İstanbul’un en keyifli vapur yolculuğu, Beşiktaş – Kadıköy arasındadır. O yarım saat içinde hem şehrin en görkemli güzelliğine şahit olursunuz, hem de yolculuğun sonunda sizi samimi bir şekilde karşılayan Kadıköy ile kavuşursunuz. İstanbul her geçen gün daha kalabalık bir hal alsa, şehir sürekli değişiyor olsa da geçmişten beri bizlerle olan birçok noktası halen var. Bunlardan biri de Yeni Moda Eczanesi.

Kadıköy’de takip edebileceğiniz en güzel rotalardan biri, kendinizi General Asım Gündüz Caddesi yani nam-ı diğer Bahariye Caddesine oradan Moda’ya atmak olacaktır. Moda’nın ara sokaklarında zamanın durduğunu düşünebilirsiniz. Sanki 2020 yılında değiliz ve sanki bu şehirde 15 milyon insan yaşamıyor… 4-5 katlı, begonvil çiçekli balkonları, güzel esnafı ve güler yüzlü mahalle sakinleriyle yaşamaya devam ediyor. 

Yeni Moda Eczanesi ve Hikayesi

Moda Caddesi’nde yürüyüp geçerken hepimizin dikkatini çeken ve tam anlamıyla zamanın durduğu bir yer var: Yeni Moda Eczanesi. Burası şehrin en eski üç eczanesinden biri. İçeri girer girmez ahşap ilaç vitrinleri ve tam karşınızda ahşap büfe ile sizleri karşılıyor. Eskiden birçok eczane de laboratuvar bulunur ve burada ilaçları imal edilirmiş. Moda Eczanesi ise, günümüzde içerisinde halen laboratuvar bulunan nadir eczanelerden biri.

Eczanenin hikayesine gelecek olursak, ona boşuna zamanın durduğu yer demedim. Çünkü bu eczane hem Osmanlı İmparatorluğu’na hem Cumhuriyet’in kuruluşuna tanıklık etmiş! Eczane deyip geçmeyin, öyle yıllara tanıklık etmiş ki içeri girer girmez anılarına sizi ortak ediyor adeta. 

1902 yılından beri Kadıköylüler’in hayatında olan eczane, ilk olarak Faik İskender Bey tarafından Kızıltoprak’ta Eczane-i Saadet adıyla açılıyor. 1928 yılında da Moda’ya taşınıyor ve harf devrimi ile “Moda Eczanesi” adını alıyor. Faik İskender Bey’in 1935 yılında vefat etmesinin ardından 2 yıl oğlu eczane ile ilgileniyor. İnanması çok güç fakat eczane, 1937 yılından beri aynı aile ile beraber. 1937 yılında Halil Bey satın almış, içeri girildiğinde görenleri büyüleyen ahşap ilaç vitrinlerini de kendisi yaptırmış. Eczane şu an Halil Bey’in kendisi gibi eczacı olan oğlu Melih Ziya Sezer tarafından işletiliyor. Eczanenin duvarlarında, Halil Bey’in Osmanlıca Eczacılık Fakültesi diploması da yer alıyor. Kapıdan içeri adım attığınız andan itibaren, kapısından vitrinine, ilaç şişelerinden kavanozlara ve tabelalarına kadar her şey sizi 1900’lerin başına ışınlıyor adeta.

Kadıköy’ün verdiği hissi ve onu tarif et deseler sanırım şöyle derdim: “Bir semt değil, bir arkadaş hem de yanında huzurlu ve kendiniz olabildiğiniz bir arkadaş.” Kalamış sahilde, Moda’da, Caddebostan’da, Yeldeğirmeni’nin ara sokaklarında tarihe tanıklık etmemek mümkün değil. Yeni Moda Eczanesi ise bu tarihi koruyanlar ve tanıklık edemediğimiz yılları bize anlatanlar arasında.

Kapak Fotoğrafı: Habertürk

İlginizi çekebilir: Neşe Coşkun’dan Saatçi Metin Usta