Yaz ayının sonuna yaklaşırken hala benim gibi yaz bitmesin diyenler varsa yalnız değilsiniz emin olun. Çoğu yerde yaz bitti ama Akdeniz bölgesinde diğer yerlere göre yaz biraz geç bitiyor malum. Bu sene pandemiden dolayı tamamen doğaya dönük bir tatil yaptığımı söyleyebilirim. Hepimizi bir çok yönden olumsuz etkileyen bu salgın döneminde kendime döndüğüm ve kendimle de aşırı eğlendiğim, kafamı dinlediğim bir deneyim oldu, bu yüzden tatil sürecimi istediğim gibi iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum. Şimdi sizler için bu yaz seyahat rotamdan en beğendiğim ve yine olsa bir daha gitmek istiyorum dediğim bir yerden bahsetmek istiyorum: Villa Zeus. 

Villa Zeus

Villa Zeus, Mersin Akyarlar mevkiinde yer alan küçük bir butik otel. Akyarlar bir koy. Suyu diğer yerlere göre oldukça soğuk. Ben özellikle suyundan dolayı bu bölgeyi tercih ediyordum. Yine bu yaz Akyarlar Koyu’nda yüzerken tesadüf eseri Villa Zeus’u buldum ve hemen bir sonraki hafta rezervasyon yaptırdım. Hemen sizin için otel hakkında kısa bilgi vermek istiyorum.

Villa Zeus’a gelmeden önce mutlak rezervasyon gerekiyor. Hafta içi ve hafta sonu günübirlikçi olarak da gelebilirsiniz aynı zamanda konaklama da yapabilirsiniz. Otelde 6 oda mevcut. Odaların denize bakan kısmında geniş teras imkanı var. Ve odaların içi çok güzel dizayn edilmiş. Benim tarzıma çok yakındı o yüzden daha çok sevdim. Zaten butik otelleri daha çok sevdiğim için onların kendine özgü ortaya koyduğu iç dizayna da hayran olmamak elde değil.

Hafta içi ve hafta sonu günübirliğin fiyatları elbette değişiyor. Hafta sonu tatil günlerine denk geldiği için biraz hafta içine göre pahalı. Ancak ben özellikle pandemiden dolayı hafta içini tercih ettim. Sakinliği ve kalabalığı normalde de sevmiyorsanız hafta içini tercih edin derim. Konaklayanlar daha çok yakın çevreyi gezip görme amaçlı kültür gezileri yaptığından genelde otel tamamen o gün gelen günübirlikçilere kalıyordu. Bu da özellikle bu yıl için harika bir durum oldu. 

Oda kahvaltı olarak hizmet verse de konaklayanların barbekü yapmasına izin veriliyor ve hatta yemekle ilgili bir istekleri olduğundan mutfakta çalışan personel yardımcı oluyor. Alkollü ve alkolsüz içeceklerin yer aldığı ve denize karşı harika bir konumda olan bir mini bar var. Denizden sonra soğuk bir şeyler içmek için bar bölümü sizi fazlasıyla rahatlatıyor. Ayrıca öğleden sonra aperatif yiyeceklerin yer aldığı küçük bir yeme molası da var. 

Genelde her yaz daha uzaklara gitmeyi tercih ederken bu yaz ise sadece Mersin bölgesinde takıldım. Doğma büyüme Mersinli olunca da aslında kendime kızdım. Mersin’in o kadar güzelliklerinden inanın bu sene haberim oldu diyebilirim. Hatta buraya geldiğimde çoğu arkadaşım paylaştığım fotoğrafları görünce burasını “Kaş” sandı, ve ben de aslında otele girdiğim anda gördüğüm ortamı çok benzetti. Böyle güzel bir butik otelin Mersin’de olması ve üstüne bizim burada yaşıyor olmamız hem şaşırtıcı ve bir o kadar da üzücüydü. Neyse ki bu sene otelle tanışmış olduk, ve bu sayede bundan sonra mutlaka her yaz gitmek istediğim yerlerden biri olarak seyahat günlüğüme not ettim.

Özellikle Mersin bölgesine yakın yerlerde yaşıyorsanız ve iş hayatının stresi ya da ne bileyim biraz kafa dinlemek istiyorum diye düşünüyorsanız mutlaka seyahat rotanıza ekleyin, pişman olmazsınız. Ayrıca bölgeyi bilmeyenler için de küçük bir tavsiyem olacak. Otelde kalmak istemiyorsanız günübirlikçi olarak gidip deneyimlemek istiyorsanız akşam yemeğinizi Narlıkuyu’nda yer alan balık restoranlarından birinde tercih edebilirsiniz. Harika deniz ürünlerini tadıp daha sonra Narlıkuyu Lokmacısı’nda şeker isteğinize göre yapılan lokmaların da tadına bakmanızı öneriyorum. 

Kapak Fotoğrafı: Hatun Altunöz

İlginizi çekebilir: İrem Bali’den Sonbaharda Urla ve Seferihisar