fbpx
theMagger Banner
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image
"Eat the frog" Yöntemi: Erteleyiciliğin Panzehri Olabilir mi?

HABERLER - SLIDER

Calendar 10 Kas, 2023

Azalan dikkat sürelerinin ve artan erteleyiciliğin iş yaşamında yarattığı sorunlara hepimiz aşinayız. Dolu dolu bir ajandayla güne başlarken yapılacakların hangi birinden başlamamız gerektiğine dair kafamız karışabiliyor. Hatta önemli şeyleri yapmayı geciktirirken faydalı şeyler yapmak anlamına gelen “üretken erteleme” de hayatımıza yeni giren kavramlardan bir tanesi. İşte “eat the frog” yöntemi de aslında bu karmaşanın önüne geçmeyi hedefliyor.

Mark Twain’in de dediği gibi “Eğer bir kurbağayı yemeniz gerekiyorsa bunu sabah ilk iş olarak yapın böylece gün boyunca başınıza daha kötü bir şey gelemez.” İşte Twain’in sözlerinden esinlenen bu verimlilik yöntemi de zor ya da yapmak istemediğiniz işleri ilk olarak yapmayı öneriyor. Örneğin; o gün mutlaka yapmanız gereken ancak sizi zorlayan bir telefon görüşmesi var ise bunu günün kurbağası olarak düşünebilirsiniz. Kulağa çok keyifli gelmese de bu yöntemi işlevsel kılan sebepler şöyle:

-Henüz günün erken saatlerinde başarılı hissetmenizi sağlıyor.

-En verimli çalışma saatlerinizi heba etmenizin önüne geçiyor.

-Maillerinizi kontrol etmek, yazışmalara cevap vermek gibi diğer hiçbir işi “kurbağanızı” yemeden önce yapamayacağınız anlamına geldiğinden bu işi tamamlayabilmek için ciddi bir konsantrasyon göstermenizi sağlıyor.

preloader
Post image Dışlayıcı Mimari Tasarımlar: Farkındalık Yaratan Bir Çalışma
Dışlayıcı Mimari Tasarımlar: Farkındalık Yaratan Bir Çalışma

MİMARİ

Calendar 09 Ağu, 2024

Ortadan bölünmüş banklar, kalın çiviler işlenmiş kaldırımlar ve köprü altları… Evsizlik karşıtı ya da dışlayıcı mimari tasarımlar olarak bilinen çalışmalar mimari ve sosyolojik bakımdan yıllardır eleştiriliyor. İngiliz sanatçı Stuart Semple ve reklam ajansı TBWA\MCR’ın yeni ortak çalışması ise çoğunluğun fark etmediği dışlayıcı tasarımlara çarpıcı bir kampanyayla görünürlük...

Ortadan bölünmüş banklar, kalın çiviler işlenmiş kaldırımlar ve köprü altları… Evsizlik karşıtı ya da dışlayıcı mimari tasarımlar olarak bilinen çalışmalar mimari ve sosyolojik bakımdan yıllardır eleştiriliyor. İngiliz sanatçı Stuart Semple ve reklam ajansı TBWA\MCR’ın yeni ortak çalışması ise çoğunluğun fark etmediği dışlayıcı tasarımlara çarpıcı bir kampanyayla görünürlük kazandırıyor. 

Evsizlerin hayatını daha da zorlaştırırken pek çok kent sakininin farkında bile olmadığı bu dışlayıcı tasarımlara dair farkındalık yaratmayı hedefleyen kampanyada; uyku tulumları ya da kartonlarıyla uyumaya çalışan evsizlerin resmedildiği ilanlar zemine, evsizlerin engellendiği alanlardaki metal çıkıntılara geçiriliyor. TBWA\MCR Yönetici Kreatif Direktörü Gary Fawcett projeye dair motivasyonlarını şu şekilde açıklıyor: “Sokakta yaşamak zorunda kalanlar için hayat zaten yeterince zor. Bu tür tasarımların olduğunu, bazı durumlarda kendi belediyemiz tarafından yaptırıldığını keşfettiğimizde sarsıldık. Farkındalığı artıracak ve insanları zor koşullarda yaşamanın acı gerçekliği konusunda eğitecek bir şeyler yaratma zorunluluğu hissettik.”

Post image Aquatecture: 90'ları Anımsatan Dekorasyon Trendi
Aquatecture: 90'ları Anımsatan Dekorasyon Trendi

MİMARİ

Calendar 30 Haz, 2024

Maksimalizm kodlarının geri dönüşü yeni farkında vardığımız bir durum değil. Büyükanne evi estetiğini geri döndüren ‘grandmillenial’ yani bolca floral desen ve dekoratif eşyayı beyaz minimalist evlere yeğleyen dekorasyon trendi, lava lambalar, hobi odaları derken şimdi de sırada 90’ları anımsatan yeni bir dekorasyon terimi var: ‘Aquatecture’.

X kuşağı ve Y...

Maksimalizm kodlarının geri dönüşü yeni farkında vardığımız bir durum değil. Büyükanne evi estetiğini geri döndüren ‘grandmillenial’ yani bolca floral desen ve dekoratif eşyayı beyaz minimalist evlere yeğleyen dekorasyon trendi, lava lambalar, hobi odaları derken şimdi de sırada 90’ları anımsatan yeni bir dekorasyon terimi var: ‘Aquatecture’.

X kuşağı ve Y kuşağı arasında popüler olan su ve okyanus temalarını evin dekorasyonuna dahil etmeyi ifade eden trend, İskandinav, retro, vintage, klasik ya da modern olsun herhangi bir dekoratif stile birçok şekilde uyarlanabilir olmasıyla da öne çıkıyor. Aquatecture, suyun sakinleştirici ve gençleştirici niteliklerini yansıtan, sakin iç mekan su özelliklerinden akıcı mimari çizgilere kadar akışkan tasarım ilkelerini sudan ilham alan unsurlarla birleştiriyor. Trendin en belirgin göstergesiyse evlere geri dönen su altı teraryumları! Bunun dışında modern banyolara eklenen okyanus temalı tablolar ve tasarım ürünleri, köşeli mobilya tercihleri yerine suyuna akışını anımsatan yuvarlak hatlı eşyalar, okyanus renklerinde oda tasarımları, su elementi veren ışık tasarımları da ‘aquatecture’ın imzaları arasında yer alıyor.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement