. Cumberbatch bir adım öne çıkıyor, ve göçmen çocuklara yardımcı olabilmek için (kendisi de bu oyundan kazandıklarını bağışladığı) Save The Children Örgütü’ne yardım çağrısı yapıyor. Ve tüm ekip  izleyiciden bir alkış da bunun için alıyor.

Oyun Kasım, Aralık ve Ocak’ta izleyicisiyle buluştu. Şubat takviminde yoktu ama seyircisinin talebine kulaklarını tıkamamış, ek seans koymuş İKSV.

Bu oyun kaçmaz!