İlk yorumu siz yazın!
Sunday Coffee Bar: Teşvikiye'de Bir Çalışma Masası
Bugün Teşvikiye’de çokça kez oturduğum ama bir Cumartesi günü öncekilerden farklı bir ambiyansıyla tanıştığım kafe Sunday Coffee Bar’dan bahsedeceğim size. FMV Işık Okulları’nın karşısında yan yana dizilmiş kafelerden biri kendisi. Diğerlerinden farkı ve asıl dikkatinizi çeken ise şezlonga benzer sandalyeleri oluyor. Bir şeyler okuyup yazmak için tek başıma geldiğim yağmurlu bir günde, Sunday Coffee Bar bana oturmayı çok sevdiğim o şezlong sandalyelerden daha farklı bir yüzünü gösteriyor, çalışma lambasının bile düşünüldüğü bir alanı, yani bir çalışma masasını…
Sunday Coffee Bar Konum
Sokağa Bakan Şezlonglar
Sunday Coffee Bar’ın sokağa dönük, ferah ön cephesindeki meşhur sandalyelerinden bahsetmiştim. Bu şezlongvari sandalyelere sanki kış ortasında güneşlenecek gibi, sırtınızı rahatça yaslıyorsunuz ve akıp giden sokağı, önünüzden yürüyüp giden insanları seyretmeye başlıyorsunuz. Burası, sokağın nabzını tutmaya ve gözlem yapmaya oldukça müsait olan, pandemi döneminde kapalı alanlardan hala korkan ama açık alanlarda da üşümek istemeyenler için adeta biçilmiş kaftan.
Menü
Kahveler açısından oldukça zengin olan Sunday Coffee Bar’ın menüsü yiyecekler konusunda ise yetersiz. Kahvenin eşlikçisi bir tatlı ya da acıktığınızda yiyebileceğiniz bir sandviç aradığınızda ne yazık ki önünüzde sınırlı bir seçenek sunuluyor; üç çeşit kek, iki çeşit sandviç gibi. Dolayısıyla lezzetli bir kahve içmek ve çalışmak istediğinizde rotanızı buraya çevirmek akıllıca fakat bir şeyler atıştırmak istediğinizde buradan ayrılmak zorunda kalıyorsunuz.
Çalışma Masaları
Benim her geldiğimde oturduğum ön cepheye bakan sandalyelerin hepsi bu kez doluydu. Başta çok üzüldüğüm ama beni kafeyi keşfetmeye iten bu durumla daha önce hiç çıkmadığım üst kata yöneldim. Geldiğimde bilmiyordum ama daha önceki gelişlerimin aksine bu kez üst katta oturmayı tercih etmek meğer benim için en güzeliymiş. Üst kata çıktığımda upuzun bir çalışma masası karşıladı beni. Yan yana ve birbirinden oldukça uzak mesafeli üç ayrı masa gibi görünen ama tek bir masa olan çalışma alanında masa lambası detayı bile düşünülmüş. Bu alan adeta bir kütüphane havası, üst kattan hem sokağı hem de alt katı izleyebilmek ise bir balkon hissi veriyor.
Uzun Saatler Oturma Sorunsalı
Biliyorsunuz ki rahatça çalışabilmek, garsonların bizim daha bir fincan bile çay kahve içmeye midemizde yer kalmamışken yirmi dakikada bir başımıza dikilip bir şey isteyip istemediğimizi soran manidar bakışlarından kaçabilmek için genelde Starbucks’ı tercih etmek zorunda kalıyoruz. Özellikle butik kahvecilerin fiyatlarını yüksek bulan ve gayet haklı olan öğrenciler tarafından Starbucks mantıklı bir tercih oluyor ama istiyoruz ki, butik kahveciler de kazansın hem de yeni keşifler yapabilelim. Fakat ne yazık ki bazı kafeler sosyal medyada ünlendikçe, esnaf samimiyetini kaybediyor. Gözlerini hırs bürüyor, yarım saatte aynı masaya 3 müşteri alabilmeyi hedefliyorlar. Sipariş vermezseniz kovmaktan beter ediyorlar.
Hem dekorasyonuyla, hem sakin çalışma alanıyla, hem de Nişantaşı’ndaki bazı kafelerin aksine uzun saatler çalışmamıza izin vermesiyle (Bilgisayarımı takabileceğim bir priz sorduğum garson tarafından bilgisayar kullanıldığında oturma saatleri çok uzun olduğu ve malum pandemi şartları bahanesi altında sunulan ama asıl amaçlarının daha fazla müşteri toplamak ve öncekileri göndermek olduğunu anladığım Grandma’dan neredeyse kovuldum) burası bana verilmiş bir nimet gibi geldi. Yani Sunday Coffee Bar kesinlikle benim kalbimi çaldı. Sütten ağzım yandığı için kahveyi üfleyerek içtim ve garsona özellikle uzun saatler oturmama izin verip vermeyeceklerini sordum; kesinlikle istediğim kadar oturabileceğimi söylediler.
Hafta sonu oldukça kalabalık olduğundan işi şansa bırakmak istemezseniz, hafta içi de çalışmaktan veya bir kahve içmekten oldukça keyif alacağınız bu mekana gitmenizi öneririm. Gidenler varsa da, mutlaka yorumlarınızı beklerim.
Kapak Fotoğrafı: Instagram @sundaycoffeebar
İlginizi çekebilir: Nesliay Ocakküçük’ten Nişantaşı’nda Kahve Molası
Ne kadar samimi kaleme almışsınız, teşekkürler. Merak ettim, gittiğimde uğramayı çok isterim.