Yıldız Savaşları: Skywalker’ın Yükselişi

Son dönemde, sinevizyonda seri halinde çekilen filmlerden en yenisinin beklentileri karşılama kapasitesinin her geçen gün daha da düşeceği yönünde garip bir algı bulunuyor. Bu algıdan, sinema tarihinde geçmiş nesiller kadar günümüz gençleri için de büyük bir heyecan konusu olan Yıldız Savaşları da nasibini almış.

Indiana Jones’un yaratıcısı George Lucas tarafından oluşturulan Star Wars filmleri serisinin ilk filmi 1977 yılında gösterime girmiş. Efsane bilim kurgu serisinin Star Wars / Yıldız Savaşları markası, 2012 yılında Disney tarafından satın alınarak 2015 yılı itibariyle yeni bir üçlemeye başlatılmış. Ancak üçlemenin 9. ve son filmi olan Yıldız Savaşları: Skywalker’ın Yükselişi konusundaki yorumlar, serinin ilk iki filmi olan Güç Uyanıyor ve Son Jedi’de olduğu gibi, pek iç açıcı değil ve üzülerek söylemeliyim ki, bu yorumlara ben de katılıyorum; Disney’in dokunuşu Yıldız Savaşları’na yaramamış.

Filmde Kylo Ren, Büyük Lider Snoke’u öldürüp ve İlk Düzen’in yeni büyük lideri oluyor. Acımasız yönetimin altındaki galaksi yavaş yavaş umutsuzluğa gömülüyor. Bu esnada Kylo Ren ve Rey arasındaki çatışma şiddetleniyor. Zaten Kylo Ren ile Rey arasındaki çatışma, İlk Düzen içindeki çalkantılar, yeniden ortaya çıkan Ren Şövalyeleri, direnişi büyütmeye çalışan Poe ile Fin ve genel olarak karanlık ile aydınlık arasındaki mücadele hem serinin hem de bu filminin ana konusunu oluşturuyor. Direnişin özgürlük adına verdiği bu büyük mücadelede, Yıldız Savaşları evreninin sevilen karakterleri de bir araya geliyor.

Filmin eleştirisine değinecek olursak; bence filmde hiç ruh yoktu. Filmi izlerken hiçbir şey hissetmiyor, sadece üç boyutlu bir şeyler izliyorsunuz. Buna rağmen uzay araçları ile yapılan savaşlar, ışın kılıcı sahneleri, sevilen karakterlerin varlığı, filmin ana temasını yansıtan unsurların birlikteliği film açısından olumlu bulunuyor. Filmin yönetmeni J.J. Abrams ise “Herkesi memnun eden bir formül ne yazık ki bulamadık.” diyerek eleştirilere farklı bir açından hak veriyor. Zira ünlü film eleştiri sitesi Rotten Tomatoes’ta da film, en düşük not alan Yıldız Savaşları filmlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor.

Gişe rakamları da “beklentinin altında” şeklindeki yorumları doğrular nitelikte. Sinema dünyasında filmler gişe hasılatının çok büyük bölümünü ilk hafta sonunda yapıyor. Örneğin Disney’in bu sene çıkardığı film olan, Avengers serisinden “Avengers: Endgame” filminin ilk hafta sonu hasılatı 1.2 milyar dolarken toplam hasılatı 2.8 milyar dolar olarak biliniyor. Box Office tarafından yapılan ölçümlemeye göre 4 milyon TL açılış hasılatıyla Yıldız Savaşları: Skywalker’ın Yükselişi beklentinin çok altında kalıyor. Yıldız Savaşları’nın ilk iki filmi, ilk haftalarında sırasıyla 517 milyon dolar ve 450 milyon dolar hasılat elde ederken; serinin son filmi 374 milyon dolar hasılat elde etmiş.

Dokuz filmlik seriyi Disney öncesi ve Disney sonrası olarak ikiye bölersek; çekilen son üç film, Yıldız Savaşları’na nostaljik hayranlığı bulunmayan izleyici tarafından o kadar da olumsuz bulunmamış. Yine de bu film, 42 yıllık destansı maceranın finali için oldukça sönük bir sondu ve çekirdek kitlesini memnun edemedi. Diğer yandan, Disney’in Star Wars markasına animasyon ve live-action dizilerle Disney+ platformunda devam edeceği yönünde söylentiler de dolanıyor. Sonuç ne olursa olsun, serinin beyaz perdeye bir süre ara vereceği kesin. Ayrıca 2019 yılında gösterime giren Frozen II, Aslan Kral ve Aladdin gibi filmleri sayesinde yılı 1 milyar dolar gelirle tamamlayacağı da aşikâr.

Kısacası, Disney dokunuşuna rağmen beklentiyi karşılamayan film ortalama bulunmuş. Buna rağmen Star Wars serisinin, The Hobbit, Spider-Man, X-Men, Batman gibi sinema dünyasının olmazsa olmazları arasındaki yerini koruyacağını düşünüyorum. Ayrıca daha önce beğenilmeyen filmlerin, bir süre sonra başka bir gözle geriye dönüp bakıldığında ne kadar sevildiği de unutulmamalı.