Hafta sonu ne yapsam diye düşünenler hazır havalarda güneşli gidiyorken size harika bir önerim var. İstanbul’un kalbi Tarihi Yarımada’da lezzet ve tarih dolu bir hafta sonu geçirmeye ne dersiniz?

Konum

Tarihi yarımada turunuza Tahtakale’deki Namlı Pastırma’da güzel bir kahvaltı ederek başlayın derim. Namlı Pastırma’da ister kendi seçeneceğiniz malzemelerle kocaman bir sandviç yaptırın isterseniz de envai çeşit peynirden damak çatlatan şarküteri ürünlerine, tazecik ekmeklerden bal kaymağa efsane kahvaltılıklarla masanızı donatın, tercih sizin.

Ardından kendinizi Mısır Çarşısı’nı otantik ortamına bırakın derim. Mısır Çarşısı’ndan çıktıktan sonra tramvay yolunu takip ederek Sirkeci’ye doğru yol alın. Sirkeci Garı’nın içindeki İstanbul Demiryolu Müzesi’ni gezdikten sonra Hafız Mustafa’da tatlı bir mola verin derim. Şerbetli tatlıların en lezzetlisini bulabileceğiniz Hafız Mustafa her daim kalabalık oluyor. Ama emin olun tadacağınız lezzetler beklediğiniz sıraya değecek.

Tatlıdan aldığınız enerji ile yürümeye devam. Bu kez rotanızı yine Sirkeci’deki Türkiye İş Bankası Müzesi’ne çevirebilirsiniz. Hem daimi sergiyi hem de Milli Mücadele’nin 100. Yılı’na özel açılan sergiyi ücretsiz olarak gezebilirsiniz. Müzeden çıktıktan sonra hemen karşı kaldırıma geçerek Brew Coffee Works’te bir yorgunluk kahvesi içmeyi de ihmal etmeyin.

Kahve molasıyla biraz dinlendiyseniz sıra geldi İstanbul Posta Müzesi yani PTT Müzesi’ni gezmeye. Osmanlı Dönemi’nden günümüze her türlü posta ve iletişim araçlarının sergilendiği müze sizi geçmişe doğru nostaljik bir yolculuğa çıkaracak.

Bu keyifli geziyi güzel bir yemekle sonlandıralım derseniz de Baldır Sirkeci en lezzetli alternatiflerden biri. İsmiyle müsemma ‘Baldır’da baldır eti ile hazırlanan parmak ısırtan lezzetler tadabilirsiniz. Kendi yapımları olan özel bir ekmekle servis ettikleri baldır çeşitleri arasından ben karamelize soğanlı baldırı tatmanızı tavsiye ederim.

Biraz daha lokal takılmak, esnaf lokantalarını keşfetmek isterseniz de kendinizi esnaf lokantalarının yan yana sıralandığı Hocapaşa Sokağı’nın kollarına bırakın. Hocapaşa Sokağı’nda önerebileceğim lezzet durakları: Şehzade Cağ Kebabı, Tarihi Hocapaşa Pidecisi, Namlı Rumeli Köftecisi ve Meşhur Filibe Köftecisi. Hangisini seçerseniz seçin pişman olmazsınız.

Bence Rusların Matruşka bebekleri gibi İstanbul; keşfetmeye başladıkça sürekli yeni bir İstanbul ile karşılaşıyorsunuz, her an içinden yeni bir İstanbul çıkarıyor bu şehir, sizin için. Siz de fırsat buldukça boş vakitlerinizi İstanbul’da turist olmaya ayırın, asla pişman olmazsınız.

İlginizi çekebilir: İstanbul Flaneur’den Eminönü ve Sirkeci Mekanları

Kapak Fotoğrafı: Sıla Uçan