Viyana Rehberi: Buram Buram Tarih Kokan Şehir
Dünyanın en yaşanabilir şehirleri arasında olan Avusturya’nın başkenti Viyana, benim sıralamamda her zaman birinci sırada yer alıyor. Şehrin sokaklarında yürüdüğünüz zaman sanatın, tarihin kokusunu en güzel şekilde alabiliyorsunuz. Viyana’da nerede kalınır, ne yenir, gezilecek noktalar nelerdir, hepsini Viyana gezi rehberimde anlattım!
Viyana, ülkenin en kalabalık şehri olmasına rağmen şehir planlanması o kadar güzel yapılmış ki, hem ulaşım açısından rahatlıkla her yeri bulabiliyorsunuz, hem de şehir tek bir yere toplanmadığı için gezilecek yerler listenizi tamamladığınızda şehrin tamamını gezdiğinizi fark ediyorsunuz. Şehrin nüfusu genel olarak yaşlı, fakat üniversite için farklı ülke ve şehirlerden gelen çok sayıda öğrenci olması sebebiyle gezerken yaşlı nüfus gözünüze bile çarpmıyor.
Viyana, kış mevsiminde çok soğuk, yaz mevsiminde de sıcak oluyor yani her mevsimin tadına varabileceğiniz Avrupa şehirlerinden bir tanesi. Avusturya vizesi almak çok zor, dolayısıyla size tavsiyem başka bir ülkeden aldığınız Schengen vizeniz var ise onunla gitmeniz. Viyana’da sokaklar çok güvenli, yollarda gezerken sarhoşlara rastlayabiliyorsunuz fakat saat kaç olursa olsun hiç kimse size sataşmıyor, çok güvenli bir şehir. Eskiden İngilizceyi bile pek konuşmazlardı, sadece kendi dillerinde konuşurlardı. Bu sefer gittiğimde bu durumun biraz daha azalmış olduğunu gördüm. Viyana eğitimi, sanatı ve tarihi korumak açısından hayranlık duyduğum bir yer. O yüzden neredeyse her yerini gezdim diyebilirim. Unutmadan, Viyana Avrupa’da bulunan pahalı olarak nitelendirebileceğimiz şehirler arasında yer alıyor.
Viyana’da Ulaşım
Viyana’da metro, tramvay ve otobüs ile hatta yürüyerek bile şehrin her yerine ulaşabilirsiniz. Viyana’da ulaşım biletini aldınız mı almadınız mı diye sizi devamlı kontrol eden bir kişi ya da kapılarında geçişi yok. Direkt olarak tramvaya ya da otobüs ve metroya binebilirsiniz, fakat habersizce yapılan kontrollere denk geldiğiniz zaman, yok efendim ben bilmiyordum, ben turistim gibi söylemler kabul etmiyorlar, cezası da çok büyük. Kontrol için biri geldiğinde inerim diye düşünmeyin. Kontrol yapacak kişi sivil olarak binip, araç hareketten ettikten sonra biletleri çıkarmanız için anons yapıyor ve tek tek kontrol ediyor. Şehirde yaşayan insanlar yıllık bir kart alıyor, tarih ve saatin yazdığı küçük bir alete okutuyorlar. Sizin de tek binişlik ya da 24 -48 – 72 saatlik olmak üzere kendinize en uygun bileti seçip almanız gerekiyor. Bileti almadan bindiyseniz ve kontrol yoksa şanslısınız 🙂
Havalimanından merkeze gelmek için kullanabileceğiniz CAT (City Airport Train), bir de S-Bahn mevcut. Biletlerinizi önceden internet üzerinden de, gittiğiniz zaman da alabilirsiniz. Ben her seferinde CAT’i tercih ediyorum. 16 dakikada merkeze geliyorsunuz ve gerçekten çok konforlu. Sadece S-Bahn’dan biraz daha pahalı.
Viyana’da Konaklama
Viyana’da konaklamak için kalabileceğiniz en güzel yer tabii ki de meşhur Stephans Platz’ın bulunduğu 1. Viyana. Stephans Platz’ta konaklama ücretleri diğer yerlere göre biraz daha fazla fakat biz tesadüfen uygun bir yer bulduk. Katedralin iki yan sokağında yer alıyor City Stay Vienna. Bir diğeri de şehrin ikinci meşhur caddesi olan Mariahilfer Strasse’deki Leonardo Hotel Wien.
Viyana’da Gezilecek Yerler
Stephansdom
Stephansdom, Viyana’nın en ünlü katedrali ve aynı zamanda en önemli simgesi. Osmanlı İmparatorluğu tarafından iki kez kuşatılmış. Bugün Stefan Kilisesi’nde en belirgin alarak resmedilen tablo kilisenin arka dış cephesindeki heykel. Viyana Kuşatmaları’nda, Avusturyalıların zaferini simgeleyen bu heykelde St. Francis elinde bayrak, ayaklarının altında Osmanlı askeri tasvir edilmekte. Fakat burada hemen milli duygularınız kabarmasın, düşmanlık olarak düşünmeyin aslında onlar için de senelerdir Osmanlı’nın korkusuyla yaşayan bir ülkenin zaferini simgeliyor. Aziz Stefan Katedrali’nin en bilinen zili olan Pummerin, 68.3 metre yüksekliğindeki kuzey kulesinde yer alıyor. Pummerin, Avrupa’nın en büyük serbest sallanan Chimed kilise çanı.
Mariahilfer Strasse
Ara sokaklarında yine ihtişamlı kiliselerin, cadde üzerinde ise bütün markaların ve restoranların yer aldığı şehrin uzun caddelerinden bir tanesi. Mariahilfer’de popüler mağazaları gezdikten sonra Lindengasse ve Kirschengasse taraflarına yönelin ve her an karşınıza elinde piposuyla çıkabilen eski Viyana beyefendilerini selamlayın.
Hofburg Sarayı
Kraliyet Sarayı, Habsburg hanedanlığının kışlık olarak kullanılan malikanesi.
Schönbrunn Sarayı
Habsburg hanedanlığının yazlık olarak kullandığı sarayı. Kocaman bahçesi ve içerisinde bulunan hayvanat bahçesi en az sarayın içi kadar ihtişamlı.
Belvedere Sarayı
İki sarayın birleşmesinden oluşan, Viyana’nın en değerli yapılarından bir tanesi. Bahçesi kaybolmaya değecek kadar güzel ve büyük. Saray içinde bulunan Klimt eserleriyle ünlü.
Rathaus
Belediye Binası’nın bulunduğu alanda her kış mevsiminde buz pateni pisti, her yılbaşında Christmas pazarı kuruluyor ve her yaz mevsiminde de çeşitli konserler düzenleniyor. Bu eğlenceli alanda birbirinden güzel yemek ve içecek büfeleri mevcut.
Hundertwasserhause
Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarlanan ev, Avusturya’nın mimari etkilerinden biri. Hundertwasser Evi’nde yaşayan herkesin, pencerelerin etrafındaki cepheyi tamamen kendi zevkine göre dekore etme hakkı var. Evler sadece dışarıdan görülebiliyor. Ancak Hundertwasserhaus evi‘nin tam karşısında, ziyaretçilere açık olan Hundertwasser Köyü bulunuyor.
Donauinsel
Tuna Adası. Tuna nehrinin ortasında bulunan, Alte Donau (eski Tuna) ve Neue Donau (yeni Tuna) kanalı arasında yer alıyor. Tuna nehrinin etrafında yaz mevsiminde çeşitli festivaller düzenleniyor. Nehrin temiz olan kısmında insanlar yüzüyor, güneşleniyor ve kanoya biniyorlar. Kış mevsiminde tabii ki kimse olmuyor.
Vienna Naschmarkt
Viyana’nın en meşhur pazar alanı. Yaklaşık 120 stand bulunmasının yanı sıra, restoran vs. da bulunuyor. Cumartesi günü mutlaka bit pazarı oluyor. Pazar hariç haftanın her günü, Pazartesi – Cuma aralığında saat 06.00’dan 19.00’a kadar açık. Cumartesi ise saat 06.00’dan 18.00’ya kadar açık.
Parlamento Binası
1883 yılında bitirilen bina, mimar von Hansen tarafından tasarlanmış. Eşsiz tarzını, antik Yunan mimarisinin yoğun etkisine borçlu. Bunu dekoratif heykellerde ve Atina’daki Erechteion Tapınağı’ndan sonra modellenen girişte görülebiliyorsunuz. Burası, Yunanistan’ın demokrasinin doğduğu yer olarak kabul edildiğinden, derin bir sembolik anlama sahip.
Prater
Kocaman bir lunapark hayal edin, içerisinde her şey olsun. Prater, bir zamanlar imparatorluğun avlanma yeriymiş ve sadece asillerin erişimine izin varmış. Prater Viyana‘ya 1766’da Avusturya İmparatoru Josef II tarafından halka açık bir eğlence merkezi olarak bağışlanmış. Josef II, aynı zamanda restoran ve büfelerin de kurulmasına izin vermiş. Şu anda da çok büyük bir lunapark alanı.
Anker Saati
Saat yatay şekilde dizayn edilmiş. Üzerinde 12 adet ünlü tarihi kişinin bakırdan yapılmış tasvirleri bulunuyor. Bakır tasvirlerin her biri yaklaşık 2.6-2.8 metre arasında uzunluğunda. Saatin cezbedici tarafı ise her gün saat 12.00’de saatin üzerindeki tasvirlerin, müzik eşliğinde bir geçit töreni yapıyor olması. Her tasvire uygun ayrı bir müzik eşlik ediyor.
Opera Binası: Dünyaca ünlü Opera Binası’na kadar gitmişken bir operaya bilet almanızı tavsiye ederim.
Albertina Museum: Viyana’nın önemli sanat müzelerinden birisi.
Karlskirche: Kilisede düzenli olarak Mozart konserleri yapılıyor.
Volksgarten: Parlamento binasının ve Hofburg Sarayı’nın karşısında bulunan park.
Stadtpark: Viyana Şehir Parkı. Yaz mevsiminde ve bahar ayında yeşilliklere doyabileceğiniz bir yer.
Kahlenberg: Viyana kuşatmasının yapıldığı, şehri ve Tuna Nehri’ni tepeden tamamen görebileceğiniz bir yer. Şehrin biraz dışında fakat otobüs ile ulaşım mevcut.
İspanyol Binicilik Okulu: Hofburg Sarayı’nda yer alıyor. Önceden bilet alarak performansları izleyebilirsiniz.
Ferstel Passage: En popüler pasajlardan birisi, sabah 6.00′ dan akşam 23.00’a kadar açık.
Schmetterlinghaus (Kelebek Evi): Burggarten içerisinde yer alıyor.
Şehri gezerken yorulmuş olabilirsiniz, çünkü gerçekten buraya bile sığdıramadığım görülmesi gereken bir çok yer var. Bahsettiklerim en bilindik olanları… Ve şimdi en çok sevilen kısma geldik!
Viyana’da Yeme-İçme
Figlmüller
Viyana’nın en ünlü restoranlarından biri. Schnitzel – patates salatası yemeğini burada yiyebilirsiniz. Gitmeden önce mutlaka rezervasyon yapın. İnternet sitelerinden öğle ya da akşam olarak seçenekleri mevcut. Rezervasyon yapmadan giderseniz kapıda oluşan sıraya aç şekilde razı gelmeniz gerekiyor.
Cafe Central Wien
Hafta içi öğle saatlerinde tercih ederseniz sıra beklemeden girebilirsiniz. Kahvaltısı, tatlıları ve yemeklerini mutlaka tatmalısınız. Gulaschsuppe (macar çorbası) içebilir, schnitzel yiyebilir ve apfelstrudel ile yemeğinizi şahlandırabilirsiniz. Aynı zamanda Kaiserschmarrn denemeniz için de en uygun yerlerden bir tanesi.
Plachutta
Tafelspitz! Viyana’nın schnitzelden sonraki meşhur yemeklerinden bir tanesi. İçerisinde ilik suyu ile haşlanmış et ve sebzeler var. Çorbanızı içeçeceğiniz kase içerisinde noddle da yer alıyor ve çorbayı içerisine koyarak içtikten sonra yanında gelen patates ve ıspanağı da bir güzel yiyebilirsiniz. Aynı zamanda ev yapımı biralarını da tadabilirsiniz. Burada da genel olarak rezervasyon istiyorlar, fakat şanslıysanız, yer varsa rezervasyonsuz da oturabilirsiniz.
Parémi
Burası kahvaltı için gelebileceğiniz çok tatlı bir mekan. Menüsü kısıtlı ama sağlıklı ve doyurucu.
Cafe Spérl
Mariahilfer’in ara sokaklarında içeride siz tatlınızı veya yemeğinizi yerken, ya da kahvenizi yudumlarken piyano çalıyor. Karnınız doyuyor olabilir ama müzik de ruhun gıdası, onu da aç bırakmamak gerek. Dekoru da Cafe Central gibi ihtişamlı. Tarihin içerisinde yemek yemek çok heyecan verici olabilir!
Cafe Ulrichs Vienna
En güzel kahvaltı yerlerinden bir tanesi. Hem sağlıklı hem de doyurucu. Yemekleri de kahvaltısı kadar güzel.
Motto am Flus
Tuna nehrinin şehre doğru uzanan küçük kanalı olan Donaube’nin hemen üzerinde restoran ve kafe olarak iki ayrı alan var. Kahvaltı ve öğle yemeği için tercih edilebilecek bir yer. Schnitzel, risotto ve tatlı olarak da crispy pistachio, kahve olarak da melange denenebilir.
Cafe Sacher
Viyana’nın diğer meşhur tatlılarından biri olan Sacher torte yemek için en doğru adres olduğunu söylemeye gerek yok gibi. Kafenin ismi birazcık ipucu veriyor 🙂
Cafe Palmenhaus
Kelebek Evi’nden çıkıp hemen yanındaki botanik kafede mola verebilirsiniz. Ögle yemeği zamanı biraz kalabalık oluyor, harici saatlerde tam kafa dinlemelik bir mekan.
Phil: Hem kitap okuyup hem de kahve yudumlamak için çok ideal bir yer. Yer bulmak biraz zor olabiliyor ama siz yine de şansınızı deneyin derim.
1516 Brewing Company: Tavuk kanatları ve binlerce değişik bira! Bira olarak Black and Tan tercih edebilirsiniz. Gitmeden önce biz yine rezervasyon yaptırdık çünkü çok kalabalık oluyor.
Do & Co Hotel Vienna: Do&Co’yu belki biliyorsunuzdur, Türk hava yollarının ikram servisini yürüten büyük bir şirket. Otelin 6. katı Stephansdom manzaralı şekilde gece kulübü oluyor. Onyx Bar’ da kokteyl, müzik, dans hepsi bir arada.
Cafe Demel: Apfelstrudel için gelebilirsiniz buraya!
Kylo: Sosyal medyada bulamadım fakat Motto am Fluss’un sırasında bulabilirsiniz. kahvaltı, sağlıklı bir salata ve akşam yemekten sonra bir şeyler atıştırmak için de ideal bir yer.
Cafe Landtmann: Kahve eşliğinde Mont Blanc denemelisiniz.
Salm Bräu: Kaburga ve ev yapımı birayı öneririm.
Cafe Mozart: Meşhur apfelstrudeli burada bir de sıcak tadın.
Groissböck Café & Konditorei: Burada tatmanız gereken lezzet Krapfen, yani küçük Alman pastası. Baktığınız zaman donut’a benzetebilirsiniz.
Supersense: Mekan akşam bar oluyor, gündüz kahve ve aynı zamanda alışveriş imkanı sunuyor. Her şeyin bir araya toplanmış olması harika değil mi? 🙂
Julius Meinl: Türkiye’de bile kahvenizi yudumlarken bazı bardakların içerisinde o ismi görüyorsunuzdur 🙂 İşte burada o meşhur kahvelerden alabilir, aynı zamanda da bir yorgunluk kahvesi içebilirsiniz. Ayrıca kayısılı tartları nefis!
Daniel Moser: Biliyorum kahve içmekten sıkılmış olabilirsiniz ama ben de kahve içip tatlı yemekten, o kadar yürümeye rağmen kilo alarak dönmüşüm 🙂 Burası sadece kahve için değil, bar olarak da tercih edebileceğiniz ve biranızı da yudumlayabileceğiniz bir mekan.
Erich: Kahvaltı için tercih edebileceğiniz güzel bir mekan.
Roberto American Bar: Küçük ama eğlenceli bir kokteyl bar. Tek dezavantajı içeride sigara içiliyor ve havasız olabiliyor.
Känguruh Pub: İstanbul Akaretler’deki Craft Beer gibi birden fazla bira çeşidi bulmanız mümkün.
Zanoni & Zanoni: Türkiye’de yeni nesil dondurma dükkanları açılmadan önce harika olarak nitelendirdiğim şimdi ise sadece güzel diyebileceğim bir dondurmacı. En sevdiğim yanı büyük porsiyonu 🙂
Gerstner K.u.K Hofzuckerbacker: Opera Binası’nın tam karşı kösesinde yer alan bu kafeyi canlı renkleri ile hemen fark edebilirsiniz. Strudeli bir de burada vişneli deneyin!
J. Hornig Kaffeebar: Mariahilfer en popüler alışveriş caddesi ama bana göre ara sokaklar daha heyecanlı ve güzel. Ara sokaklarda dolanırken güzel bir kahve içmek için yeni nesil kahvecilerden.
BonBons Neubaugasse: Çocukluğunuzun şekercisi gibi… Eski tarz bir dükkan, içine girince mis gibi şeker ve çikolata kokusu alıyorsunuz.
Viyana turunuz sırasında bütün bu mekanlara gitmek dışında bir de sokaklarda olan büfelerdeki sosislileri tatmayı, fırınlardaki sandviçlerini yemeyi unutmayın. Yazarken bile karnım acıktı 🙂 Hediye olarak alabileceğiniz, sağınıza solunuza baktığınızda göreceğiniz çeşit çeşit çikolatalar ve kahve likörleri mevcut. En ünlüleri ise Mozart çikolata ve likörleri ile Manner’ın gofretleri. (Ufak bir sır; şehrin her yerinde göreceğiniz çikolata dükkanlarına göre marketlerde hem gramajlar büyük, hem de daha ucuz.) Bir de market demişken, gelirken mutlaka limon reçeli alın 🙂
İlginizi çekebilir: Pınar Civan Kuster’den “Viyana: Notaların Şehri”
İlginizi çekebilir: Viyana’da Yaşamak
İlk yorumu siz yazın!