Başrollerdeki Daisy Edgar Jones ve Glen Powell gibi son dönemin en popüler isimlerine ev sahipliği yapan Twisters, eski kasa aksiyon-macera filmlerine özlem duyan herkesin şans verebileceği bir film. Öngörülebilir senaryosu ve çiğ yan karakterlerine rağmen, bitmek tükenmek bilmeyen aksiyonu ve görsel şovu ile tansiyonu hiç düşürmüyor. 1996 yapımı olan Twister filminin bir devam filmi değil bu, o yüzden rahatlıkla başına kurulup izleyebilirsiniz. Oklahoma gibi coğrafi anlamda türlü bahtsızlıklardan yakası kurtulmayan bir lokasyonda, önlerine çıkan kasırgaları araçlarıyla kovalayan ekipleri izliyoruz filmde. 2 ayrı ekibin 2 ayrı gayesi var. Bir tanesinde Daisy Edgar Jones’ın içinde bulunduğu, teknolojik ekipmanlarıyla veri toplamaya çalışanlar var. Diğerinde de Glen Powell’ın içinde bulunduğu, milyon takipçili bir youtuberın külüstür aracıyla kasırga kovalama maceralarının peşine düşen bir ekip var. 

Twisters | Fotoğraf: drydenwire.com

Filmin ilk sekansında trajik bir giriş yapıyoruz. Bu noktada yaşanan olaylar ana hikayenin temelini atıyor. Bu trajediden mental anlamda hasarlı şekilde çıkan Kate Cooper, meteoroloji işlerine olan sevdasını New York’ta masa başı bir işle dizginlemeye çalışıyor, saha çalışmalarına filmi izlediğinizde anlayacağınız bir sebepten dönmek istemiyor. Ancak o trajedinin içinde olan arkadaşlarından biri kendisini uzun bir süre sonra New York’ta bulunca, onun kasırga ekibine dahil olması için ikna süreci başlıyor. Kate’in de zaten bir gitmeye niyeti var ama kendine itiraf edemiyor, neyse kısa sürede ikna oluyor geçici bir proje amacıyla gitmeye. Zira kendini bulan o arkadaşı Javi’de o kadar çok ekipman var ki Kate de ister istemez bir heyecanlanıyor. Çünkü kendisi de uzun zaman boyunca bu kasırgaların insan yapımı bazı deneylerle nasıl dindirilebileceğine dair çalışmalar yapmış birisi… Bu projeye başlarlarken aynı ortamda youtuber tayfa da hikayeye giriş yapıyor, ilk başta antipatik bir görüntü çizen youtuber ekibi ise film ilerledikçe daha farklı bir noktaya evriliyor gözümüzde. Günümüz youtuber işlerine de, felaketlerden fırsat çıkarmayı deneyen sansarlara da değinen, tam anlamıyla hem modern hem de eski kasa bir film.

Editör Notu: Yazının devamı spoiler içermektedir. 

Twisters | Fotoğraf: Awardsdaily

Kate ve Tyler arasında bir fitilin ateşleneceğini anlamamak için filme gözünüz kapalı başlamanız gerekiyor. Ama bu ilişki dinamiğinin nasıl kurulacağıydı önemli olan ve bence bu anlamda işi kotarmışlar. Hem karakterleriyle yeteri kadar dertlenebiliyoruz, hem bitmeyen kasırgalarla adrenalini ağzımızda çalkalıyoruz adeta. Film, yeterli teknik kapasiteye sahip bilim insanlarından da işin mutfağını değerlendirdikleri noktalarda gayet iyi yorumlar aldı. Yani sahne önünde bir hollywood filmi izlerken, arka planda meteoroloji bilimini söküp takan rezillekler yaşanmamış en azından, rahat olabiliriz. Normalde bu tandanstaki senaryolarda bir hikayenin başına bir tane, ortasına bir tane, sonuna bir tane büyük bir kasırga atılır ve olaylar çözülür. Gelgelelim bu filmde üstümüz başımız her yerimiz kasırga oluyor, bazen izlerken biraz fazla mı kasırga oldu bile dedirtiyor, sanki Oklahoma yerlisi gibi kendinden emin konuşan izleyicilere en azından…

Twisters

Ben ilk başta tüm ekibin sapır sapır döküldüğü ve sadece Kate’in hayatta kaldığı sahnede filmin içine fazlasıyla girdim, finaldeki o duygusal havalimanı sahnesinde de aynı şekilde güzelce vedalaştım hikayeyle. Kendini iyi hisset temalı ve bu kadar çok insanın öldüğü bir kasırga filmi olur mu demeyin oluyormuş. Başroldeki iki ana karakterin de muhteşem oyuncular olduğunu düşünmüyorum fakat kendilerine uygun roller bulduklarında farklı bir enerji verdiklerini de inkar etmemek lazım, bu filmde olduğu gibi. Sevgiler.

 Sinema dünyasına ve filmlere dair paylaşımlarıma Instagram üzerindeki film blogumdan (@atıptutuyorum) ulaşabilirsiniz.

Kapak Fotoğrafı: IMDb

İlginizi çekebilir: Eralp Alper’den Hit Man