fbpx
theMagger Banner
Advertisement
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image 'Hospitality Heroes': Gastronominin Nazik İsimleri
'Hospitality Heroes': Gastronominin Nazik İsimleri

GASTRONOMİ

Calendar 16 Şub, 2024

Fine Dining Lovers platformu ‘Hospitality Heroes’ yani konukseverlik kahramanları başlığı altında, gastronomi dünyasının çeşitli restoranlarını ve isimlerini ödüllendiriyor.

Bu sınıflandırmada, ister kaliteli yemek konusunda aile geleneğini sürdüren eski bir restoran işletmecisi, ister restoranlarda daha fazla kapsayıcılığı savunan bir sommelier olsun, kendilerini hem misafirler hem de personel için restoran deneyimini yükseltmeye adayan gerçekten ilham verici isimler sektörün kahramanları olarak anılıyor. Örneğin; 2021 yılında görme engelli sanatçı Natalie Te Paa’nın doğum gününü kutlamak için gitmesi ve şefin “Doğum günün kutlu olsun.” yazısını onun da okuyabilmesi için akışkan çikolatayla ‘braille’ alfabesiyle yazması üzerine viral olan “Luciano by Gino D’Acampo” konukseverliğin kahramanları arasında yer alıyor.

‘Hospitality Heroes’ esasen gastronomi dünyasındaki en sevindirici ve kıymetli trendin altını çiziyor: Farkındalık! Daha kapsayıcı, sürdürülebilir ve nezaket sahibi projeler ve işletmelerin sayısı günden güne artıyor. Bir diğer örnek olarak; “Restaurant of Mistaken Orders”da tüm garsonlar demans hastalarından oluşuyor ve ziyaret edenler de bunun bilincinde olarak buraya geliyor.

preloader
Post image Engelsiz Sanat Üzerine Hiç Düşünmüş müydünüz?
Engelsiz Sanat Üzerine Hiç Düşünmüş müydünüz?

FARKINDALIK

Calendar 02 Eyl, 2024

New Yorklu multidisipliner sanatçı Finnegan Shannon, izleyenleri engelli bireylerin sanata dünyasına erişimi ile ilgili sorunlar üzerine düşünmeye sevk etmek için provakatif banklar tasarlıyor. Sanatçının 2019’dan beri yürüttüğü Anti Stairs Club Lounge çatısı altında sergilenen bankların üzerinde: “Museum visits are hard on my body. Rest here if you agree (Müze ziyaretleri bedenime çok ağır geliyor. Eğer aynı...

New Yorklu multidisipliner sanatçı Finnegan Shannon, izleyenleri engelli bireylerin sanata dünyasına erişimi ile ilgili sorunlar üzerine düşünmeye sevk etmek için provakatif banklar tasarlıyor. Sanatçının 2019’dan beri yürüttüğü Anti Stairs Club Lounge çatısı altında sergilenen bankların üzerinde: “Museum visits are hard on my body. Rest here if you agree (Müze ziyaretleri bedenime çok ağır geliyor. Eğer aynı fikirdeysen burada dinlenebilirsin)” gibi sorunun altını çizen çarpıcı ve net ifadeler yer alıyor. Daha ilgi çekici olan ise sanatçının bu çalışmalarını ilk kez New York’taki Wassaic Project bünyesinde sergilemiş olması çünkü  bu sergi binası yedi kattan oluşuyor ve asansörü bulunmuyor! Finnegan çalışmalarına ilham veren motivasyonu ve amacını şöyle özetliyor: “Çalışmalarımın birincil izleyicisi olarak engelli bireyleri merkeze alarak, deneylerimin engelli bireylerin sadece hoş görüldüğü değil, aynı zamanda birlikte olabileceğimiz ve gelişebileceğimiz ortamlara işaret etmesini ve bunları ortaya koymasını umuyorum.”

Post image Deniz Dibi Temizleme Projesi: Six Senses Kaplankaya'dan Doğa Dostu Faaliyetler
Deniz Dibi Temizleme Projesi: Six Senses Kaplankaya'dan Doğa Dostu Faaliyetler

FARKINDALIK

Calendar 26 Ağu, 2024

Dünya çapındaki Six Senses otellerinde olduğu gibi, karbon ayak izini azaltmak ve doğayı korumak konusundaki faaliyetleri ciddiyetle yürüten Six Senses Kaplankaya, 2024 yılında deniz ekosisteminden daha 7646,70 kg atığı temizleyerek iki yıl içinde toplam 8236,7 kg atığın temizlenmesi ile doğaya ve deniz yaşamına destek sağladığı faaliyetlerini daha geniş kapsamda Kaplankaya ile iş birliği içinde öteye taşıyor.

Doğaya...

Dünya çapındaki Six Senses otellerinde olduğu gibi, karbon ayak izini azaltmak ve doğayı korumak konusundaki faaliyetleri ciddiyetle yürüten Six Senses Kaplankaya, 2024 yılında deniz ekosisteminden daha 7646,70 kg atığı temizleyerek iki yıl içinde toplam 8236,7 kg atığın temizlenmesi ile doğaya ve deniz yaşamına destek sağladığı faaliyetlerini daha geniş kapsamda Kaplankaya ile iş birliği içinde öteye taşıyor.

Doğaya saygı, sürdürülebilirlik, bulunduğu bölge ve yerel kültürleri korumak misyonu kapsamında hayata geçirilen Deniz Dibi Temizleme Projesi ile gerçekleşen geniş çaplı deniz kıyı temizliği ve farkındalık etkinliklerinde; çocuk ve öğrencilerden yerel yönetimlere, gönüllü kuruluşlardan otel çalışanlarına ve misafirlere kadar geniş bir kesim daha temiz bir dünya için yeniden bir araya geliyor.

Projenin hayata geçiş süreci ise şöyle gerçekleşiyor: 12 kilometrelik kıyı şeridini, 151 dalış yapılarak  20 metrelik deniz derinliğini kapsayan bu özel proje için öncelikle 450.000 m2 dip taraması yapılıyor. Kaplankaya Su Sporları’nın uzman dalış ekibi ile biyologlardan oluşan ekip ve gönüllü akademik ekiplerlerden oluşan kaynakları, KAPLANKAYA Sürdürülebilirlik Departmanı ve Six Senses Kaplankaya Sürdürülebilirlik Departmanı’nın iş birliği ve denetimi altında denizin derinliklerinde yatan atıkları toplamakla kalmayıp aynı zamanda yerel balıkçılardan kalan ve hem pasif olarak avlanmaya devam eden hem de mikroplastik kirliliğine neden olarak hayalet ağları da temizleyerek deniz biyoçeşitliliğini korumak ve denizlerin sağlığını güvence altına almak için önemli bir adım atıyor!

Otel misafirleri ve bölge okul öğrencilerini bir araya getirerek çevre bilinci ve toplumsal katılımı teşvik etmek adına da bir fırsat sunan Six Senses Kaplankaya, deniz dibi temizliği çabaları ve sonuçları hakkında yerel balıkçılar ve sakinler gibi yerel paydaşları da bilgilendirerek, çevreyi koruma duygusunun artırılmasına ve denizlerin korunmasının öneminin vurgulanmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Post image Hatay Sörf Merkezi: Gençlere Yeni Bir Uğraş Kazandırmayı Hedefleyen Organizasyon
Hatay Sörf Merkezi: Gençlere Yeni Bir Uğraş Kazandırmayı Hedefleyen Organizasyon

FARKINDALIK

Calendar 15 Ağu, 2024

Samandağ, Defne ve Antakya ilçelerinde yaşayan 16 yaş altındaki gençleri sörfle ücretsiz buluşturan kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Hatay Sörf Merkezi, dalgaların dönüştürücü gücünü gençlerin hayatına ve kentin geçim kaynaklarına erişimine adapte etme vizyonuyla yola çıkıyor.

2024 yazında 16 yaş altındaki 1.000 genç temel ücretsiz sörf eğitimi aldığı merkezde,...

Samandağ, Defne ve Antakya ilçelerinde yaşayan 16 yaş altındaki gençleri sörfle ücretsiz buluşturan kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Hatay Sörf Merkezi, dalgaların dönüştürücü gücünü gençlerin hayatına ve kentin geçim kaynaklarına erişimine adapte etme vizyonuyla yola çıkıyor.

2024 yazında 16 yaş altındaki 1.000 genç temel ücretsiz sörf eğitimi aldığı merkezde, Aralarından seçilen 20 genç ise tutkularının peşinden koşmak, alanında gelişerek sporcu ya da eğitmen olarak birer sörf liderlerine dönüşmek üzere desteklenecek. Samandağ Sinemasal Akademi kampüsünde kurulan merkezde hem teorik hem de pratik dersler veriliyor. Saha çalışmalarının tümü Hayata Destek’le birlikte çocuk koruma, toplumsal cinsiyet eşitliği, engelli kapsayıcılığı, emniyet, güvenlik ve sağlık alanlarındaki prosedürler rehberliğinde yürütülüyor.

Merkez’in asıl hedefi buranın gençlerinin sörfü sahiplenmesi, bunu kültüre çevirmesi, bununla birlikte bir ekosistem yaratması. Bu coğrafyanın gençlerinin sörf eğitmeni olup  sörf kültürünü oluşturması, yaygınlaştırması. Ücretsiz olarak gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde; gençlere bir uğraş, bir kazanım sağlamasının yanı sıra kendi topraklarında kalmak için bir sebep sunulması ve sörfle birlikte yeni bir meslek edinebilir, kendilerini geliştirebilir ve bir kültürün oluşumunun öncüleri olabilmeleri hedefleniyor.

Post image JBJ Soul Kitchen: Jon Bon Jovi'nin İyilik Ekonomisinden Beslenen Restoranı
JBJ Soul Kitchen: Jon Bon Jovi'nin İyilik Ekonomisinden Beslenen Restoranı

FARKINDALIK

Calendar 29 Haz, 2024

Bir restoranı özgün kılan nedir? Yemekler, ambiyans, menüsü, şefi? Jon Bon Jovi’nin JBL Soul Kitchen’ın özgün yapan şey menüsünde fiyatların olmaması zira müşterilerden yalnızca kendilerinin ve başka birinin yemeğini de kapsayan 20 dolarlık bir bağış ödemeleri isteniyor. Para bağışlayamayanlar, akşam yemekleri karşılığında bulaşık yıkamak gibi hizmetler gerçekleştirerek de bağışta bulunabiliyorlar. Bu...

Bir restoranı özgün kılan nedir? Yemekler, ambiyans, menüsü, şefi? Jon Bon Jovi’nin JBL Soul Kitchen’ın özgün yapan şey menüsünde fiyatların olmaması zira müşterilerden yalnızca kendilerinin ve başka birinin yemeğini de kapsayan 20 dolarlık bir bağış ödemeleri isteniyor. Para bağışlayamayanlar, akşam yemekleri karşılığında bulaşık yıkamak gibi hizmetler gerçekleştirerek de bağışta bulunabiliyorlar. Bu fikir aslında Bon Jovi’nin eşi Dorothea Hurley’e ait. Bon Jovi projenin gelişmesini şöyle anlatıyor: “Bir akşam koltuğa yaslandı ve bir fikrim var dedi. Dahiceydi!”

Bu iyilik ekonomisine hizmet eden fikir gerçekten de dahice çünkü restoranın işlemesini sağlayan sistem bağışlara dayanıyor. Herhangi bir gecede hemen hemen her koltuk dolduruluyor; oranı kabaca özetlemek gerekirse gelenlerin yarısını bağışçılar, yarısınaysa ihtiyaç sahipleri oluşturuyor. Hurley ufuk açıcı fikrinin çıkış noktasını şöyle anlatıyor: “Açlık hayal ettiğiniz şekilde görünmeyebilir. Oysa ki her yerdedir. Kilisenizdedir. Çocuklarınızla birlikte okula giden çocuklardadır. Ve bence restoran, ‘Ah, burada hiç evsiz yok’ diyen birçok topluluk için ufuk açıcı oldu.”

Post image Dijital Dünyada Güvenlik: Kadınlar Artık İki Dünyada Mücadele Veriyor
Dijital Dünyada Güvenlik: Kadınlar Artık İki Dünyada Mücadele Veriyor

FARKINDALIK

Calendar 26 Nis, 2024

‘Dating’ uygulamaları, sıfırdan bir iş kurmak ve müşteri bulmak, işe veya eğitime uzaktan katılmak… Hayatımızın aklımıza gelebilecek her alanı için online varlığımızın önem taşıdığı bir tartışmasız. Çevrimiçi dünya, artık zamanımızın büyük bir kısmını harcadığımız yer. Tüm bu pratikliğin yanı sıra dijital çağ maalesef aynı zamanda kadınlar ve marjinal kitleler

Görüntüye dayalı cinsel...

‘Dating’ uygulamaları, sıfırdan bir iş kurmak ve müşteri bulmak, işe veya eğitime uzaktan katılmak… Hayatımızın aklımıza gelebilecek her alanı için online varlığımızın önem taşıdığı bir tartışmasız. Çevrimiçi dünya, artık zamanımızın büyük bir kısmını harcadığımız yer. Tüm bu pratikliğin yanı sıra dijital çağ maalesef aynı zamanda kadınlar ve marjinal kitleler için yeni zarar ve istismar fırsatları da yaratıyor.

Görüntüye dayalı cinsel istismar (deep fake), derin sahtekarlıklar, cinsiyetçi önyargı ve gözetleme gibi sorunlarına ardından dijital güvenlikle ilgili tartışmalar ön plana çıktı; ancak mevzuatın yetişmesi yavaş olduğundan zararlar devam ediyor. Kadınlar, dijital çağın kadınları dışlamak yerine onlara hizmet etmesini sağlamak ve çevrimiçi dünyanın güvenli ve pişmanlık duymadan var olabileceğimiz bir dünya olduğu konusunda ısrar etmek için mücadele ediyor.

Örneğin; 23 yaşındayken Doğu Londra’daki en genç Siyah kadın Meclis Üyesi seçilen ancak bu başarısını kutlayamadan viral çevrimiçi tacize maruz kalan Seyi Akiwowo, dijital güvenlik ve refah üzerine atölye çalışmaları sunan, kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Glitch’i kurdu. Mashable’ın haberine göre Birleşik Krallık hükümeti, Kadınlara Yönelik Şiddete Son Koalisyonu ile ortak kampanyalarının ardından kadınların ve kızların güvenliğini Çevrimiçi Güvenlik Yasası’na entegre etti ve Glitch artık tüm siyasi partilere, siyasi manifestolarında çevrimiçi istismarı ele almaları çağrısında bulunuyor. Akiwowo’nun “How To Stay Safe Online” isimli kitabıysa kadınlar ve dışlanmış cinsiyetler için onları dijital refahımızı koruyacak araçlarla donatan pratik bir el kitabı niteliğinde.

Post image Unutulmaz Tarifler: Bir Alzheimer Farkındalığı Projesi
Unutulmaz Tarifler: Bir Alzheimer Farkındalığı Projesi

FARKINDALIK

Calendar 26 Nis, 2024

Müzik ve yemeğin, Alzheimer hastalarının zihinlerinin derinliklerindeki anıları hatırlamalarında yardımcı olduğuna dair pek çok araştırma ve çalışma bulunuyor. Yemek paylaşmanın duygusal anılar yarattığını gösteren bu çalışmalardan hareket eden Nestle’nin “Unutulmaz Tarifler” isimli yeni projesi de yemeklerin anıların hatırlanmasında oynayabileceği role dair ipuçları sunuyor.

Kampanya için Fred Luz...

Müzik ve yemeğin, Alzheimer hastalarının zihinlerinin derinliklerindeki anıları hatırlamalarında yardımcı olduğuna dair pek çok araştırma ve çalışma bulunuyor. Yemek paylaşmanın duygusal anılar yarattığını gösteren bu çalışmalardan hareket eden Nestle’nin “Unutulmaz Tarifler” isimli yeni projesi de yemeklerin anıların hatırlanmasında oynayabileceği role dair ipuçları sunuyor.

Kampanya için Fred Luz yönetmenliğinde çekilen dört dakikalık filmde, dört Alzheimer hastasının öyküleri ekrana taşınıyor. Şef Carol Albuquerque hastaların zamanında yazmış olduğu tariflerden ve ailelerinin anlattıklarından yola çıkarak, anıların yeniden canlanması umuduyla yaşlıların çocukluk yıllarından kalma tarifleri hazırlıyor. Alzheimer konusunda farkındalığı artırmayı amaçlayan kampanya bu dört kişinin ve ailelerinin paylaştığı duygusal anları sunmaktan bir adım daha öteye gidiyor ve aslında güvenli bir paylaşım alanı oluşturuyor. Platforma katılan herkes kendi yemeklerini ve öykülerini paylaşabiliyor. Ayrıca kampanya için yeniden yaratılan tüm tarifler markanın tarif sayfasında yer alıyor.

Post image Mental Sağlık Krizi: Genç İnsanların İş Yaşamlarını Etkiliyor
Mental Sağlık Krizi: Genç İnsanların İş Yaşamlarını Etkiliyor

FARKINDALIK

Calendar 01 Mar, 2024

Britanya merkezli Resolution Foundation tarafından yayınlanan yeni bir rapor; gençlerin 40’lı yaşların başındakilere kıyasla kötü zihinsel sağlık nedeniyle işsiz kalma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor.

Rapora göre; 20’li yaşlarının başındaki ve zihinsel sağlık sorunlarıyla boğuşan bireyler düzenli bir eğitime erişemeyebilir ve bunun sonucunda işsiz kalabilir veya...

Britanya merkezli Resolution Foundation tarafından yayınlanan yeni bir rapor; gençlerin 40’lı yaşların başındakilere kıyasla kötü zihinsel sağlık nedeniyle işsiz kalma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor.

Rapora göre; 20’li yaşlarının başındaki ve zihinsel sağlık sorunlarıyla boğuşan bireyler düzenli bir eğitime erişemeyebilir ve bunun sonucunda işsiz kalabilir veya düşük ücretli, güvencesiz işlere girebilirler. Çalışmada, 2021 ve 2022’de 18 ila 24 yaşları arasındaki bireylerin yüzde 34’ünün depresyon, anksiyete veya bipolar bozukluk gibi zihinsel bozukluk belirtileri yaşadığını belirten veriler yer alıyor ve bu oranın, 2000’deki yüzde 24’e göre dikkate değer bir artış olduğu vurgulanıyor. Özellikle genç kadınlarda bu oran 1,5 kattı. etkilenme olasılığı daha yüksek. Tüm bu veriler ışığında Türkiye’ye döndüğümüzde durumun en iyi ihtimalle aynı seviyede bir vahamet içerdiği açık. Ek olarak ekonomik kriz öğrencilerin üniversite kazandıkları şehirlerde konaklama ihtiyaçlarını karşılayamamalarına neden oluyor. Bu da onlarca genci yüksek eğitimden uzaklaştırıyor.

Resolution Foundation’ın kıdemli ekonomistlerinden Louise Murphy’nin görüşleri de bu etkiyi doğruluyor. Murphye göre mezun olmayan ve zihinsel sağlığı kötü olan kişiler üzerinde ekonominin etkisi büyük. Üstelik süreç birbirini doğuran bir zincir haline geliyor. Ekonomik sebeplerle eğitim alamayan gençler bunun bir sonucu olarak düşük gelir getiren işlerde çalışmak durumunda kalarak kendilerini yine ekonomik zorluk içinde buluyorlar: “Zayıf ruh sağlığının ekonomik sonuçları, üniversiteye gitmeyen gençler için en şiddetlidir; yaygın bir zihinsel bozukluğa sahip olup mezun olmayan her üç gençten biri şu anda işsizdir.”

Post image Araziye Uygun Tekerlekli Sandalyeler: Kapsayıcı Deneyimlerin Yolunu Açıyor
Araziye Uygun Tekerlekli Sandalyeler: Kapsayıcı Deneyimlerin Yolunu Açıyor

FARKINDALIK

Calendar 09 Şub, 2024

ABD’deki milli parkların araziye uygun tekerli sandalyeler sunan projesi doğada zaman geçirmenin ne kadar ayrıcalıklı bir deneyim olduğunu anımsatıyor.

Georgia ve Güney Dakota, halka açık yollarda arazi tipi tekerlekli sandalye sağlamaya başlıyor. Geleneksel tekerlekli sandalyeler engelleri olan kişilerin yokuş araziler, kumsallar, parklar gibi pek çok yerde zaman geçirebilmesine imkan tanımıyor. ABD’de...

ABD’deki milli parkların araziye uygun tekerli sandalyeler sunan projesi doğada zaman geçirmenin ne kadar ayrıcalıklı bir deneyim olduğunu anımsatıyor.

Georgia ve Güney Dakota, halka açık yollarda arazi tipi tekerlekli sandalye sağlamaya başlıyor. Geleneksel tekerlekli sandalyeler engelleri olan kişilerin yokuş araziler, kumsallar, parklar gibi pek çok yerde zaman geçirebilmesine imkan tanımıyor. ABD’de başlatılan ve milli parklarda ihtiyacı olanlar için araziye uygun tekerlekli sandalye sağlayan çeşitli programlar ise bu sorunun önüne geçerek pek çok engelli bireyin doğayı ilk kez özgürce deneyimleyebilmesine imkan tanımayı amaçlıyor. Minnesota Doğal Kaynaklar Bakanlığı’ndan Jamie McBride hedeflerini şöyle özetliyor: “Sadece yürüyebilen insanlar için değil, herkes için unutulmaz bir açık hava deneyimi yaratmak istiyoruz.” Araziye uygun tekerlekli sandalye sayısını arttırmak üzere program başlatan South Dakota’daysa plan, sandalyelerin eyalet geneline dağıtılmasıyla park ve patika keyfi, avcılık ve balıkçılık dahil olmak üzere çeşitli açık hava etkinlikleri için kullanılabilir hale getirilmesi.

Post image Yaşlılara Bakım Vermek: Yapay Zeka Bu Alanda da Yardımımıza Koşabilir mi?
Yaşlılara Bakım Vermek: Yapay Zeka Bu Alanda da Yardımımıza Koşabilir mi?

FARKINDALIK

Calendar 08 Ara, 2023

Uzayan insan ömrü tıbbın en önemli başarılarından biri olmakla birlikte aynı zamanda çeşitli ihtiyaçlarının karşılanması gereken, ilerideki yaşlarda, kalabalık bir insan kitlesini meydana getiriyor. Özellikle pandemi döneminin ardından daha sık gündeme gelmeye başlayan yaşlı bakımı zaman, emek, özen ve maddi imkanlar gerektiriyor. Intuition Robotics şirketinin kurucusu Dor Skuler, yapay zekanın bu alanda da ciddi bir...

Uzayan insan ömrü tıbbın en önemli başarılarından biri olmakla birlikte aynı zamanda çeşitli ihtiyaçlarının karşılanması gereken, ilerideki yaşlarda, kalabalık bir insan kitlesini meydana getiriyor. Özellikle pandemi döneminin ardından daha sık gündeme gelmeye başlayan yaşlı bakımı zaman, emek, özen ve maddi imkanlar gerektiriyor. Intuition Robotics şirketinin kurucusu Dor Skuler, yapay zekanın bu alanda da ciddi bir potansiyel vadettiğini belirtiyor.

Skuler, WGSN’e verdiği röportajda, Intuition Robotics’in ürettiği yapay zeka odaklı arkadaş ElliQ’den söz ediyor. Proaktif cihaz, ilaç hatırlatmalardan yeni kelimelerin öğretilmesine kadar destek sunarak, sağlık ve zindeliğe odaklanıyor. Böylece de yaşlı yetişkinlerin yaşamlarını iyileştirmeyi amaçlıyor. Anneannenize “dm atmak” terimini bir robotun açıkladığını hayal edin. Belki de bu zamana dek teknolojiye dair en büyük sorularımızın odağı haline gelen insan-robot etkileşiminin etik kaygılara farklı bir açıdan yaklaşmanın vakti gelmiştir! İnsansı robotların dünyayı ele geçirmek yerine izolasyon ve yalnızlık zorluklarıyla başa çıkanlarla anlamlı bağlantılar kurarak yaşlı arkadaşlığını yeniden tanımlayabilir mi?

Skular ElliQ’i şöyle anlatıyor: “ElliQ dünyanın ilk yapay zeka arkadaşı. O bir sohbet robotu değil, fiziksel olarak sizinle. Bu açıdan yapay zekanın sizinle birlikte hareket ettiği ve empatik, güven inşa eden bir şekilde uzun vadeli bir ilişki kurduğu ilk ürün. Onun tek amacı daha iyi, daha sağlıklı ve daha mutlu bir hayat yaşamanıza yardımcı olmak.” Bununla birlikte yapay zekanın insan olmadığını ve böyle bir beklentide olunmasının anlamlı bulmadığını vurguluyor: “ElliQ’nun şeffaf bir yapay zeka olmasını sağladık. Asla insan gibi davranmıyor. Neden insanların onun gerçek olduğunu düşünmelerini sağlamak isteyelim ki? Bu neden birileri için iyi bir şey olsun? Bu yüzden kullanıcıya her zaman onun gerçek olmadığını hatırlatmak için adına, tasarımına, karakterine ve diyaloğuna özen gösteriyoruz.

Post image 'Trauma Dumping': Arkadaşlarımız Psikoloğumuz Değildir
'Trauma Dumping': Arkadaşlarımız Psikoloğumuz Değildir

FARKINDALIK

Calendar 08 Eyl, 2023

Ayrılıklar, flört dramları ve aile içi kavgalar; kuaförler her türlü kişisel hikayemizi paylaştığımız bazı sosyal ağlarımız var. Kimimizinki daha sınırlı kimimizinkiyse daha geniş ve hatta bazı içerik üreticiler için tüm internet ailemi. Rahatladığımızda, gevşediğimizde gardımızı düşürme eğiliminde oluyoruz ve çoğu zaman konuşmalarımız ücretsiz bir terapi seansına dönüşebiliyor. Peki bu eğilimin...

Ayrılıklar, flört dramları ve aile içi kavgalar; kuaförler her türlü kişisel hikayemizi paylaştığımız bazı sosyal ağlarımız var. Kimimizinki daha sınırlı kimimizinkiyse daha geniş ve hatta bazı içerik üreticiler için tüm internet ailemi. Rahatladığımızda, gevşediğimizde gardımızı düşürme eğiliminde oluyoruz ve çoğu zaman konuşmalarımız ücretsiz bir terapi seansına dönüşebiliyor. Peki bu eğilimin de bir dengesi olmalı mı?

Travma boşaltma olarak tercüme edebileceğimiz ‘trauma dumpind’ travmatik bir deneyimi potansiyel olarak bununla başa çıkma konusunda yeterli olmayan birine yüklemek anlamına geliyor. Aklınıza aileniz ve yakın arkadaşlarınız dışında gelen bir örnek var mı? Mesela kuaförler? Refinery 29’ın haberine göre Bu yılın temmuz ayında L’Oréal Professionnel, kuaförlerin yılda ortalama 2.000 saati müşterilerini dinleyerek geçirdiklerini keşfettikten sonra salon çalışanlarının ruh sağlığına odaklanan bir girişim olan Head Up’ı tanıttı. Zira ankete katılan 1.750 saç uzmanından %65’inin profesyonel kariyerleri boyunca kaygı, tükenmişlik veya depresyon yaşadığı bildiriliyor! Bu durum ‘trauma dumping’in kişiler üzerindeki olumsuz etkilerinin en belirgin kanıtlarından bir tanesi. Klinik psikolog Karen Garber’e göre: “Dinleyen kişi “ikincil travma” yaşayabiliyor ve bu da yeni aldıkları bilgileri anlamlandırma veya işleme konusunda zorluk yaşamasına neden olabiliyor.” Elbette bu yakın arkadaşlarımızın dertlerini dinlememek ya da kimseyle kendi sorunlarımızı paylaşmamak gerektiği anlamına gelmiyor. Diğer pek çok şeyde olduğu gibi burada da önemli husus dengeyi bulabilmek. Trauma dumping daha ziyade sürekli ve uzun vadeli şekilde maruz kalındığında olumsuz etkilerini ortaya çıkarıyor. Bu konuya dair farkındalıkla yola çıkmak için güzel bir örnekse; sorunlarımızı paylaşmak istediğimiz kişilere öncelikle “Bir sorunumu paylaşmaya ihtiyacım var. Bugün beni dinleyebilecek halin var mı?” diye sorma alışkanlığını kazanmak olabilir.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement