Ege Mutfağı denilince akla hemen zeytinyağı ile pişen enfes mezeler, zeytinyağlı çeşitleri ve ot yemekleri gelir. Gerçekten de zeytinyağı, Ege mutfağının baş tacıdır, “altın sıvı” olarak adlandırılır. Sabah kahvaltılarından tutun da sıcak –soğuk yemeklerde hatta tatlılarda bile kullanılır. (Hiç zeytinyağlı baklava yediniz mi? Tadına doyum olmuyor!)

Anadolu’da binlerce yıldır kullanılan ve faydaları saymakla bitmeyen zeytinyağı hak ettiği yeri yeni yeni almaya başladı. İşte bunun en güzel örneği de “Ta-ze Butik Mağazası”. Sadece mideye değil göze de hitap eden mağazada zeytin ve zeytinyağı ağırlıklı olmak üzere çeşit çeşit ürün bulunmakta. Ta-ze mağazası merkezi İzmir’de bulunan Tariş Zeytinyağı’na ait, Tariş Zeytinyağı kooperatifinin butik zeytin ve zeytinyağları satılıyor. Hem İstanbul’da Bağdat Caddesi’nde hem de İzmir’de Konak Pier’de şubeleri var. Dekorasyonunu da çok beğendiğim bu mağazayı gezerken kendimi daha çok bir sanat galerisinde hissettim. Beğeneceğinizi düşündüğüm bu butik mağazayı sizlerle de paylaşmak istedim.

Önce Tariş ile ilgili kısa bir bilgi vererek başlayayım.vTürkiye’nin ilk zeytinyağı kooperatifi olan Tariş Zeytinyağı, toplam 32 kooperatif ve 28,000 üreticiden oluşan büyük bir aile. 1915’lere dayanan bir geçmişi var. Geçen sene 100. yıllarını kutlamışlar. Son yıllarda markanın hem ürün çeşitlerinde hem de ambalajlarında inanılmaz bir yenilik var. Eskiden Tariş deyince aklımıza gelen büyük sarı tenekelerin yerini birbirinden güzel cam ve seramik şişeler içinde her biri farklı bir hikayeye ve özelliğe sahip ürünler almış. Hatta yeni konseptleriyle bu ürünler hem yurt içinde hem de yurt dışında birçok da ödül almış.

Zeytinyağı dışında çekirdekli/dolgulu zeytinler, zeytinyağlı sabunlar, bakım ürünleri ve Ege mutfağının vazgeçilmez gurme tatları (kuru domates, kapari, deniz tuzu, enginar göbeği, soslar ) başta olmak üzere geniş bir ürün yelpazesine sahip.

Suadiye mağazasına ilk girdiğimde bu kadar farklı zeytinyağını görünce şaşırmış, her birinin farklı hikayesini dinledikten sonra bu defa hangisini alacağıma karar verememiştim. En iyi zeytinyağı, sızma zeytinyağı bunda tartışılacak bir şey yok ama hangi yörenin, kaç asit sızma yağı en güzeli işte bu konuda kesin bir hüküm vermek doğru değil çünkü herkesin damak tadına göre değişiyor. Aynı şarap gibi sizin damak tadınıza uygun nefaseti deneyerek bulmanız gerekiyor.

İlk olarak Kuzey Ege mi yoksa Güney Ege yağını mı tercih edeceksiniz onu belirlemeniz gerekiyor. Kuzey Ege sızması Ayvalık, Edremit başta olmak üzere Kuzey Ege yöresinin Ayvalık tipi zeytinlerinden sıkılırken, Güney Ege sızması Aydın, Muğla gibi yörelerin Memecik tipi zeytinlerinden (zeytinin tipine varyete deniyormuş) sıkılıyormuş. Mağazada her ikisini de tattım. Kuzey sızması güneye nazaran biraz daha hafif ancak aroması nefis, akışkanlığı biraz daha fazla olan bir yağ. Güney sızmasında ise hissedilen hafif bir yakıcılık var ki bu yakıcılık kimilerince zeytinyağının olmazsa olmazıymış. Dediğim gibi tamamen kişinin zevkine kalmış. Örneğin benim damak tadıma Kuzey Ege sızması hitap etti.

İkinci aşama kuzey ve güney sızmaları içinden hangi yörenin, kaç asit ve hangi teknikle sıkılan yağını almaya karar vermekte. Konuya vakıf olmayanlar için karışık gibi görünen ama mağaza yetkililerinin verdikleri ayrıntılı bilgiler ışığında herkesin zevkle yapabileceği bir seçim bu. Erken hasat ya da geç hasat edilmiş zeytinlerden sıkılma yağlar, geleneksel tekniklerle üretilmiş yağlar, filtre edilmemiş yağlar başta olmak üzere tüm yağlarla ilgili bilgileri aldım. Tüm bu yağlar arasında gerek hikayeleri gerek ambalajları ile en çok dikkatimi çekenlerden bahsetmek istiyorum.

_Ege Koleksiyonu; Tariş’in 32 farklı kooperatifinde sıkılan yağlar ayrı ayrı şişelenmiş. Aldığınız yağın hangi yöreden toplanan zeytinlerden sıkıldığını etiketinin üzerinde yer alan haritada görebiliyorsunuz. Daha önce hiçbir yerde görmediğim bu uygulamayı çok yaratıcı buldum.

_Erkence; adından da tahmin edilebileceği gibi erken hasat edilen yeşil zeytinlerden sıkılan bir yağ. Rengi mağazadaki diğer yağlara göre daha yeşil. Müthiş bir aroması var. Bence bu yağ kahvaltıda sadece kekik ve pul biberle bile tüketilebilir.

_Aivaly-Eolia-Moskonisi serisi; her biri adlarını Antik Çağ’daki isimlerinden almış. Aivaly bugün bildiğimiz ismiyle Ayvalık yöresinin zeytinlerinden sıkılan düşük asitli bir yağ. Eolia geçmişte ‘zeytini bol olan bölge’ anlamına gelen Eolia adı ile anılan Edremit yöresinin zeytinyağı. Moskonisi ise “mis gibi kokan ada” anlamına gelmekte ve Cunda Adası’nın eski adı. Öğrendiğime göre bu bölge hem toprak hem iklim özellikleri bakımından zeytin ağaçlarının yetişmesi için çok uygunmuş.

_İlk Hasat Serisi; her sezon ilk hasat edilen zeytinlerden sıkılan bir seri olduğunu söylediler. Sızma, organik sızma ve natürel olmak üzere 3 farklı çeşidi var. Fiyatları diğerlerine göre daha yüksek olan bu yağların her biri çok şık ambalajlara konulmuş, ev hediyesi olarak güzel bir seçim olabilir diye düşünüyorum.

_Çiğ Yağ, içlerinde en beğendim ambalajlı ürün oldu. Çini desenli beyaz seramik şişesi ile gerçekten çok şık. Bu yağın en önemli özelliklerinin üst üste konulan zeytin hamuru çuvallarından süzülen damlalardan oluşması ve filtre edilmemiş olması olduğunu öğrendim. Zeytin sıkıldıktan sonra şişeleniyormuş, tıpkı meyve suyu gibi…

_Asırlık; yağı öyle bir yağ ki 350 yıllık zeytin ağaçlarının zeytinlerinden sıkılmış. Zeytin ağacına neden “ölmez ağaç” dendiğini bu yağı görünce daha iyi anladım. Çok şık da bir ambalajı var.

Ben bu ürünler içinde en çok Çiğ Yağ ve İlk Hasat serisini beğendim. Mağazanın web sitesinde diğer ürünlerine göz atabilirsiniz. Bir güzel haber de online satışlarının olması. Benim gibi zeytinyağı severler için büyük kolaylık.

Yemeğe ve damak tadına düşkün olan herkesin ziyaret etmesini öneriyorum. Herkese şimdiden afiyetler olsun!