GİRİŞ YAP
KAYIT OL
Aradığınız kelime ile ilgili bir sonuç bulunamadı.
Popüler Etiketler
Sürdürülebilir Magger, Yazar
Saint Benoîtlı, gsü fransız edebiyatı mezunu fransız magger. Moda ve sağlıklı yaşama takıntılı, sürdürülebilir bir dünya için kolları sıvamaya hazır. Her şeyi aynı anda yapmaya çalışıp 24 saat yetmeyenlerden...
Seyehatle birlikte İtalya, kahve ve pizza aşığı, bakmayın fransız olduğuna içinde bir İtalyan yatıyor. Aslında tüm kültürler ilgisini çekiyor onun.
Bilgiye aç, bilmeye karşı çünkü; eğer biliyorum derseniz, bilgiyi kabul etmezsiniz.
theMagger.com'a kayıt olduğunuzda,
• theMagger’a keşiflerinizle katkıda bulunarak, yazar olup dilediğiniz konuda yazılarınızı yayınlayabilir ve kendi blog sayfanızı oluşturabilirsiniz,
• Yazılarını kaçırmak istemediğiniz yazarları, sevdiğiniz kategorileri ve ilginizi çeken etiketleri takip edebilirsiniz,
• Takip ettiğiniz yazar, kategori, etiket ve okuduğunuz yazılara göre size özel ana sayfa akışınızı oluşturabilirsiniz,
• İlginizi çeken yazıları sonra okumak için kaydedebilirsiniz,
• Yakınımdakiler bölümünden çevrenizdeki mekanlarla ilgili theMagger.com'da yazılmış yazıları görebilirsiniz,
• Yazılara yorum yaparak merak ettiklerinizi yazara sorabilir; fikirlerinizi yazar ve okurlarla paylaşabilirsiniz,
Bizimle birlikte pek keyifli bir keşif yolculuğuna çıkacağınızdan emin olabilirsiniz. Şimdiden hoş geldiniz!
theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.
AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.
Harika bir yazı çok iyi bir yaklaşım. Ellerine sağlık.
"Yılda bir kere gelen indirimler" sloganıyla bu yılın 183454. indirimi. Artık tüketim çılgınlığını tetiklemek için her şeyi yapıyorlar. Eğer bilinçlenme, bilinçlendirme yolunda bir adım atmazsak yakında ne üretecek kaynaklarımız ne de harcayacak paramız kalacak. Eline sağlık yazı da çok güzel olmuş.
Teşekkür ederimmm 🙏🏻🙏🏻
Ben ilk gün 8 bölümü de izleyerek abarttım 🙂
Yıllardır moda sektöründe çalışan biri olarak sosyal medyanın da etkisiyle birlikte vücuduma aslında çok kötü davranıyordum. Artık böyle paylaşımlar gördükçe insan yalnız olmadığını anlayarak bir noktada kendisiyle barışmaya başlıyor. Bu nedenle çok iyi bir yazı olmuş ellerine sağlık.
Çok doğru, her dizideki/filmdeki kişi ve kurumlar gerçekçi olmak zorunda değil. Böyle bakıldığında çok keyifli bir dizi klasik fransız muhalefeti işte...
Ben de tam olarak bu şekilde uyanıp özlemimi bir "café au lait" ve "croissant" ile gidermeye çalıştım... 😄
İnsan en çok da bu dönemde başka ülkelerden manzaralar görebileceği şeyler izlemek istiyor gerçekten de. Emily In Paris he şeye rağmen paris severler için özlem giderici bir dizi olabilir. 😄👍🏻
Selam Gözde; evet aynı düşünceleri paylaşmışız izlerken. Acaba bir daha ne zaman nasıl gidebilirim diye düşündüm. Yazının sonunda da dediğim gibi bazı diziler eğlenmek ve kafa dağıtmak için izlenmelidir bu da onlardan biri. 🙂
Merhaba Ceren. Evet, ben de bir günde bitirdim ve açıkçası izlerken çok eğlendim. Paris'e gidebilmek için ben de can atıyorum. 🙂 Umarım bu süreç bir an önce biter de Fransa'yı bir kere daha görebilir, o muhteşem kruvasan ve macaronlardan yiyebiliriz.