Temiz Suya Erişim Tehlikede: Küresel Su Krizi
Suya erişiminin kısıtlı olduğu bir dünya düşünebiliyor musun? Çamaşırlarını yeterli sıklıkta yıkayamadığın için kirli bir yatakta, kirli kıyafetlerle uyanıyorsun. Yüzünü yıkayamıyor, kahve hazırlayamıyorsun. Tuvalet ihtiyacını gidermek için ormanlık bir alana girmen, içecek temiz suya ulaşmak için kilometrelerce yol yürümen gerek belki de… Çok zor, değil mi? Fakat ne yazık ki dünyada 844 milyon insanın temiz suya erişimi kısıtlı ve yaşamlarını bu şartlarda sürdürmek zorundalar. Temiz suya erişim, sandığından büyük bir lüks aslında ve elimizi çabuk tutmaz, su kaynaklarını bu hızda tüketmeye devam edersek, bu lükse sahip olanların sayısı hızla azalacak.
Küresel Su Krizi
Küresel su krizi, hızla artan nüfusa karşın dünyadaki temiz su kaynaklarının boşa harcanması, kirletilmesi veya yok edilmesi, yanlış kentleşme nedeniyle metropollerdeki nüfusun kontrolsüzce yoğunlaşması ve sanayileşme gibi sebeplerle bir çığ gibi büyüyor. Küresel iklim değişikliği, nüfus artışı, sürekli olarak değişen tüketim alışkanlıkları da durumu olumsuz etkiliyor. Su kaynakları bu hızda tüketilmeye devam ederse 2030’daki tatlı su talebi bugün arz edileni %40 oranında aşabilir; 2050 yılına geldiğimizde ise dünya üzerindeki her dört kişiden biri temiz suya erişimi olmadan veya sürekli su kesintilerinin gerçekleştiği, içme suyunun karneyle dağıtıldığı bir gerçeklikte yaşamak zorunda kalabilir. Üstelik küresel su krizinden etkilenen sadece bizler de değiliz. Dünya üzerindeki tüm hayvanların %10’u ve tüm balık türlerinin %50’si tatlı su kaynaklarında yaşıyor. Göller, nehirler, dereler ve yeraltı suları yok oldukça sadece bizlerin temiz suya erişimimiz değil, doğrudan ve dolaylı olarak doğanın tüm dengesini sağlayan biyoçeşitlilik ve ekosistem de tehlikeye giriyor.
Su Tasarrufu İçin…
Evde kaldığın bu günlerde, hele ki market alışverişinden döndüğünde çok daha fazla ellerini yıkıyor, kişisel hijyenine ve evin temizliğine her zamankinden çok daha fazla önem veriyorsun, değil mi? Yalnız değilsin. Fakat su kullanımının kontrolün dışında artmaya başlamasıyla Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye, tam da COVID-19 ile mücadele ettiğimiz bu dönemde su kaynaklarının sınırlı olduğunu hatırlatma gereği duydu. Özellikle bu dönemde suyun doğru kullanımı çok daha önemli, çünkü salgın hastalıklarla mücadele susuz mümkün değil ve suyumuz her zamankinden daha değerli. Dolayısıyla sadece bu dönemde değil, her zaman için, hem yeterli hijyen sağlamak hem de su kaynaklarını idareli kullanmak için alabileceğin birkaç basit önlem var:
- Ellerini yıkarken, en az yirmi saniye sabunlama kuralına uymak demek, 20 saniye boyunca suyu boşa akıtmak demek olmamalı. Bir musluktan dakikada 14 litreye yakın su aktığını hatırlamaya ve ellerini sabunlarken musluğu kapamayı unutmamaya özen gösterebilirsin.
- Sebze ve meyveleri akan su yerine lavaboya ya da kaseye su doldurarak yıkayabilirsin. Hatta kalan suyla daha sonra bitkilerini sulayabilirsin.
- Balkon ya da teras gibi alanların temizliği için hortumla su tutmak yerine süpürge kullanabilirsin.
- Bulaşıklarını elde yıkamak yerine bulaşık makinesi kullanmalısın ve makineyi doldurmadan çalıştırmamalısın. Makinenin dolması uzun sürüyorsa, kötü kokuları önlemek için yemek artıklarını temizlemek tabii ki önemli. Fakat bunu suyla değil, ıslak bir sünger ya da fırça yardımıyla da yapabilirsin.
- Çaydanlık ya da su ısıtıcısına ihtiyacın kadar su koyarak, sadece sudan değil enerjiden de tasarruf edebilirsin.
- Musluklara perlatör takabilirsin. Bu aparat, akan suya hava karıştırarak harcanan su miktarını %30’a kadar azaltabiliyor.
Gündelik yaşamında ve evinde yaptığın su tasarrufu tabii ki çok önemli, fakat yeterli değil. Kendine has bu önlemlerin yanında, yerel ve ulusal yönetimlerin su politikalarını, temiz su kaynaklarını kirleten şirketlerin üretim politikalarını gözden geçirmesi için kamuoyu oluşturulmasına yardımcı olabilir, çevrendekileri su tasarrufu ve küresel su krizi konusunda bilgilendirebilirsin.
Unutma; bu yolda, bu gezegende yalnız değilsin!
Kapak fotoğrafı: Unsplash / Manu Schwendener
İlginizi çekebilir: Kendine Has’tan Sıfır Atık ve Geri Dönüşüm
İlk yorumu siz yazın!