Kübalı Ressam Wilfredo Lam'ın Hayatı ve Kariyeri
Tate Modern’de 8 Ocak’ta sona eren sergi, Kübalı ressam Wilfredo Lam’ın uzun ve verimli kariyerinin kronolojik bir değerlendirmesini sunuyordu.
Wifredo Lam, İsimsiz (Eva), 1931
1902’de Çin’den Küba’ya göçen bir baba ile İspanyol işgalciler ve Afrikalı kölelerin soyundan gelen bir annenin çocuğu olarak Sagua la Grande’de doğan ressam Wilfredo Lam, Havana’daki eğitiminin ardından Avrupa’da Madrid, Barselona, Paris ve Marsilya’da yaşar ve çalışır. Prado’daki Velazquez ve Goya’ları görür, Picasso ve Matisse’den etkilenir. 1936’da başlayan İspanyol İç Savaşı’nda General Franco güçlerine karşı Cumhuriyetçilerin tarafında yer alır, 6 ay bir silah fabrikasında gönüllü olur. Goya’yı andıran, savaşı lanetleyen resimler yapar.
Wifredo Lam, Madame Lumumba, 1931
Picasso Lam’ın işlerini beğenir ve onu sürrealist çevresiyle tanıştırır. 1940 Haziran’ında Alman işgalindeki Paris’ten kaçarak Marsilya’da kalmakta olan göçmenlere katılarak burada kolektif çizimler üzerinde çalışır.
A. Breton, W. Lam ve P. Mabille, Haïti, 1946
1941’de yük gemisiyle Martinik’e ulaşan Lam, (eşi) Helena Holzer, Andre Breton ve şair Aime Cesaire ile tanışır. Lam ve Breton’un günlükleri ‘Tropiques’ ile Cesaire’ın destansı şiirleri sömürgeciliğe karşı çıkan ve Karayipler’deki siyahi kültürü yücelten işlerdir. O dönemde Martinik’te yönetimde olan Nazi işbirlikçisi Vichy rejimi nedeniyle 1 ay hapsedilirler. Küba’ya 18 yıl sonra dönünce gördüğü yoksulluk karşısında ressam, Batı Afrika ritüellerini Katolik Hristiyanlıkla birleştiren Santeria dinine yönelir. 10 yıl boyunca Avrupa deneyimi ve Afro-Küba kültürünü harmanladığı kişisel tarzını geliştirir. Bu dönemde ‘Jungle’ ve ‘Eternal Present’ gibi büyük ölçekli işlerini tamamlar.
A. Gorky, W. Lam, New York, 1946
40’lı yıllarda Kübalı yazarlar ressamı ‘Karayipler büyülü gerçekçiliği’ akımı içinde değerlendirirler. İşleri 1945’de Paris’te sergilenir. Ayrıca Breton, Roberto Matta ve Arşil Gorki gibi çağdaşlarıyla sürrealizmin yenilenen yüzü olarak gördüğü Lam’ın işlerini New York’da Pierre Matisse galerisinde sergiler. Aynı yıl siyasi kargaşa yaşayan Haiti’ye giden Breton, Holzer ve Lam vudu ayinlerine katılırlar. Buradan doğan işleri yine Paris ve New York’ta sergilenir. 1948 ilkbaharında New York’ta sergilenen Canaima resimleri adını Venezuela’da sömürgecilerle iletişimi olmayan yoğun ormanlık bölgelerdeki yerlilerin yaşadığı yerden alır. Lam ve Holzer New York’ta Jackson Pollock, Matta ve Gorki’yle tanışırlar. New York’a yerleşmek isteyen Lam babasının Çin vatandaşı olması nedeniyle vatandaşlık alamaz ve 1952’de Batista Küba’da iktidara gelince Paris’e yerleşme kararı alır. 1955’te Venezuela’da geniş çaplı bir sergisi olur. Bu yıllarda Uluslararası Durumcular (Situationist International) ve CoBrA akımı kurucularından Asger Jorn’un davetiyle İtalya’da Albissola Marina’da yapılan Heykel ve Resim buluşmasına katılır ve 1962’de burada kalıcı bir stüdyo oluşturur. Daha deneysel ve soyut resimler üzerinde çalışır. 1960’da İsveçli sanatçı Lou Laurin ile evlenir ve Zürih’e yerleşirler. 60’larda gravür tekniklerinde deneysel çalışmalara yönelerek Milano’da deneyimli gravürcü Giorgio Upiglio ile beraber işler üretir. Deneysel şiirleri ve kelime oyunlarıyla bilinen şair, Romen Gherasim Luca ile ‘Apostroph’Apocalypse’ kitabı için bir dizi gravür üretirler. İlerleyen yıllarında Albissola’nın geleneksel seramik üretiminden ilham alarak tera-cotta vazolar ve kaplar yapar. Küba’daki sosyalist devrimden etkilenerek dönem dönem ülkesine döner, 1967’de Paris’te her yıl düzenlenen avangard Salon de Mai’ye katılan sanatçıların Havana’daki sergisini düzenlenmesinde rol oynar. Ülkesine son dönüşü 1978’de geçirdiği kalp krizi sonrası tedavi amaçlı olur.
Wifredo Lam, Tête Canaïma, 1947
İlk yorumu siz yazın!