Inside Llewyn Davis: Yolculuk ve Müzik Dolu
Coen Kardeşler’in 2013 yılında yaptığı Inside Llewyn Davis (Sen Şarkılarını Söyle) filmi denince akla gelen ilk sözcük yolculuk olsa gerek. Bizi 60’lı yıllara götüren müzik dolu bu arayış öyküsü, aynı dönemde yaşamış folk sanatçısı Dave Van Ronk’un hayatının kurgulandığı bir film ve ismini de “Inside Dave Van Ronk”tan almakta.
Filmin en belirgin özelliği kameranın asla ana karakterimiz Llewyn Davis’in (Oscar Isaac) peşini bırakmıyor oluşu ve iki saatinin tamamını bu ilginç kişiliği anlatmaya adaması. Yıl 1961, Llewyn Davis New York’ta, Greenwich Village’da folk şarkıcısı olarak tutunmaya çabalıyor. Filmimiz dumanaltı bir barda şarkı söyleyen Llewyn’le başlıyor ve daha ilk dakikalardan kendimizi müzik dolu geçecek iki saate hazırlıyoruz.
Az da olsa birlikte bir başarı yakaladığı partneri Mike Timlin’in intiharının ardından bedensel ve ruhsal olarak kendini tüketen Llewyn, beş parasız, evsiz ve boşluktadır. Filmimiz ise Llewyn’i bu boşlukta bize tanıtır ve sonsuz arayışını kusursuzca aktarır. Llewyn bakıldığında yalnız ve başarısızdır, dış dünya tarafından da öyle görülür. Filmdeki pek çok yan karakter Llewyn’in bu işe yaramaz imajını desteklemek için bulunur ve tıpkı Llewyn gibi biz de onları pek tanımayız, çok da iletişim kurmayız.
Filmin başka bir ilginç yönü ise Llewyn’in her duygusal çöküntünün içine düştüğünde karşımıza çıkan, oldukça yerinde kullanılmış bir sembol olarak düşünülebilecek saman sarısı kedi Odyssey!
Filmimiz ana karakterimizi bize yeteri kadar tanıttıktan sona bizi peşi sıra Chicago’ya kadar götürüyor, Llewyn’in arayışını bir de gerçek bir yolculukla harmanlıyor. Bir yandan da Llewyn’in umursamazlığı etrafında dönüyor, film boyunca pek çok olay oluyor ama biz hepsini Llewyn’in gözünden izliyor, onun önem vermediklerine veya üstünü örtmek istediklerine sadece usulca dokunuyor, neler olduğunu tam olarak öğrenemiyoruz. İki saate Carey Mulligan, Justin Timberlake, Garrett Hedlund gibi oldukça yetenekli oyuncuları sığdırmış Coen Kardeşler, fakat biz yine de gözlerimizi hiçbir zaman Oscar Isaac’ten ayıramıyoruz.
Özellikle iyi geliştirilmiş karakterli ve yavaş ilerleyen filmlerden hoşlanıyorsanız keyifle izleyebileceğiniz bir film Inside Llewyn Davis. Sonunda 60’larda folkun efsane ismi Bob Dylan’a selam gönderiyor, içimizde geçmişe gitmenin sıcaklığıyla bitiriyoruz filmi. Müziklerini dinlemenizi de en az filmi izlemeniz kadar öneriyor, iyi seyirler diliyorum!
İlk yorumu siz yazın!