fbpx
theMagger Banner
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image 'Iffirmations’: Yazım Hatası Değil, Yeni Bir Wellness Trendi
'Iffirmations’: Yazım Hatası Değil, Yeni Bir Wellness Trendi

HABERLER - SLIDER

Calendar 08 Ara, 2023

‘Affirmations’ kavramını mutlaka duymuşsunuzdur. “Mutlu ve huzurluyum; yeterliyim.”, “Ben güçlü bir kişiyim ve güvendeyim” ve daha niceleri… Hepsi olumlu ifadeler olmakla birlikte kabul edelim ki kendi kendimize söylerken daha kulağa gülünç geliyor. İşte ‘iffirmations’ ile de tam bu noktada tanışıyoruz.

Vogue Türkiye’den Zeynep Akdoğan’ın yazısına göre, Travma konusunda kıdemli duygusal şifa koçu Karena Neukirchner “Kendinize gönülden inanmadığınız bir şeyi zorla kabul ettirmeye çalışmak, sizi toksik pozitifliğe itebilir” uyarısında bulunuyor. “Mutlu duyguları zorladığımızda, çetrefil duygular yok olmuyor; aksine, bilinçaltımızda yaşamaya devam ediyor ve hatta ihmal edilip, bastırıldıkları için yoğunlaşabiliyor. Bu da zihnimizde ve bedenimizde daha da fazla gerilim yaratıyor.” diyen Neukirchner, kendini mutlu olmaya zorlama eyleminin ulaşılmak istenen sonucun tam aksine kişiyi yetersizlik hissine itebileceğini, kendini acımasızca eleştirmesine de sebebiyet verebileceğini vurguluyor.

Gelelim ‘iffirmations’ konusuna. Kelimenin kökeni ‘if’ yani “eğer” sözcüğünden geliyor ve salt olumlamalardan medet ummak yerine onları bir ince ayarla güncellemeyi ifade ediyor. Yani kendinize “bunu yapabilirim”, “güçlüyüm”, “mutluyum” demek yerine “ya” ile başlayan sorular soruyorsunuz: Ya işler beklediğimden daha iyi giderse? Ya bu zorluğu da aşabilirsem? Ya olumsuz duygularım her şey gibi geçiciyse? Başlığa mesafeli yaklaşanlardansanız bu sorulardan sonra fikriniz değilmiş olabilir. ‘Iffirmations’a bir şans vermek kulağa nasıl geliyor?

preloader
Post image Dışlayıcı Mimari Tasarımlar: Farkındalık Yaratan Bir Çalışma
Dışlayıcı Mimari Tasarımlar: Farkındalık Yaratan Bir Çalışma

MİMARİ

Calendar 09 Ağu, 2024

Ortadan bölünmüş banklar, kalın çiviler işlenmiş kaldırımlar ve köprü altları… Evsizlik karşıtı ya da dışlayıcı mimari tasarımlar olarak bilinen çalışmalar mimari ve sosyolojik bakımdan yıllardır eleştiriliyor. İngiliz sanatçı Stuart Semple ve reklam ajansı TBWA\MCR’ın yeni ortak çalışması ise çoğunluğun fark etmediği dışlayıcı tasarımlara çarpıcı bir kampanyayla görünürlük...

Ortadan bölünmüş banklar, kalın çiviler işlenmiş kaldırımlar ve köprü altları… Evsizlik karşıtı ya da dışlayıcı mimari tasarımlar olarak bilinen çalışmalar mimari ve sosyolojik bakımdan yıllardır eleştiriliyor. İngiliz sanatçı Stuart Semple ve reklam ajansı TBWA\MCR’ın yeni ortak çalışması ise çoğunluğun fark etmediği dışlayıcı tasarımlara çarpıcı bir kampanyayla görünürlük kazandırıyor. 

Evsizlerin hayatını daha da zorlaştırırken pek çok kent sakininin farkında bile olmadığı bu dışlayıcı tasarımlara dair farkındalık yaratmayı hedefleyen kampanyada; uyku tulumları ya da kartonlarıyla uyumaya çalışan evsizlerin resmedildiği ilanlar zemine, evsizlerin engellendiği alanlardaki metal çıkıntılara geçiriliyor. TBWA\MCR Yönetici Kreatif Direktörü Gary Fawcett projeye dair motivasyonlarını şu şekilde açıklıyor: “Sokakta yaşamak zorunda kalanlar için hayat zaten yeterince zor. Bu tür tasarımların olduğunu, bazı durumlarda kendi belediyemiz tarafından yaptırıldığını keşfettiğimizde sarsıldık. Farkındalığı artıracak ve insanları zor koşullarda yaşamanın acı gerçekliği konusunda eğitecek bir şeyler yaratma zorunluluğu hissettik.”

Post image Aquatecture: 90'ları Anımsatan Dekorasyon Trendi
Aquatecture: 90'ları Anımsatan Dekorasyon Trendi

MİMARİ

Calendar 30 Haz, 2024

Maksimalizm kodlarının geri dönüşü yeni farkında vardığımız bir durum değil. Büyükanne evi estetiğini geri döndüren ‘grandmillenial’ yani bolca floral desen ve dekoratif eşyayı beyaz minimalist evlere yeğleyen dekorasyon trendi, lava lambalar, hobi odaları derken şimdi de sırada 90’ları anımsatan yeni bir dekorasyon terimi var: ‘Aquatecture’.

X kuşağı ve Y...

Maksimalizm kodlarının geri dönüşü yeni farkında vardığımız bir durum değil. Büyükanne evi estetiğini geri döndüren ‘grandmillenial’ yani bolca floral desen ve dekoratif eşyayı beyaz minimalist evlere yeğleyen dekorasyon trendi, lava lambalar, hobi odaları derken şimdi de sırada 90’ları anımsatan yeni bir dekorasyon terimi var: ‘Aquatecture’.

X kuşağı ve Y kuşağı arasında popüler olan su ve okyanus temalarını evin dekorasyonuna dahil etmeyi ifade eden trend, İskandinav, retro, vintage, klasik ya da modern olsun herhangi bir dekoratif stile birçok şekilde uyarlanabilir olmasıyla da öne çıkıyor. Aquatecture, suyun sakinleştirici ve gençleştirici niteliklerini yansıtan, sakin iç mekan su özelliklerinden akıcı mimari çizgilere kadar akışkan tasarım ilkelerini sudan ilham alan unsurlarla birleştiriyor. Trendin en belirgin göstergesiyse evlere geri dönen su altı teraryumları! Bunun dışında modern banyolara eklenen okyanus temalı tablolar ve tasarım ürünleri, köşeli mobilya tercihleri yerine suyuna akışını anımsatan yuvarlak hatlı eşyalar, okyanus renklerinde oda tasarımları, su elementi veren ışık tasarımları da ‘aquatecture’ın imzaları arasında yer alıyor.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement