Kendimi bildim bileli yanımda kahvem, dışarıya baka baka çalışmayı seven bir insanım. Uzun zamandır da evden çıktığımda bilgisayarımla gidebileceğim, sesten gürültüden uzak, yeni yazılarımı hazırlayabileceğim sakin ve huzurlu bir mekan arıyordum ki ufak bir Nişantaşı turunda bulmuş oldum: Sunday. Burası; haftanın her gününü pazar günüymüş gibi yaşamak isteyen, her güne pazar enerjisi katmayı hayal edenler için gelinmesi gereken ilk yer! Sunday; adı gibi huzurlu, sakin, renkli ve neşeli bir mekan. Tabii benim onu bu kadar sevmemdeki en büyük neden; köşe konumlu mekanın sokağa bakan masalarında kahvemi Nişantaşı’nda değil de Paris’te lokal bir kafede içiyormuş gibi hissetmem.

Konumu ve koltuklarının duruşuyla hafif Parisienne, renkleri ve kahvesiyle tam bir Viyanalı, samimiyeti ise bir hayli bizden. Ben çok sevdim, size de tanıştırayım. Sunday; Nişantaşı’nda, Teşvikiye Camii’nin hemen arkasındaki sokakta yer alan sevimli bir kahve barı. Burada görmeye alışık olduğumuz gibi, Sunday’de masalar dip dibe değil. Self servis kahvemizi alıp geniş koltuklarımıza oturuyoruz, ferah ferah sokağa bakıyoruz. İşiniz varsa, alın laptopınızı kucağınıza, rahat rahat çalışın. Ya da benim gibi tek başına zaman geçirmeyi seviyorsanız, barın yanındaki dolabın üzerinde iyi bir dergi arşivi var, hem de güncel. Belki de düşünmek istersiniz biraz. Hani bazen birikir ya, o planlamayı çok istediğiniz ‘şey’i bir türlü düşünemezsiniz. Tamam işte, onu burada düşünebilirsiniz.

Barın raflarına bakınca, kırmızı ve beyaz fincanlar dizi dizi. İlginç bir insanım sanırım, kahve mug’ı görünce mutlu oluyorum. Sipariş vermem lazım o an; ama bar incelemekten öteye geçemiyorum. Yine etrafı incelerken pek düşünemedim, ilk seferlik bildiğim yerden gidip bir Iced Americano istedim. Julius Meinl kahvesini severim, bildiğim bir tadı var. Sürprizi yok çünkü, nerede içsem o bildiğim güzel tat. Sunday de kahve için Julius Meinl’ı tercih edenlerden. Bilmeyenler için; Julius Meinl, yurt dışında da birçok noktada bulunan Avusturya’nın ünlü kahve markası. Bu kahve için; aromatik çekirdekli, tertemiz içimli, ‘kültürlü kahve’ desem yeridir bence.

İlk tanışmamızın ardından bir de hafta sonu gittim Sunday’e. Cumartesi günü hafif koşturmacalı bir gün olacaktı. Ben de bu yüzden, sabahın erken saatlerinde güzel bir başlangıç yapmak için süper enerjik, Affogato benzeri Cold Vanilla’yı seçtim. Cold Vanilla; espresso ve sütü shake olarak içmeyi sevenler için tatlı mı tatlı bir tercih. Vanilya şurubu ve vanilyalı dondurma ile hazırlanıyor. Merak edenlere, fiyatı 15 TL. Ben ki genelde sade kahveleri severim, sabahları da pek şekerli içecek tüketmem. Ama bu dondurmalı Cold Vanilla artık kalbimde çok ayrı bir yerde. Bu arada, sabahları da çok güzel gidiyormuş benden söylemesi.

Sunday’de şimdilik yiyecek bölümü yok; ama burada bir sürü kahve çeşidi sizi bekliyor. Bir de  mis gibi kokan çay karışımları var.  Siyah çaydan yeşil çaya, tarçınlı, çilekli, vanilyalı, portakallı, zencefilli, naneli… Hepsi özenle hazırlanmış, misafirlerini bekliyor. Ben de bir yeşilçaysever olarak, bir dahaki Sunday çıkarmamda şeftali ve zencefilli olan Mohr Peach’i denemeyi düşünüyorum. Ayrıca, Sunday’deki kahve ve çayların paketli satışı da başlamış. Yani, iyi haber! Kahve ve çay keyfi evde de devam edecek. Son olarak, içeceğini alıp uzun saatler çalışmak için kendine sıcak bir mekan arayanları hiç tereddütsüz buraya davet ediyorum. Üst katında harika bir çalışma düzeni var ve siz de benim gibi erken saatlerde çalışmayı seviyorsanız, kesinlikle Sunday ile çok iyi anlaşacaksınız. Tatlı mekanımız hafta içi 9’da, Cumartesi günleri 8’de açılıyor. Kapanış saatleri değişiyor, bazen 9 gibi, bazen de 10’a doğru kapanıyor. Unutmayın, burası Pazar günleri kapalı! Ne de olsa amaç Pazar günlerinin sevincini haftanın diğer günlerine yaymak, değil mi?

Sunday Coffee Shop Adres: Ahmet Fetgari Sokak No: 44/B Teşvikiye / İstanbul

#onecoffeeshopineveryweek